Sailor Moon Son 1 Sezon

106.Bölüm: Oyun Bitti.

"Çünkü o seni benden deli gibi kıskanıyor."

"Gerçekten mi?" Tıpkı bir çocuk gibi sormuştu Reika.

"Gerçekten küçük hanım. Erkekler birbirini tanır. Bu yüzden biraz korkmuyor değilim. Birazdan boğazıma yapışmazsa şanslıyım." derken kahkahasını tutamıyordu. Bu iş ona yeni dostluklar kazandırmıştı galiba. Bir de hediye tatlı bir bela. Gözünün önünde sallanan eli görünce ona baktı. "Hey! Daldın. Sen ciddi misin?" diyen kıza baktı Tamahome. Bu oyun artık başlamalıydı. Fazla uzamıştı. Ona dönüp elini tuttu. Bunu yapmamalıydı ama sonunda kavuşacaklarsa her şeye razıydı. Reika ise bu temasla şaşırıp ona dikmişti gözlerini. Bu adam delirmişti galiba. Motoki buradayken neler yapıyordu böyle? Konuşan adama baktı. Oyun diyordu. Ne oyunu ya?'

"Seninle bir oyun oynayalım mı güzel kız?"

"Ne oyunu?"

"Aşk Oyunu. Bu çocuk sana ne yaptı bilmiyorum ama bu ayrılık ikiniz içinde boşuna. İkiniz birbirinize deli gibi aşıksınız. Bunu bulmak zor. Siz bunu bulmuşken elinizin tersiyle itiyorsunuz." derken sesi istemese de kızgın çıkmıştı Tamahome'nin. Kimeydi neyeydi bu kızgınlık oda bilmiyordu. Belki de hayataydı.

Bunun üzerine Reika hiç beklemediği bir şey sordu. "Sen hiç aşık oldun mu?"

Bu soru çalışmadığı yerden gelmişti. Cevabı basitti. Hayır. Bunu ona da söyledi. "Hayır olmadım. İnan bana sizin gibi severken ayrı olanları gördükçe aşık falan olmak istemiyorum. Aşk acı çekmek ya." dedi en son.

Reika ise onun bu haline üzülüp elini tutmuştu. "Öyle düşünme. Herkesin aynı olmaz. Eminim sen mutlu olacaksın. Ben bunu hissediyorum." derken Tamahome'nin "Böyle devam et." demesiyle şaşırmıştı genç kız. "Ne?" sorusu döküldü dudaklarından habersizce.

Tamahome onun bu haline gülüp
"Elimi sakın bırakma ve gül. Tamam mı?" diyen adama baktı genç kız ve denileni yaptı. Ne kaybederdi ki?

Tamahome keyifle arkasına yaslandı. "İşte böyle. Bu hareket onu çıldırttı."

"Kimi?" diyen kıza bakıp katıla katıla güldü. Bu kız gerçek miydi ya? Karnına yediği dirsekle keyfi sonlanmış, gözleri acıyla kısılmıştı genç adamın. "Kızım sen manyak mısın? Cidden soruyorum bunu bak. Canım yandı. Neyse."

"Çok mu acıdı?" diyen kıza inanamaz gözlerle baktı adam. Bu kız gerçek olamazdı. Başka zaman olsa bu kızı kaçırmazdı ama Afrodit gibi buna da geç kalmıştı. Karşısında endişeyle bakan gözleri görünce konuştu. "Güzel kız iyiyim ben. Sadece boş bulundum bir an. Neyse biz asıl meseleye dönelim şimdi. Kim mi diye sordun? Ah Reika sen bu kadar saf mısın? Oyun oynuyoruz unuttun mu? Bana yardım etmezsen başaramam. Şuan tam arkanda Motoki var ve bu durum onu sinirlendirmişe benziyor. Hadi şimdi kalk ve benimle dans et. Oyunumuz başlasın." derken Reika bir şey diyemeden kendini pistte Tamahome'nin kollarında bulmuştu. Önce şaşırıp kalsa da şoku atlatıp oyuna katılmıştı bile. Göz ucuyla Motoki'ye bakarken korktu genç kız. O gözler öldürecek gibi bakıyordu. Eskiden sevgiyle bakardı oysaki.

Tamahome onun halini anlayıp "Korkma." dedi.

"Ama korkuyorum."

"Bu gördüğün aşkınızın gücü... Bunu tetikleyen ben değilim kıskançlık denen duygu... Bu en önemli silah. Kadın içinde erkek içinde. Unutma o seni seviyor sevmese öyle bakmaz. Sende onu seviyorsun! Her halinden belli. Hala ona sadıksın. Bir dansa bile zor kaldırdım baksana." derken Reika ise bu sefer kahkahasını tutamamıştı.

"Sen hep gül. Gülümsemek en büyük intikamdır; bilirsin."

"Öyle mi dersin?"

"Bana güven ve şimdi bir kahkaha
daha at. Sonra onu beklemeye başla. Birazdan yanımıza gelecek ve bu olay sizin miladınız olacak." dedi kesin bir sesle Tamahome.