vingt

264 14 139
                                    

fazlaca beklettim... iki haftadan fazla oldu tek bir hece paylaşmayalı. üzgünüm :/

aramıza yeni bir karakter daha katılıyor! korkarım sonuncu da değil... ancak hoş geldin diyelim Caroline'a. ismini aşırı sevdiğim çizgi film olan coraline'dan aldı. izleyenleriniz varsa hep ona caroline derlerdi, o da sinirlenip coraline diye düzeltirdi. çok aklımda kaldığı için, biraz da sinirlenince beni çok güldürdüğü için caroline ismini seçtim. alın bu bilgiyle ne yaparsanız yapın

neil gaiman'a da burdan selam. o olmasa burada yoktuk çünkü :,] 

uzun bir bölüm. fazla geçmeden de bir tane daha koymaya çalışacağım. biraz geçiş bölümü gibi, fazla olay yok. ama sakinliği de özledik bence. eğlenceli bir bölüm oldu bana kalırsa. 

neyse, kendi hikayemi yorumlamayı kesiyorum. sizi odette ve harold'ın yanına alıyorum şimdilik, bölüm bitince yine bir şeyler yazmış olurum eminim ki


-⤝♆*♆*♆⤞-

"Uykucu... uyan artık..." dedi Harold. Odette saatlerdir uyuyordu yanında. Oysa ona sorsanız, çok uygunsuzdu bu odada kalması, öyle değil mi?

Komik hırıltılar çıkararak uyumaya devam etti, Odette. Top patlasa uyanmayacak gibiydi. Harold bunun tadını çıkarmaya karar verdi ve kendisine sarılan kızı sevmeye başladı. Belindeki oyuntuyu parmaklarıyla hafifçe okşadı. Odette huylanmış mıydı, ne? Hemen kıpırdandı.

"Rahatsız mı ettim seni?" diye mırıldandı Harold burnunu kızın yanağına sürterken. Hafifçe araladığı dudakları, kızarmış yanakları çok güzel görünüyordu. İç içe yatmaktan olsa gerek Odette epeyce ısınmış, teni nemlenmişti. Yumuşacık yanağını duyumsamaya bayılmıştı, Harold.

Odette Harold'a cevap vermedi. O da daha fazla rahatsız etmedi kızı. Ancak artık uyanmalıydı, yola çıkacaklardı. Caroline onları bekliyordu.

Hafifçe sevmeye devam etti onu. Ah, bu anın sonsuza dek sürmesi için nelerini vermezdi Harold? Tam olarak neden bundan bu kadar hoşlandığını anlayamamıştı, ama bunun için uğraşmıyordu da. Neden aramak yerine kabullenmeyi seçmişti ve aslına bakarsanız bu hiç de ona göre değildi.

"Sevgilim, uyan artık..."

Odette homurdandı ve sırtını Harold'a döndü. Kızın bu hareketine kıkırdayan Harold onu rahat bırakmadı. Bu kez de arkadan sarıldı ona, "Sevgilim..."

"Harold. Kes şunu!" dedi Odette.

"Neyi?" diye sordu Harold başını kızın boyun oyuntusuna gömerken, "Bunu mu?" dedi ve dudağının değdiği her yere minik öpücükler kondurmaya başladı.

Odette yanıt vermedi. Gözleri yumuluydu hâlâ, bu yaşanılanın rüya mı gerçek mi olduğunu ayırt edememişti. Eli farkında olmadan hemen yanı başındaki Harold'ın saçlarını okşamıştı. Kendini tamamen adama yaslarken buldu.

Hoşuna gitmişti demek... Harold sırıtırken yaramaz öpücükler kondurmaya devam etti. Oda sessizdi, Harold'ın ıslak öpücükleri yaptığının ne denli masum olduğunu ispatlamak istercesine kısık sesler çıkarıyordular.

"Harold..." dedi Odette güçlükle de olsa gözlerini araladığında, "Tanrım, ben burada mı uyumuşum?"

"Günaydın, sevgilim..."

Ah, kâbusu yeniden başlıyordu işte.

Homurdanarak uzaklaştı adamdan. Uyku mamuruydu, yüzünde yastık izi vardı. Ve öfkeli bakmaya çalışıyordu ki bu, Harold'ın ölene dek hatırlayacağı bir görsel olarak kalacaktı aklında.

mon chéri | harry stylesWhere stories live. Discover now