ʙᴀᴅᴍɪɴᴛᴏɴ-ʜᴇᴇʜᴏᴏɴ ✓

49-devamını getirme

sunghoon yüzündeki baskılarla uyandığında gülümseyerek kokusundan anladığı sevgilisinin boynuna kollarını atmıştı.

"bebeğim hadi kalk artık daha bizimkilerin maçı var"

sunghoon mırıldanarak "o bugün müydü ya?" dediğinde heeseung kıkırdamış ve "evet hadii~ yola çıkacağız birazdan bak ben seni mükemmel bir şekilde uyandırmışken kalk yoksa annen suyun kaldırma kuvvetini kullanabilir"

sunghoon heeseung'un dediği üzerine sırıtarak heeseung'a iyice sarılmıştı. heeseung sevgilisinin saçlarını okşarken aynı zamanda boynuna öpücükler konduruyordu.

"çok güzel kokuyorsun" heeseung sunghoon'un boynuna son bir öpücük kondurup çekildiğinde sunghoon da dudağına öpücük kondurmuştu.

içeriden jisung bağırdığında sunghoon "hadi sen git sevgilim ben beş dakikaya hazırlanıp geliyorum" dediğimde heeseung yandan bir bakış atıp "çıkmasaydım" demesi ile sunghoon göz devirip omzuna vurmuştu.

"bak bu imaların artmaya başladı-"

"abii hadi napıyorsunuz-oha ben kaçar"

ikisi de şokla sadece birbirine bakıyorken sunghoon kendine gelmiş ve heeseung'un gitmesi için onu dürtmüştü.

"koş jungwon'un arkasından kesin yanlış anladı"

"anlasın"

"heeseung gitsene"

"of tamam ya"

heeseung gittikten sonra sunghoon hazırlanıp hızla aşağıya inmişti. herkes sunghoon'un gelmesiyle çıkmış jisung ise oğluna sandviç vermişti.

"hadi artık gecikince sunoo jake ve riki'nin çenesinden kurtulamayız" changbin söylenerek çıktığında sunghoon "babam nerede?" diye sormuştu.

jisung ise "maça çocukları o götürdü. maç seoul'de olduğu için bu kadar geç çıktık zaten bebeğim" dediğinde jungwon kıkırdayarak "seoul'de olduğunu duyduklarında yıkılışlarını görmen lazımdı hoon"

sunghoon da kahkaha atıp "o kadar gezeceğiz diyorlardı bize" diyerek jungwon ile çak yapmışlardı.

heeseung ikisini gülümseyerek izlerken jungwon "jaeyoung'un da maçları aynı güne alınmış. başta jake böyle tam ağlayacak jaeyoung'un da seoul'de olduğunu söylemiş. sunoo ve riki gezemiyoruz diye ağlarken o seviniyordu" dediğinde sunghoon "o zaman sunki'ye inat eğleniyoruz" diye sırıttığında jungwon şarkıyı açmış sunghoon da video çekme görevini annesine vermişti.

jisung gülerek videoyu çekmeye başlamış arada şarkılara felix ile katılıyordu.

yaklaştıklarını fark ettiklerinde jungwon heeseung ve sunghoon son olarak nakaratı söylemeye başlamıştı.

"go-minboda go"

"go-minboda go"

"go-minboda go go"

"EVERYBODYY" hepsi sonunda üçlüye eşlik ettiklerinde gülerek arabadan inmişlerdi.

"minho nerede acaba?" jisung merakla baktığında salona girmişlerdi. jeongin, hyunjin, seungmin, chan, minho ve jay çoktan gelmişlerdi.

jungwon hemen sessizce yaklaşıp arkadan jay'in boynuna sarıldığında diğerleri de çoktan tribünde yerleşmişti.

hyunjin heyecanla "bakın mükemmel genlerimin eserini izleyin maç başlıyor" dediğinde jeongin göz devirerek "tek yaptın zaten çocuğu" demişti.

"siz niye geç kaldınız hayatım" diyen minho ile "minho amca sunghoon hyung ile abi-" jungwon kıkırdayarak konuşurken heeseung dirseğini onun karnına doğru vurmuş "evet sunghoon'u uyandırmaya çalıştığım için geç kaldık" demişti.

"suyun kaldırma kuvvetini kullanmasınlar diye kalktım" demesiyle hepsi çoktan jungwon'un dediğini unutmuş sunghoon'a gülerken aralarındaki konuşma hakemin çaldığı düdükle maça odaklanmışlardı.

<>

jake maçtan çıkmasıyla her şeyini sunoo ve riki'ye bırakmış babasından aldığı arabayla hızla yola çıkmıştı.

"bunun enayiliği beni benden aldı şu an" riki diğerlerinin gelmesi ile jake'i işaret ederek konuştuğunda "zaten zar zor alışmaya çalışıyorum birde sen girme" diyen jay ile "al benden de o kadar" diyen chan ile seungmin ikisinin koluna girmişti.

"ben aramız düzeldikten sonra onunla konuştum. bana jaeyoung'u anlattı ve artık alışsanız iyi edersiniz" işaret parmağı ve baş parmağını birbirine yaklaştırıp "biraz fazla ciddi çünkü" diyince changbin chan'a bakarak "benimle dalga geçersen böyle olur" demişti.

sunghoon gülerek "changbin amcaya kim laf atarsa-" derken minho ile göz göze gelmesiyle cümlesine devam etmemişti.

gergin bir şekilde "bence de devamını getirme" diyen heeseung ile jisung kahkaha atmıştı.

diğerleri çoktan dağılmışken jake jaeyoung'un maçı başlamadan beş dakika önce onun maçına yetişmiş şans öpücüğünü de vermişti.