Üçüncü Kitap-30. Bölüm

3.5K 330 64
                                    

Selaaammm!

Yine çok gecikmeden yeni bolumle geldim.

Kitabın bitmesine son 10 bölüm kaldı ve araya zaman koymadan atmaya çalışacağım. Çünkü son bölümler de kopukluk olsun istemiyorum.

Okul zamanı atınca fazla yorum ve oy gelmiyor. Bu yüzden belki hafta sonuna kadar yazabildiğimi yazar ve paylaşırım.

Ya da hemen atarım. Hangisini isterseniz?

Oy ve yorumu unutmayın.

Keyifli okumalar...

^^^^^

Şaşkınlık duygusu içerisinden ayrılıp hızla onlara doğru yaklaştık. Sefa, Aydo'nun yanına çökerken ben ayaktaydım. "Ne oldu?" diye sordu.

"Yine o adamlar geldi." dedi Aydo ve Sefa'nın yardımı ile ayağa kalktı. Diğerlerine de yardım ettikten sonra kaldırıma oturup anlatmaya başladılar.

"Her zamanki gibi mahallede dolaşırken buradan geçiyorduk. Beş altı kişilerdi. Bize doğru gelmeye başladılar. Biz ne olduğunu anlamadan saldırdılar. Elimizi bile kaldıramadan pert ettiler bizi." dedi Aydo.

"Kim ya bu adamlar?!" dedim sinirle. "Ne istiyorlar bizden?"

"Aklımda birileri var ama..." dedi Aydo ve bana baktı.

"Kim?" dedim.

"Bir ara senin için gelen organ mafyasının adamları vardı ya, onlar olmasın." dedi tedirgince.

"Sanmam." dedi Sefa. "O adamların hepsini alıp içeri attılar."

"Ya hepsi içeri girmemişse ve intikam için buradalarsa?"

Aydo'nun konuşmasının ardından tedirgince geri adım attım. "Öyle midir?" dedim.

"Değildir." dedi Sefa, oturduğu kaldırımdan kalkıp. "Eğer onlar olsa, neden başka mahallede görelim onları? Hatırlarsanız onları başka mahallede bulup, gördük."

"Doğru." dedim.

"Neyse, sonra konuşuruz bunları." dedi Sefa ve onları yaralarını temizlemeleri için gönderdikten sonra kolumu tutup çekiştirerek binaya girdik.

Yukarı çıkıp zili çaldığımızda kapıyı Samet açmıştı. "Hoş geldiniz!" dedi ve bacaklarıma sarıldı. Eğilip onu öptüm. "Hoş bulduk!"

Sefa da onu öptükten sonra içeriye girip oturduk. "Teyzem nerede?" diye sordu, Sefa.

"Mutfakta size yemek hazırlıyordu." dedi Samet. "Abim nerede, abla?"

"Arkadaşlarıyla maç yapıyor." dedim.

"Benimle yapmaz ama." dedi üzgünce.

"Biz yaparız." dedi Sefa. "Hem Emir çok bilmiyor oynamayı. Ben daha hoş oynuyorum."

"Hayır, Emir abim daha hoş oynuyor. Bende büyünce onun gibi olacağım." dedi Samet.

"Samet, yanlış yoldasın kanka." dediğinde Sefa, gülmeden edemedim.

"Ben de güzel oynuyorum." dedim aralarına girerek. Samet gülünce Sefa da gülmüştü. "Komik mi?"

"Tamam abla, sensin!" dedi Samet.

"Samet, yanlış yoldasın." dedi Sefa, gülerek. "Dilini kim uzattı?"

"Emir ile aynı odada uyuyorlar ya, ondan böyle oldu bu çocuk." dedim ve içeri giren Nejla ablayı görünce ayaklandık.

"Hoş geldiniz!" dedi Nejla abla. Sefa teyzesine sarıldıktan sonra bende sarılmıştım. "Yemek yaptım. Emir nerede?"

"Maçta." dedim.

LİSE SAKİNLERİ SERİSİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin