Üçüncü Kitap-40. Bölüm

En başından başla
                                    

Hepimiz ona anlamayarak bakınca bizi umursamadan tekrar Emir'in yanına çöktü. "Atılmazsın." dedi Sefa, emin bir şekilde. "Biz dört sene burada neler yaptık, atılmadık!"

Okula girdiğimizde nöbetçi öğrenci Emir'i görüp, "Müdür seni çağırıyor." dediğinde hep beraber odaya girdik. Müdür bizi umursamadan sadece Emir'e odaklandı.

"12/A sakinlerinin," yüzünü buruşturup tekrar normal hâliyle devam etti. "İzinden gittiğin için seni okuldan atıyorum."

Sefa ve Emir birbirine şaşkınca bakarken ben telaşla hocaya yaklaştım ama elini kaldırıp konuşmama izin vermedi.

"Onların soyunun kuruması lazım." dedi hoca, alnındaki teri silerek. "Allah belamızı veriyor her sene!"

"Ama hocam-" demiştim ki, sözümü kesti.

"Disiplin kurulunu toplayacağım birazdan."

"Tek kavga eden Emir mi bu okulda?" diye sordu, Sefa. Hepimiz ona dönerken müdür anlamayarak ona bakıyordu. "Daha dün sınavda kopya yüzünden birbirine giren iki çocuğun başını okşayarak odadan çıkardığınızı gördüm. Sırf Emir gözünüze battı diye mi okuldan atıyorsunuz? Ya da şöyle mi demeliyim? Sadece gözünüze batan öğrencileri mi okuldan atıyorsunuz? Melih'i de defalarca göndermeye çalışmadınız mı? Karşıdakinin suçunu görmezden gelip sırf Melih gözünüze battı diye?"

"Şiddeti görmezden mi geleyim?"

"Peki karşı tarafın kışkırtıcı sözlerini niye görmezden geliyorsunuz?" diye sordum.

Müdür sesli bir nefes alıp elini çenesine götürdü ve okşadı. "Peki ikinize de tutanak tutacağım."

Sefa zaferle gülerken ben Emir'in koluna dokunup gülümsedim. Müdür bizi sınıfa gönderince odadan çıkıp yukarı çıkmaya başladık. "Ne güzel konuştun aslan gencim!" dedi Semra, onun sırtına vurarak.

"Uğur böceği yine kazandı!" diyerek yumruk yaptığı elini havaya kaldırınca Semra ile aynı anda göz devirip sınıfa girdik.

Hocaya açıklama yaptıktan sonra yerlerimize otururken diğerlerinin bize merakla baktığını gördüm. "Ne olmuş kankime?" diye sordu Kadir.

"Cinayet işlemiş." dediğinde Sefa, gözlerimi büyüterek ona baktım.

"Mübalağa seviyesi zirvede yine." dedi Ceylin. Onun söylediğine hepimiz gülerken hocanın ters bakışları ile karşılaştık.

"Kavga etmiş." dedim.

"Biz de dedik ne oldu!" dedi Ece ve hepsi aynı anda önüne döndü. Onlara anlamayarak baktıktan sonra sırıttım.

"Okuldan atıldı mı bari?" diye sordu Mertço.

"Atılmasını mı istiyordun?" diye sordu, Semra.

"Hayır yani!" dedi Mert. "Atılacaksa güzel yüzümle müdürün aklını çeleyim diyecektim."

"Ben güzel dilimle halletim, Mertço!"

"Nasıl lan?!" diye bağırarak ayağa kalkınca Emrah önce anlamayarak daha sonra maalesef ki anlayarak şaşkınca baktım ona.

LİSE SAKİNLERİ SERİSİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin