On sekiz

8.3K 612 49
                                    


İnce düşünen incinir Mathilda

Bu hep böyledir


Sabah her zaman ki gibi gereksiz bir saatte uyandım. Bir süre telefonumda uğraşıp kalkmam gereken vakit geldiğinde yatağımdan kalkıp birkaç gerinme hareketi yaptım. Eğer voleybolcu olmasaydım bana ne olurdu acaba? Sabah sabah hayatımı sorgulama perileri bana gelirken üzerimde bir kırgınlık vardı. Odamdan çıkıp kısa bir duş almak için banyoya ilerledim.

O sırada evimizin zil sesi tüm evin içinde yankılandı, kaşlarımı çatmaktan kendimi alamadım. Ne alakaydı şu an kapımızın zilinin çalması? Bu durum beni aşırı işkillendirdi ama daha sonra aklıma Hera'nın gelmiş olabileceği gelince rahatladım. O da benim gibi erken kalkardı hep. Kapıya doğru ilerleyip hiç düşünmeden kapıyı açtım.

"Günaydın ve özür dilerim."

Kapıyı geri kapattım.

"Ne?!" Şaşkınlığımın tepkisi olarak dudaklarımın arasından çıkan ifadeyi tutamadım.

Devrim Yakar tüm ihtişamı ile kapıdaydı. 

Kapıyı tık tıklatıp konuştu. "Ayıp oluyor ama..."

O kapıyı tıklatmaya devam ederken ben uyku sersemliğinin verdiği o anlamsızlık ile kapalı kapının önünde durmaya devam ettim. Bir elimi saçlarımdan geçirip yavaşça alnıma geri düşmesine izin verdim.

"Bir yüzüme kapı kapanmadığı kalmıştı."

Desenize Ladinlere ilkleri yaşatmaya devam ediyorum. Annemin odasının açılma sesini duyunca koridorun sonuna baktım.

"Kartal, kim gelmiş oğlum bu saatte?" Annem uykulu hali ile bana bakıyordu.

"İtin biri anne. Sen uyumaya devam edebilirsin. Ben hallederim."

Annem söylediklerimden çok tatmin olmasa da beni zorlamak istemediği için odasına geri gitti.

Annemin gittiğine emin olup kapıyı geri açtım. Devrim üzerindeki deri ceketin altındaki su mavisi gömleği ile tam olarak Devrim Yakar imajı ile bana bakıyordu. Konuşmak için ağzımı açacağım sırada dudaklarımın üzerine işaret parmağını bastırıp "Şşştt.." diyerek beni susturdu.

"Senin ağzın bozuk bu yüzden ben konuşacağım." İşaret parmağını çektiğinde kaşlarımı çatabildiğim kadar çattım.

"Öküzlük ettim. Belli ki tensel temas olayları senin için büyük bir mesela. Ben bunu anlayamadım çünkü ben arkadaşlarıma genel olarak dokunurum böyle ama kötü niyet ile yapmıyorum. Eminim sende kötü niyetle anlamıyorsun ama istemiyorsun ve tamam, okey bundan sonra tensel temasa girmeden seninle anlaşmaya çalışırım. Tekrar özür dilerim Kartal."

Tek nefeste söylediği şeylerin her kelimesini beynime kazıdım, o sadece bana bakmak ile yetindi.

"Hah! Birde eğer sana dokunmam gereken bir konu olursa ilk önce senden izin alacağım. Bu fikir tamamen benden çıktı." Yüzünde öyle bir ifade vardı ki samimi olduğuna inandım.

"Tamam, şimdi siktir git." Kapıyı umursamaz bir ifade ile kapatıp kapının arkasında biraz tepinecektim ama Devrim'in kolu kapıyı kapatmamı engelledi.

"Cidden ağzın bozuk..." Kolu yüzünden kapıyı kapatamıyordum ve onun kolunun ne kadar kıymetli olduğunu, belki de sigortalı olduğunu düşünerek kapıyı daha çok kapatıp kolunun kırılmasına izin vermedim. Ne kadar da düşünceli biriyim görüyor musunuz?

volleyball men - bxbWhere stories live. Discover now