42-fesatlaştın sen

484 47 114
                                    

cus hala final yapmadim en uzun ficim olan twinsi gectik

<>

gülümseyerek eski hali aklına gelen sunghoon söylediğini tekrar edip konuşmasına devam etmişti.

"aklıma geldin ve o zamandan sonra hiç gitmedin. o gün o kızı seni düşünerek reddettiğimde başta şaşırmıştım ve çok fazla düşünmek için zamanım olmuştu. her düşüncem aynı sonuca varıyordu. diğerlerini gerçek kardeşim gibi görsem bile seni hiçbir zaman görmemiştim. tabii bunun farkına varmam biraz uzun sürmüştü" diyerek kıkırdamıştı.

heeseung gerçekten mükemmel biriyle sevgili olduğunu biliyordu ama buna inanmak için nedenleri gittikçe artmaya başlamıştı.

tabii bunlar gülümsemesini sağlasa bile aklındaki soruyu gidermemişti.

"beni, bizi hep uzaktan ve sadece fotoğraflardan tanıdın. benimle tanıştığında ya da beraber olduğumuzda da düşüncelerin değişmedi mi? yani sen benim için çok iyisin, beni daha çok seviyorsun ben bazen kendimi böyle düşünürken buluyorum. sana yetiyor muyum? beklediğin böyle bir ilişki miydi?"

heeseung durmadan konuşuyor ve konuştuklarını iyice açıklarken sunghoon onu durdurmuştu.

"heeseung"

"efendim"

"hayal ettiğimden daha muhteşem bir ilişki yaşıyorum. sen benim hep eksik olan yanımmışsın. sorunlarımı seninle atlatıp korkularımın üstüne senin uzattığın el ile gidebiliyorum. eskiden seni sevmeden, düşünmeden yapamazken şimdi senin varlığın olmadan da yapamıyorum"

heeseung dolan gözleriyle sunghoon'a baktığında sunghoon dayanamayıp yanına oturmuş kafasını boynuna yerleştirip elleriyle oynamaya başlamıştı.

"nereden çıktı bunlar birden?"

"daha yeni sevgili olduğumuzda seninle aramız kısa olsa da bozulmuştu. şu anda da diğerlerinin kavga ettiğini görünce fark ettim ki tekrar aramızın bozulmasını istemiyorum. seni kırmaktan çok korkuyorum ve ilişkimizde bir şey olursa senin benim hislerimi bilmeni istemiştim"

"bir daha aramızın bozulmasına izin vermeyeceğim sevgilim ve ilişkimize hiçbir şey olmayacak"

"söz mü?"

"söz" ellerini birleştirip söz damgası yapmışlardı.

"beni çok duygusallaştırdın nerede o sinirli bir o kadar da tatlı halin heeseung ya? tam da bugün makyaj yapmıştım seninle dışarıya çıkacağız diye. makyajım aktı senin yüzünden"

"benim için mi yaptın makyajı?"

sunghoon usulca kafasını salladığında heeseung gülümsemişti.

"makyajın hala çok güzel"

"sadece makyajım mı?"

"hayır sen de çok güzelsin. makyajsız da çok güzelsin."

"tamam tatmin oldum şu an"

sunghoon'un dediği ile heeseung kahkaha atmıştı. sunghoon ise duyduğu kahkahalarla az önceki haline göre şu an moralinin düzeldiğini fark ettiğinde saçma sapan mızıldanmasının işe yaradığını anlamıştı.

sunghoon şipariş ettiği tatlıya aşık bir şekilde  bakarken heeseung'un telefonu çalmıştı.

"bakma ve sessize al. nolur bak bu hafta içinde bir tek bugünümüz boş. haftaya okullar arası maçlar biticek antrenmanlarımız başlayınca buluşamayız nolur~"

heeseung aramayı kapamış ardından da telefonu sessize almıştı.

"sonunda... sessizlik ve huzur"

"daha bisiklet kiralayıp gezeceğiz karnını çok doyurma hareket edesin gelmez"

"şu an bile hareket edesim yok heeseung emin misin? arabayı burada bırakıp bisiklet mi süreceğiz?"

"ama sonra hep antrenmandayız ve dışarıya çıkamıyoruz diye bana kızıyorsun"

"bence annemleri evden yollamak için amcamlarla yemek ayarlayalım. biz de gidelim film izleyelim"

"yalnız olacaksak film de izlemeyebiliriz"

"yine fesatlaştın sen"

"tamam şaka yapıyorum sadece"

"aslında çok mantıklı bir fikir değil miydi?"

"bence de öyleydi-"

"heeseung?"

<>

ehecokselyerdeboldumkizmayin

ʙᴀᴅᴍɪɴᴛᴏɴ-ʜᴇᴇʜᴏᴏɴ ✓Where stories live. Discover now