41-aklıma sen gelmiştin

416 50 91
                                    

saka midir bolum atcaktim ama gebermisim yorgunluktan
umarim
bir hatam yoktur iyi okumalar

<>

"ben sana demiştim hazırlık maçını izleme diye" diyerek yanıma gelen jaeyoung ile jake kaşlarını çatıp "kazanmanıza rağmen bunu söylüyorsun gerçekten bayılıcam şuraya" demişti.

"ama az farkla kazandık. hiç kazanmış gibi hissetmiyorum. çok fazla şans elime geçmişti."

"jae sonuçta hazırlık maçıydı. gerçek maçta o eline gelen şansları da değerlendirip elinden geleni yapıp ulusal takıma seçilebilirsin? takımdaki en iyi oyuncusu sensin"

jaeyoung jake'in dediklerini gülümseyerek dinlemiş ardından da kenarıdan jake'in uzattığı havlu ile terlerini silerken jake ise jaeyoung'un çantasını omzuna takmış önceden aldığı suyu vermişti.

"bunlar olmuşlar bile şu uyuma bak" riki jaeyoung'un elini sıkıp tebrik ettiğinde jake ve jaeyoung riki'nin dediğine gülmüşlerdi. diğerleri de geldiğinde jaeyoung çoktan aralarını düzelttiklerini anladığında içinde kalan suçluluk duygusu azalmıştı.

kavga etmelerini sağladığı için hala kötü hissediyordu ama jake'in şu an kardeşim diye bahsettiği çocuklarla ve ikiziyle gülüşerek konuştuğunu görünce içi rahatlamıştı.

"jae ben soyunma odasına gidiyorum çantamı ver istersen"

"tamam ben seni bekleyeceğim sonra yemek yemeye gidelim?"

jaeyoung onu onayladığında jay de "ne yani sen daha yemek yemedin mi? kahvaltı da yapmazsın ki" diye kızdığında jake "evet yememiş olabilirim ama yemeyeceğimi göstermez" dediğinde jaeyoung geri dönüp jake'e bakmıştı.

"bugün yurttan geç çıktığın için atıştırdım dememiş miydin jae" diyerek kızdığında jay de aynı şekilde cevap bekliyordu.

"ya üstüme gelmeyin evet yemedim ve senin aklın kalmasın diye de bahane uydurdum jae... olabilir böyle şeyler"

riki son dediğine elde olmadan gülünce sunoo "sevgilim hadi daha çalışmamız gerekiyor, gidelim" diyip ortamdan ayrılmışlardı.

jungwon jay ile çalışacağı için hem onu bekliyor hem de jake'in ona anlatmadığı bu çocukla olan ilişkilerini merak ediyordu.

belliydi ki jaeyoung da jake'i iyi tanıyordu.

jay saçlarını geriye atmış "hala dalga geçiyor gerçekten-" derken jaeyoung "delireceğim" diyerek jay'i tamamladığında jake göz devirerek kollarını önünde birleştirmişti.

jungwon onların bu haline gülmemek için fazlasıyla çaba gösterirken jake "beni biraz daha bekletirseniz aç kalmaya devam edeceğim" diyerek konuyu kapatmıştı.

<>

kimse fark etmeden ortamdan ayrılıp dışarıya çıkan heeseung ve sunghoon el ele gezerken sunghoon heeseung'u gördüğü bir kafeye doğru çekmişti.

"bebeğim nereye gidiyoruz?"

"heeseung görmüyor musun şuradaki kafeyi? aşırı güzel duruyor. gidelim mi?"

"bakma bana öyle sanki seni reddedebilirim" diyen heeseung ile sunghoon dudağına minicik bir öpücük kondurup kafenin içine girmişti.

hala ayırmadıkları elleri ile sunghoon hayran hayran kafeyi incelerken heeseung ise gülümseyerek gözleri parlayan sunghoon'u izliyordu.

"çok güzel değil mi heeseung? her yer çok güzel tasarlanmış. eskiden ben de kafe açmak istemiştim... ayy her saniyede bir çok güzel dememek için zor tutuyorum kendimi."

küçük bir bebek gibi etrafı izleyip kafe sipariş ettikten sonra da beğendiği bir yere oturmuştu.

"sunghoon?"

"hm?"

"beni ne zamandan beri seviyorsun?"

sunghoon kendisine gelen soruyla gözlerini büyültmüş aynı zamanda da yanakları kızarmaya başlamıştı.

"sakatlandığım sıralarda daha çok ödev yapmaya başlamıştım ve telefon kullanmam gerekiyordu. bir keresinde bana ders çalışmam için aldıkları bilgisayar bozulunca annemin telefonundan sizi görmüştüm. daha çok fotoğrafınızın olduğunu gördükçe onlara bakmak bana güç ve moral verdi. galiba sizi tanıdıkça hepinizi gerçekten kardeşim gibi kabullenmeye başlamıştım ama senin yüzücü olman daha da ilgimi çekmişti."

o sırada kahvelerin hazır olması işe heeseung onları almak için kalktığında sunghoon derin bir nefes almıştı.

heeseung 'devam et' dercesine bakıp önüne en sevdiği kahveyi bırakmıştı.

"o zamanlar senin maç videolarını izlemek resmen hobim olmuştu. tabii bunları sadece sizi sevmemden kaynaklanıyor sanıyordum ama sonra ben lisedeyken bir kız bana çıkma teklifi etmişti."

heeseung ilgisini iyice sunghoon'a verdiğinde sunghoon kahkaha atmıştı.

"kabul etmedim ama kabul etmeme nedenim kafamı karıştırmıştı" sunghoon çok net hatırladığı şey ile tebessüm edip heeseung'a bakmıştı. önündeki kupayla oynayan heeseung'un her noktasını incelerken heeseung da ona bakmıştı.

göz göze gelmeleri birbirinin içinin ısınmasını sağladığında sunghoon "aklıma sen gelmiştin." demişti.

<>

isim olmasaydi simdi atardim da aksam deltaya bolum aticammm

ʙᴀᴅᴍɪɴᴛᴏɴ-ʜᴇᴇʜᴏᴏɴ ✓Where stories live. Discover now