Yedi Uyurlar ve Yaşanmış bazı benzer olaylar

909 16 2
                                    

Hristiyan ve İslam anlatıları içinde belki de en ilgi çekicisi Yedi Uyurlara ait olanıdır

¡Ay! Esta imagen no sigue nuestras pautas de contenido. Para continuar la publicación, intente quitarla o subir otra.

Hristiyan ve İslam anlatıları içinde belki de en ilgi çekicisi Yedi Uyurlara ait olanıdır. Hikaye kendi içinde bir gizemi saklamaktadır. Kulağa hoş gelen bu anlatının arkasındaki gerçek neydi?

Hristiyanlığın Roma Devleti içine iyice yayılmaya başladığı sıralarda yedi Romalı askerin başından geçen ve "Yedi Uyurlar-Seven Sleepers" olarak bilinen bir anlatı, hem Hıristiyanlık ve hem de Müslümanlık inanışlarında ölümden sonra dirilişe örnek olarak anlatılmaktadır.

İslam dininde "Eshab-ı Kehf – Mağara İnsanları" olarak bilinen bu efsaneden Kehf süresi söz etmektedir.

M.S. 67 yılında Efes kentine gelen İsa'nın havarilerinden Aziz Paulus, üç buçuk yıl burada Hıristiyanlığı yaymak için mücadele etmiştir.

Önceleri Romalı yöneticiler bu dinin yayılmasına aldırış etmemişler ve kendileri için tehlikeli bulmamışlarsa da, gittikçe yaygınlaşması ve kitlelere mal olması, Romalıları korkutmaya başlamıştır.

249 yılında başa geçen İmparator Decius, devletinin birliğini tehlikede görerek bu yeni dinin taraftarlarına karşı şiddet ve baskı devrini başlatacaktır.

Öncelikle bu dini gizli bir örgütleme; devlet birliğini bozmaya yönelik bir suikast girişimi olarak kabul ederek yeni Hıristiyanları ağır bir biçimde cezalandırmak için elinden geleni yapmaya başladı. 

Artık Roma dininin gereklerinin yerine getirilip getirilmediği sık bir biçimde takip ediliyordu.

Bu yükümlülüklerden kaçınanlar derhal cezalandırılıyorlardı. Roma mahkemeleri Hıristiyanları sorgusuz sualsiz yargılayarak mahkum ediyor, işkence uygulamalarına göz yumuluyordu. 

Bir yandan da Hıristiyanlıktan dönenler "liberlus" denilen bir resmi belge ile bazı ayrıcalıkla tanınarak ödüllendiriliyor ve teşvik ediliyordu.

İşte tam bu sırada Efes kentinde yaşayan altı genç artık dayanılmaz olan bu baskıdan kaçarak dağlara sığınmaya; dinlerinin gereğini olan ibadetlerini burada her türlü baskıdan uzakta gerçekleştirmeye karar verdiler.

Bir Ağustos günü kentten gizlice ayrılarak yola koyuldular. Sığınacak bir yer aramaya başladılar. Tam bu sırada karşılarına bir çoban denk geldi.

Çobana dertlerini anlattılar. Kendisi de Hıristiyan olmuş ve baskıdan bıkmış olan çoban "- Eğer beni de aranıza alırsanız, bildiğim bir mağara var sizi oraya götürürüm" dedi.

Çobanın yanındaki Kıtmir ismindeki köpek de gruba katılarak mağaraya doğru yürümeye başladılar. 

Ne kadar köpeği kovdularsa da, köpek bir türlü yanlarından ayrılmak istemedi. Böylece yanlarında köpek ile birlikte yedi genç mağaraya ulaştılar.

Mağarada uykuya daldılar. Böylece İmparatorun bir ferman ile ilan ettiği putperest kurban törenine katılmaktan kurtulmuşlardı.

Ama Romalı askerler de bu arada boş durmayacaklardır. Her ihtimale karşı Hıristiyanlar törenden kaçmasınlar diye gördükleri her mağaranın ağzını taşlarla kapatacaklardır. Böylece uyur halde bulunan gençler ve köpek mağara içerisinde kapalı kalacaklardır.

Gizemli ilimler ve Sırlı olaylarDonde viven las historias. Descúbrelo ahora