Yalnızlığımı alamaz

Bölüm 46: kızarık yanaklar ve kıkırdamalar

Size bir şarkı önerisiyle geldim. Birden karşıma çıktı ve çok hoşuma gitti.

Mark Ambor-Good to be

Bir dinleyin; çok tatlı değil mi :)

⚡️

Görüş açımı başka biri kapattığında gözlerimi mecburen Doğu'nun üzerinden çekmek zorunda kaldım ve karşımda duran kuzenime baktım.

Önümde duran Serkay kocaman açtığı gözleriyle bana baktı ve bana kocaman sarıldı. "En sevdiğim kuzenim on sekiz mi olmuş!"

Kendimi tutamayıp kıkırdadım ve ona aynı şekilde karşılık vererek sarıldım. Benden ayrıldığında yerinde hevesle zıplamış ve ellerini çırpmıştı.

Cem abi Serkay'ı iterek benim önüme geçti ve elimden tuttu. Referans yaparak eğildi ve elimin sırtına bir öpücük kondurdu.

"Artist." Engin amca oğlunun bu yaptığına gözlerini devirdi ve onu kenara iterek karşıma geçti. Bana hafifçe sarıldıktan sonra sırtımı patpatladı.

Engin amcadan sonra eşi Seda yenge de bana sarıldı ve yanaklarımdan öptü. "İyi ki doğdun güzelim benim."

Teker teker diğer iki yengemle, amcalarımla, Alihan abiyle ve Doğu'nun babasıyla da görüştüğümde geriye kuzenler kalmıştı. Hepsi sıraya dizilmişti ve sıranın kendilerine gelmesini bekliyorlardı. Doğu ise ne yapacağını bilemeyerek bir kenarda duruyordu.

Onur abim yanıma gelerek durdu ve üzerimdeki elbiseye onaylamaz bakışlar attı. "Babamın bu elbiseyi almamasını söylemiştim."

Diğer yanımda duran Yalın onu destekledi. "Bende söylemiştim ama dinlemedi." Kulağıma doğru eğildi ve kimsenin duymayacağına emin olduktan sonra fısıldadı. "Doğu gözlerini üzerinden alamıyor."

Bu söylediğiyle yanaklarım kızardığında dışarıdan belli olmamasını umdum. Göz ucuyla Doğu'ya baktığımda gerçekten de gözlerini üzerimden çekmediğini fark ettim. Bu beni daha da utandırıyordu.

Pelin ikiziyle tartışmayı bıraktıktan sonra bana kısaca satıldı ve gülümsedi. "Çok güzel olmuşsun Yağmur. Elbisen çok yakışmış."

Kayhan abi de onu destekleyerek baş parmağını havaya kaldırdı. "Bende çok beğendim elbiseni. Güzel olmuşsun."

Aldığım iltifatlar beni hem mutlu ediyor hemde utandırıyordu. "Teşekkür ederim."

Önümde Dinçer abi belirdiğinde gülümsemiş ve kollarını bana dolamıştı. "Seninle daha görüşmedik."

Bende ona sarıldığımda Yamaç abim aramıza girmiş ve kolunu belime sarmıştı. "Yeter bu kadar."

Dinçer abi Yamaç abimin saçlarını karıştırdı ve dağıttı. "Büyümüş de kardeşini kıskanırmış."

Yamaç abim omuz silkti ve yanağımdan hafifçe öptü. "Kıskanırım."

"Yemedik." Dinçer abi yanağımı sıktı ve ileride duran Rutkay abimle amcaların yanına gitti.

Kayhan abi ve Poyraz'la da görüştüğümde Doğu hariç herkesle görüşmüş oldum. Bazıları koltuklara dağılmıştı, bazıları ise ayakta duruyor ve konuşuyordu.

En sona kalan Doğu olunca ve etrafım az da olsa açılınca yanıma geldi ve bana gülümsedi. "Doğum günün kutlu olsun Yağmur."

"Teşekkür ederim." Dedim gülümseyerek.

Ne yapacağını bilemeyerek boğazını temizledi ve etrafa baktı. Sonra hemencecik gözlerini üzerime çevirdi. "Çok güzel olmuşsun." Fısıldayarak konuştuktan sonra yanakları pembeleşti ve yanımdan ayrıldı.