| AÇIKLAMA | |TAMAMLANDI|
"Başından beri bana bilerek mi yaklaştın?"
"...... evet."
"Düşmanın kızını seviyormuş gibi yapmak zor olmalı."
Annette, kraliyet soyundan geliyordu ve askeri bir generalin tek kızıydı.
İki yıl süren tutkulu bir aşkın ardınd...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Glenford'dan döndükten sonra Annette Heiner'ı neredeyse bir hafta boyunca görmemişti.
Önemli bir şey değildi. Annette boşanmayı talep edene kadar birbirleriyle neredeyse hiç karşılaşmamışlardı.
Resmi konut büyüktü ve farklı bir faaliyet alanı vardı, bu nedenle biri diğerini aramadıkça her biri sadece kendi hayatlarını yaşıyordu.
Devrimden sonra eş bulma rolü çoğunlukla Annette'e aitti. Gerçi boşanmadan bahsedildikten sonra işler biraz değişmişti.
Annette'e göre, boşanma söz konusu olmadığı sürece önce onu aramak için bir neden yoktu.
Pencerenin dışında kuşlar yüksek sesle cıvıldıyordu.
Annette bağışların dökümünü özetleyen belgeleri dosya klasörlerine koydu ve dolaptaki kasayı açtı.
Dosyaları kasaya yerleştirdikten sonra bir mücevher kutusu çıkardı. Kutuya koyduğu mücevherleri bir kâğıt torbaya yerleştirdikten sonra çağrı cihazına bastı. Az sonra odaya bir hizmetçi girdi.
"Bayan Ritzburg, sizden bir iyilik isteyeceğim, en yakın kuyumcuya gidin..........."
"Peki, madam."
"...."
"Söyleyin, madam."
Annette konuşmayınca hizmetçi şaşkınlıkla ona baktı. Annette bir süre düşündükten sonra belli belirsiz gülümsedi ve başını salladı.
"Hayır, oraya kendim gideceğim."
"Eğer mücevher almak istiyorsanız........ bir kataloğum var."
"Ben bizzat mağazada bakacağım. Beklemede bir şoförünüz var mı?"
"Tamam."
Hizmetçi gider gitmez Annette'in yüzündeki gülümseme kayboldu. Açık hava kıyafetlerini giydi ve peçeli şapkasını taktı.
Eldivenlerini de takan Annette, elinde bir kâğıt torbayla binadan ayrıldı. Doğal olarak bir görevli onu takip etti ve arka koltuğun kapısını açtı. Arabaya bindikten sonra Annette şoföre sordu.
"Yakınlarda boş kuyumcu dükkânı var mı?"
"Oh.... o zaman Huffine Kuyumcusu'na ne dersiniz? Ama mağaza arka sokakta, o yüzden arabayı ana caddeye park etmem gerekiyor, yani biraz yürümeniz gerekecek."
