74.Bölüm: Aşk Bir Oyundur

669 20 0
                                    

1 Hafta Sonra

Tamı tamına 1 hafta geçmişti. Yusuke Makoto'yla yüzleşmesinden sonra 1 haftadır ortalarda görünmüyordu. Bu Makoto'nun dikkatinden kaçmamıştı. Makoto belli etmese de onu merak ediyordu. O gece git demişti ama bu kadar gitmeye hevesli olacağını düşünmemişti. 1 hafta onsuz geçmişti ama yokluğunu hissetmeyeceğini düşünürken yokluğunu fazlasıyla hissetmişti. Onun peşinden gelmesi hoşuna gidiyordu. O gece ondan hoşlandığını söyleyip bir anda ortalıklardan kaybolması Yusuke'nin son şansını da ortadan kaldırmıştı.

1 hafta çok çabuk geçmişti. Minako hastaneden çıkmış, Setsuna geleceğe gitmiş ve yarışma günü gelmiş çatmıştı. Yarışma günü olmasına rağmen Bay Ukala jüri olmasını bile umursamamıştı. Umursamayı bırak haber bile vermemişti. Yarışmaya verdiği değerden başkalarına ne kadar değer verdiği anlaşılıyordu. Benim peşimden gelmesi gerekirken o kaçıyordu. Bu benim planımdı. Ben kaçacaktım o kovalayacaktı. Hep böyle olmaz mıydı? Bu sefer tam tersi olmuştu. Kaçan kovalanır taktiğini o uyguluyordu. Bu taktik onun için ters tepecekti. Yarışmaya jüri olduğu halde gelmemesi büyük kabalıktı. Acaba neden gelmemişti? Yoksa başına bir şey mi gelmişti. Buna inanmak bile zordu. O yalancının başına ne gelebilirdi ki?

Makoto tüm bunları düşünürken Yusuke ise çok uzaklarda kafasını dinliyordu. Hayatının en kötü şeyi 1 hafta önce başına gelmişti. Babasının yaptığı teklifi hazmetmesi hiç kolay olmayacaktı. Sırf şirketi güçlensin diye sevmediğim biriyle evlenme fikri iğrençti. Hem bana hem de o kıza yazık. Böyle bir durum benim gibi bir playboy için bile çok fazlaydı. Bu adilikti. Bir evlilik antlaşması yapıp evlenmek hem aşka hem de o kutsal merasime saygısızlıktı. Bir an duraksadı ve düşündü. Benim itiraz edecek gücümde var cesaretimde. Ya peki olmayanlar ne yapacaktı? Babası en fazla kredi kartlarını kapatır arabasını elinden alırdı. Diğerleri o iki demirden halkayla kendilerini yalandan bir mutluluğa hapsediyordu. Sırf ailesi istedi diye sevmediği biriyle evleniyordu. Bunu kınamak ya da onaylamamak bize düşmezdi. Çünkü çevremizde bu tür evlilik yapan bir sürü insan var. Arada tabii ki mutlu olanlar vardı ama sadece %5 geriye kalan %95'i mutsuz ya da eşlerinden dayak yiyor. Parası var ama huzuru yok. O yüzden hayatını kiminle paylaşacağını ailen değil sen karar vereceksin! Yoksa hayatın mahvolur. Yusuke bunca zaman hayatını ne kadar boşa harcadığını işte o an anlamıştı. Babası o kızla evlenmesini söylediğinde o an başından kaynar sular boşalmıştı. O ailenin tek mirasçısıydı ama babası onun duygularını kendi hırsı için hiçe sayıyordu. Yusuke'nin asıl kızdığıda buydu.

Evlendirmek ya da o kız sorun değildi. Babasının gücünü düşünmesi ve onu önemsememesi onu kırmıştı. Babasını kolay kolay affetmeyecekti. Daha sonra bunları düşünmeyi bir kenara bırakıp yatağına uzandı. Kumandayı eline alıp kanalları tek tek dolaşırken bir haber dikkatini çekti. O an televizyona resmen yapıştı. Haberi duyunca "Aman Allahım. Benim o yarışmada olmam lazımdı. Nasıl unuttum. Makoto yine oyun oynadığımı düşünecek. Aptal Yusuke yine bir çuval inciri berbat ettin" dedi kendi kendine kızarak.

O günden sonra babası defalarca aramıştı ama o telefonlarını hiç açmamıştı. Sadece tek bir kez o telefonu açtı. Oda annesinin attığı mesajları gördükten sonra oldu. Sesini duymak bile onu etkilemişti ama babasını affetmeye hiç niyeti yoktu.

O an aklında tek bir soru vardı. "O yarışmaya gitmeliydi ama nasıl?" diye düşündü. Cevap basitti. Bugün o yarışmada olamayacaktı. Şimdi çıksa bile yetişmesi imkansızdı. Tek çözümü jüri komitesini aramakta buldu. Hem böylece herkes neden gelmediğini bilecekti. Özellikle de kalbinin sahibi Makoto. Oda inanmazdı ama yine de inanmasını umut ediyordu. Yoksa son şansıda elinden kayıp gidecekti. Böyle bir hata yaptığına hala inanamıyordu. Ama elinden bir şey de gelmiyordu. Tek şansı yarı finalde orada olmak ve şimdi ise televizyondan yarışmayı izlemek. Hiç değilse buradan Makoto'yu görecekti.

Sailor Moon Son 1 SezonHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin