I don't even think about it now, because I've finally found you

174 16 27
                                    

Yol boyunca konuşmadık.

Sasuke arabayı hızlı bir şekilde kullanırken ben kendi düşüncelerimin ve duygularımın içinde kaybolmuş bir haldeydim.

Bana birkaç kez baktığını hissetsem de karşılık veremediğim bakışlarım duygularımla sarılı bir yumaktı aslında...

Kendimi içimdeki kıskançlık başta olmak üzere onu deli gibi sahiplenmeme neden olacak o duyguları nasıl saklayacağımı bilmediğimden geri çekiyordum.

'Çünkü hiç kimse onun gibi hissettirmedi sana...Belki de sevmedi seni...'

Gözlerimi kapatıp başımı eğdim ve İno'nun zihnimden uzaklaştıramadığım sözlerini gişe rekortmeni bir filmmiş gibi tekrardan oynattım.

Ve her bir zerresinden nefret ettim.

Kıskançlık denilen bu saçma duygunun içimde büyümesinden nefret ettim, bir zamanlar Sasuke'nin yanında olan kadından nefret ettim ama bir noktada en çok da kendimden ettim...

Ona bu kadar bağlanmak...

'O sana 12 yıl boyunca bağlıydı...'

Evin kapısını şifresini girerek sert bir şekilde açtım.

Topuklularımın sesi beyaz damarlı mermeri delip geçti ama içimdeki duygu fırtınası beni oturma odasına sürükledi.

Sasuke'nin arkamda olan varlığı beni derinden sarsıyordu ama tuhaf bir şekilde sakindim.

Geniş siyah koltuğa öylece baktım, onu görmeyi reddettim.

Ay ışığı yumuşak bir şekilde yüzümü aydınlatırken onu karanlıkta bıraktım.

"İno'nun söyledikleri doğru mu?"

Sesim ifadesiz ve hesapçıydı ama gizli bir hüzünle beraber aramızda yankılanmıştı.

Bana bir adım daha yaklaştı.

Sıcaklığını mümkünmüş gibi daha da hissedebildim.

"Sana ne söyledi?"

Sesinin onun konuşmasını ilk kez duyduğum zamanki gibiydi.

Bir günahkarı arındıracak kadar pürüzsüz ama daha fazla günaha davet edecek kadar karanlık...

Arkamı dönüp onunla yüzleşmeyi reddettim.

Ama o bir adım daha atarak bana daha da yaklaştı.

İçimdeki gerilimin arttı.

"Onunla evleneceğini, yakında bu haberi herkese açıklayacağınızı..."

İno'nun kendinden emin sırıtışı zihnimde yankılanınca istemsizce Sasuke'ye döndüm.

İçimdeki parçaları, ve onu çocuksu bir şekilde kıskandığımı, benim olduğunu söyleyecek kadar ileri gidebilme cüretine sahip olduğumu görmesine izin verdim.

"Neden bana söylemedin?"

Ona doğru bir adım attım.

"Neden bunu İno'dan duymak zorunda kaldım?"

Bir adım daha...

Bedenlerimiz arasında santimler varken sıcaklığını hissettim.

"Ben...Ben her şeyimi vermeye hazır olduğum bir adamın bu şekilde...istemiyorum..."

Kelimeler boğazımda düğümlendi.

Dudaklarımdan kaçan itirafım kalbimi hızlandırdı.

Ve dediklerimin farkına varınca gözlerim şaşkınlıkla büyüdü.

She And Her Sacrifice♟️/SASUSAKU FANFICTION [TAMAMLANDI]Where stories live. Discover now