Yiğit (6)

1.3K 99 4
                                    

YİĞİT (6)

Bu gerilim onu sinir etmeye başlamıştı. İlk defa olumlu düşünemez olmuştu, bu Reis denen adam onu aralarından kovan bağnaz gruptan daha fazla endişelendiriyordu. Gitarı ona cesaret veriyordu ama onu çalamadığı için daha ne kadar cesaretini kaybetmeden durabileceğine emin olamıyordu. Yeliz yere eğilmiş toprakla oynuyordu. Berk ise anlaşılmaz bir yüz ifadesiyle Yeliz'i izliyordu. O gözlerde korumacı bir tavır da vardı. Poyraz ile ne konuştuklarını merak etti.

Geçmişinde bir sürü eyleme katılmıştı ve çoğunluğunun sonu şiddet içerikli oluyordu. Bazen direkt polislerle çatışmaları gerekirdi, bazen de başka bir grupla aralarında şiddetin doruk noktalarda gezdiği sürtüşmeler yaşanırdı.

Babasının son seferinde onu karakoldan çıkartmaya geldiğini hatırlıyordu. Çok sinirliydi ve ona dönüp: "Artık tek başınasın," demişti. Sanki önceden öyle değildi. Almanya'ya gideceklerini ve birkaç ay dönmeyeceklerini söylemişti. Babası umurunda değildi pek, tanınmış bir avukat olarak işe yarıyor olmasına rağmen. Ama annesini özleyecekti gerçekten de. Annesi havalimanına gitmeden evvel onu görmeye gelmişti ve vedalaşmışlardı.

"Biz yokken dikkat et kendine yavrum," demişti annesi ve son sözü bu olmuştu. Onlar gittikten birkaç gün sonra da felaketlerin içinde bulmuştu Yiğit kendini.

Acaba bulundukları yer daha güvenli midir, benden daha iyi durumdalar mıdır diye düşünüyordu. Ama aklına daha korkunç bir senaryoyu getirmiyordu. Onların iyi durumda olduklarına inanmak zorundaydı, ne olursa olsun bir gün tekrar ailesiyle bir araya gelecekti. Belli mi olur belki babası artık hayatına karışmaz ve ona anlayış göstermeye başlardı.

Önce artık ailesi olarak gördüğü buradaki yoldaşlarını düşünmesi gerekiyordu. Reis var olduğu sürece tehlikede olmaya devam edeceklerdi, onunla yüz yüze karşılaşmamış olsa da aynı binada bulunmuşlardı ve yakınında olması bile onun tüylerini dikleştirmeye yetmişti. Poyraz'ın bu işi tatlı diliyle halletmesini ummuştu, Reis'in de gerçek anlamda bir savaş başlatmaya niyeti yoktur herhalde diye düşünüyordu.

VaroluşWo Geschichten leben. Entdecke jetzt