15-maç yolculuğu geleneği

583 63 87
                                    

umarim bunu unutmamissinizdir
neyse hadi iyisiniz sunghoon'un gozunden yaziyom

<>

<sunghoon>

annemlerin arkadaşlarıyla görüşeli yaklaşık üç gün olmuştu ki okulda o gün hiç yaşanmamış gibi devam etmiştik.

yoğun antrenmanlarımız başlamıştı ve aşırı yoruluyordum-yoruluyorduk.

aslında çocuklarla aramızın böyle olmasını antrenmanlara bağlıyordum ama büyük bir nedeni benim onlara karşı olan soğuk davranışlarımdı.

benim bu davranışlarımın üstüne bir tek heeseung giderdi. o da maçlarının olacağı yere gitmişti.

sonraki gün heeseung'un maçları vardı ve biz hep beraber gidecektik.

annem beni çok hevesli sanmasın diye ilk sorduğunda gitmeyi reddetmiştim ve o ise benim şu an onun zoruyla maçlara gideceğimi sanıyordu.

tabii ki de tam tersiydi.

hem onu sudayken izlemek hem de diğerleriyle beraber zaman geçirmek istiyordum.

takımdaki herkes dinlenirken elime raketimi ve birkaç topu alıp duvarla çalışmaya başlamıştım.

"abimi özledim" mızıldayan jungwon'u duyunca onu dinlemek için dikkatim dağılmıştı ve topum yere düşmüştü. diğer topu elime atıp tekrar çalışmaya başladığımda "biraz yavaş ya top duvarı delecek" diyen jay ile seken topu elime almış onlara dönmüştüm.

jungwon yanındaki havluyu bana attığında teşekkür etmiş alnımı ve boynumu silmiştim.

"niye arada çalışıyorsun zaten 50 tur koşturup servis çalıştık" jungwon oturduğu yerde ayaklarını sallayarak bana bakmıştı.

"bilmem? alıştım galiba yalnız olunca daha çok boş vaktim oluyor"

"bence bizimle beraber olursan boş vaktinin olmaması daha iyi olur" riki gülümseyerek geldiğinde sunoo çoktan jungwon ile sarılmış. jake ise jay'in kolunun altına girmişti. "hadi gel sana da bir şeyler aldık umarım tavuk seviyorsundur" sunoo çağırdığında hepsine bakmıştım.

yıllardır annem ve babamın mesajlarından okuduğum gibi aşırı eğlenceli ve sıcakkanlılardı.

"çok özledim abimi" jungwon bugün bunu kaç defa söyledi emin değildim ki tekrar söylemişti.

arada havuza heeseung'u o fark etmeden gidip görmeye gidiyordum ve bu sefer galiba ben de özlemiştim.

onlardan uzakken onları bu kadar özlemiyordum. buna yemin edebilirdim.

"yarın kaçta çıkıyoruz konuştunuz mu heeseung hyung ile" riki yemeğin arasından sorduğu soru ile iç sesim sonunda biri sordu diye bağırıyordu.

"saat sabah 7 gibi çıkıcaz trafik olacak büyük ihtimalle diye" sunoo konuştuktan sonra içeceğini içmeye devam ettiğinde şişen yanakları komiğime gitmişti.

"şimdi nasıl gidicez peki? hepimiz ayrı ayrı mı gideceğiz?" jake sorduğunda jay ikizine dönerek "galiba biz hyunjin amcalarla gideceğiz" dediğinde riki "evet kopuyoruz" diyip jay ile çak yaparak sevinirken "siz biliyorsunuz ben nasıl bilmiyorum ya?" diye sitem etmişti jake.

"uyku aşkın bazen bazı şeyleri kaçırmana sebep oluyor biliyorsun değil mi?" jay'in dediğine ben de gülümsemiştim.

"galiba bilmiyorsun ama sunghoon hyung siz de bizimle geleceksiniz" diye sırıtan jungwon ile kafa sallamıştım.

"biz yine riki ile playlist yaptık telefonlarımızı bağlayıp aynı şarkılarla kopmaya hazır mısınız?" sunoo ortamı neşelendirdiğinde eskiden de böyle şeyler yaptıkları için annemle babama attıkları videoları hatırlıyordum.

"çok özledim sonunda maç sezonları başladı" jay'in dediğini hepsi onaylamıştı.

<>

elimde karışan kulaklığımı açmaya çalışırken babam çoktan öne changbin amcanın yanına oturmuşken annem de felix amca ile onların arkasına oturmuşken en arkada sunoo ve jungwon fotoğraf çekiliyorlardı.

yanlarındaki boş koltuğa oturmamla sunoo el sallamış jungwon da "günaydııın" diye bağırmıştı.

changbin amca "bir şey unutmadıysanız gidiyoruz" demişti. kimseden ses gelmeyince en sonunda sunoo ve jungwon bağırarak 'leeechuugooo' diye bağırmışlardı.

felix amca arkasına dönüp sunoo'ya bakmıştı. "sunoo, bebeğim chan amcanlar rikileri almışlar hatta bizden öndelermiş o mükemmel şarkılarınızı açın isterseniz""

"anne çoktan bağlantıyı kur...duk" diyince açılan şarkıyla gülmüştüm. fazlasıyla hareketli olan şarkılara dans ederek uyum sağladıklarında komiğime gitmişti.

"anne abimi bu ortamı kaçırdığı için kıskandırma videosunu çekme görevi sen de"

felix amca annem ile konuşuyordu ki arkasına dönüp "uğraştırmayın beni arkadaşımla konuşuyorum" derken annem "sunghoon sen çek" diyerek bana bakmıştı.

"ne?"

"aa evet hyung sen çek." jungwon onayladığında hala bir şey yapmamıştım ki sunoo bana bakmıştı.

"hyung bu bizim maç yolculuğu adlı geleneğimiz. her maç öncesi araba yolculuğunda ne kadar eğlendiğimizi mesela abim görsün ki kıskansın" dediğinde felix amca da eklemişti.

felix amca "gerçi bunu heeseung'u kıskandırmak için yapıyorlar ama bu sefer sadece heeseung değil jungwon ve sunoo da kıskanacak. sevgilileri diğer arabada" derken kahkaha attığı için zar zor konuşuyordu.

"anne şimdi karıştırma oraları arabayı babam kullanıyor" diyen jungwon gergin bir sırıtış ortaya koyarken "bunu söyleyen siz olsanız belki agresifleşirdim ama felix söylüyor" diyen changbin amcayla annem "en büyük felix enayisi changbin" diyince ben de gülmüştüm.

jungwon bu sefer şaşırarak bakmıştı. bir şey demeden şarkı söylerek koluma sarıldığında ben de gülümseyerek karşılık vermiştim.

<>

ay sonraki bolumu gereksiz cok sevdim
yorum yapip oy verin de atim onu

ʙᴀᴅᴍɪɴᴛᴏɴ-ʜᴇᴇʜᴏᴏɴ ✓Where stories live. Discover now