Say you're mine, I'm yours for the night.

141 13 26
                                    

Ne kadar karanlık bir ailede yaşasa da hayatı 9 yaşının sonlarına kadar toz pembeydi.

Ailesinin acımasızlığı karşısında kendisinin masumiyeti kocaman bir kalp gibiydi.

Canlıydı her şeyi kucaklıyordu.

O yaşlarda çoktan dövüş sanatları için eğitim alarak bir varis olmak için yetiştirilmeye başlanan abisinin aksine o naifti, nazikti ve insanları incitmekten çekinirdi.

Yanlış bir ailede doğmuştu.

Bu gün gibi ortadaydı.

Babası onu değiştirmeye çalışsa da yaptığı her şey geri tepmişti.

Eğer bir süre daha böyle giderse ailesinde istenmeyen evlat ilan edilip kurban olacaktı, yeraltı dünyasında çiğ çiğ yenecekti.

Ve yanında hiç kimse olmayacaktı.

Ancak o hiçbir şeyin farkında değildi.

Kitaplarıyla, dışarı çıktığında gördüğü gökyüzüyle mutluydu.

Ancak bir daha o gökyüzünü görebilecek miydi?

Yıllarca annesinin kucağında gördüğü bir kızın varlığına tutunurken...

******************

Her şeyi gördüğümü sanırdım.

Bu dünyanın tüm iğrençliklerini, acısını ve boşluğunu hatta sevgisini bile...

Ama öğrenmem gereken daha çok şey olduğunun, gitmem gereken o yolun sonundan bile geçemediğimi fark etmek belki de beni şaşırtıyordu.

Farkında olmadan geliştirdiğim kibrim, öfkemin pençesinde kalmıştı ve içten içe beni zehirlemişti.

Bana her şeyi bildiğimi zannettirmiş, zaman zaman amacımın bir intikamdan çok bir varoluş ve kendimi kanıtlama meselesi olarak görmeme neden olmuştu.

Yanlıştı.

Bu çok yanlıştı.

Kibirli insanlar yükseklerde uçtuklarını zanneden imparatorlar gibiydiler, askerleri sayesinde feth ederlerdi ama onlar olmadan ise bir hiçtiler.

Ben onlardan biri olmamalıydım olamazdım.

Hala devam etmem gereken bir yol olduğunu bilmeliydim.

Hem duygusal olarak hem de fiziksel olarak kaydetmem gereken aşamalar vardı.

Öğrenmek ömür boyunca bitmezdi.

Sasuke'ye baktığımda, gerçekten onu görebildiğime inandığımda suratıma tokat gibi çarpan gerçek beni afallatmıştı.

Bu bana anlattığı şey değildi.

Benim bunca zaman etrafıma yaydığım o auranın saçma etkisinden çıkmamın bedeliydi.

Sasuke'yi gördüğümde hissettiklerim bana bunu anlatmıştı.

Bu yüzden belki de şaşırmıştım, emin olamamıştım.

"Nefes al, Sakura."

Çok yakınımdan gelen bir ses beni bu farkındalık çukurundan çıkarmak için hamle yaptı.

Burun deliklerimin açıldığını ve taze havanın içime çekildiğini hissettim.

"Şimdi nefesini yavaşça ver."

Nefesimi yavaşça verdim.

"Güzel."

İrkilsem de sakinleşmiş gibiydim.

She And Her Sacrifice♟️/SASUSAKU FANFICTION [TAMAMLANDI]Where stories live. Discover now