Ben Pamuk hanımın kulağına fısıldarken şüpheyle bana kaymıştı gözü.

"Ben sana şimdi bir melisa çayı yaparım bir şeyciğin kalmaz."

Kadına gülümseyerek baktım. Ne kadar da anaçtı.

Karnım guruldamaya başlayınca sofrayı inceledim. Ana yemek olarak tavuk vardı. Ama ben yiyemiyordum.

"Ben tavuk yemesem," deyip dudağımın kenarını dişledim. Çünkü en son böyle bir şey dediğimde polemiğe girmiştik. Gece masaları falan dağıtmıştı.

"Mızmızlanma da ye," dedi Gece herzamanki umursamazlığı ile. Bir kere anlamaya çalışsa şaşarım zaten.

"Yiyemiyorum ya zorla mı?" diye çemkirdim. Sandalyesinden kalkıp benim yanımdaki sandalyeye oturdu.

"Evet zorla," deyip ağzıma tavuğu tıkıştırmaya başladı.

"Eyvah Gece yandık." Güneş'in sesi ile Gece niye der gibi başını salladı.

"Ablam tavuk yeyince uyuz olmuş gibi kaşınıyor. Alerjisi var," deyince Gece bana özür dileyen bakışlar attı. Keşke bir kez olsun sormayı denesen. Ama nerde.

"Gerçekten çok sağol Gece."

Sitemkar sesime karşılık biraz mahçup olmuş gibiydi.

"Bilmiyordum."

"Sana yiyemediğimi söylemiştim," diye bağırdım. Az sonra ağlayabilirim de. Uyuz köpekler gibi kaşınmak istemiyordum. Hem çok can yakıcı oluyordu.

"Abartma sende işte. Kaşınırsan kaşırız değil mi Güneş."

Bir de dalga geçiyorlar.

"Çok komik zaten," dedim ve salatadan bir çatal aldım. Sinirle çiğnemeye başladım.
Lanet olsun! Başladım işte kaşınmaya. Sırtım tatlı tatlı kaşınıyordu. Uzanıp kaşımak istedim ama sofrada pek hoş olmazdı. Kıvranmaya başladım. Gece bana şaşkın şaşkın bakıyor.

"Kaşınıyor," deyip hapşırdım.

Ah bir de bu vardı. Kaşındığım yetmezmiş gibi bir de hapşırmaya başlıyordum.

"Neresi?"

"Sırtım." Elini sırtıma koydu.

"Burası mı?"

Ciddi ciddi sırtımı mı kaşıyacak?

"Hayır daha yukarı." Elini hareket ettirdi.

"Tam orası işte," deyince eli ile okşamaya başladı.

"Gece kaşısana. Ne okşuyorsun."

Sanki çocuk sıvazlıyor. Ben kaşınıyorum diyorum adam okşuyor. Tırnağını geçirdi. Sonunda kaşınmam geçince derin bir oh çektim. Gece elini çekmeden önce sütyenimin tokasını çekip bıraktı. Omzuma çarpan toka kasıklarımda deprem etkisi yarattı. Gece bana pis pis sırıtıyordu. 

Pilav tabağından birkaç kaşık aldım. İştah falan kalmadı ki. Güneş odada oyun oynayacağım bahanesi ile masadan kalktı. İlla bizi baş başa bırakacak şeytan.
Bacağım kaşınınca tırnağımı geçirip kaşımaya başladım. Giydiğim şortun açıkta bıraktığı bacaklarım kıpkırmızı olmuştu. Daha fazla bir şey yemeyeceğim için Masadan kalktım. Gece de arkamdan kalktı. 

"Bacağına ne yaptın?"

Onunla birlikte ben de bacağıma baktım. Kaşımaktan kıpkırmızı yapmıştım bacağımı.

"Kaşıdım," deyip televizyon izlemek için içeri geçtim ve kendimi geniş, rahat koltuğa bıraktım. Gece de yanımda yerini aldı. Kanalları boş boş gezindim. Hep haber vardı. Bir tane bile dizi yoktu. Gece elimden kumandayı alıp bir haber kanalı açtı. Sıkıntı ile oflayıp koltuktan kalktım.

GECENİN IŞIĞIWhere stories live. Discover now