Sailor Moon Son 1 Sezon

60.Bölüm: Ne Güzel Günlerdi...

"Her zaman hayat bu kadar basit miydi? İnsanları hep mi kötüydü?

Bir insanı anlayabilmek sanki ölüm gibi. Hep yanlış kişileri mi seçmek zorundayız. Madalyonun neden hep tek tarafına bakarız. Unutmamalıyız ki o madalyonun bir yüzü daha var. Bir yüzü iyiyken bir yüzü de kötüyü gösterir. Seçim bize aittir.

Bu hayatta hep iyi oldum hiç kötülük yapmadım diyebilecek kimse var mı?
Bence yok. Olsa bile onlar istisnadır. Sırf kıskançlık uğruna ne entrikalar dönüyor.
İnsanlık boşu boşuna can veriyor. Geçmişte hatırlamasakta bu olmuş.
Kraliçe Berly biricik kralımız henüz prensken ona aşık olmuş. Başlar da Endymion onunla birlikteyken sonra prensesimizi görünce ona aşık olmuş. İşte o an gerçek aşkı bulmuş. Bu durum Endymion'a göre iyi bir durumken Berly için ise büyük bir hayal kırıklığı olmuş tabiî ki de. Onu bir başkasıyla paylaşmaktansa ölmesini istemiş. İşte o anda Endymion'a duyduğu aşk nefrete ve öfkeye dönüşmüş. Tek amacı ise Serenity'i yok etmek olmuş. Bunu başarmak için ise hiçbir şeyden kaçınmamış. Karanlık Krallığın baş lideri Metalia'ya yardım ederek Ay Krallığı'na saldırmış."

"Eee sonra ne olmuş?''

"Şişşt anlatıyorum. Sessiz ol.''

" Tamam, bunlar gerçekten olmuş mu?''

''Evet. İnanmıyor musun?''

''Biraz hikaye gibi geliyor ama ne bileyim. Sen bana bakma anlatmaya devam et.''

(Rei devam eder)

"Daha sonra Ay Krallığı saldırı karşısında çok büyük darbeler almış. Prens Endymion Serenity'i arkasında bırakıp savaşmaya gitmiş ama o anda bir patlama olmuş. Karanlık Krallık gerçekten çok güçlüymüş. Berly'nin öfkesiyle yenilmez bir silah olmuş. En sonunda Ay Krallığı harap olmuş. Bu sırada prensesin annesi Kraliçe Serenity krallığı kurtarmak için gümüş kristali kullanmış.'' dedi Rei.

Yuıchıro şaşırıp ''Gümüş Kristal mi? Oda ne?'' diye sordu.

" Bunu kullanan kişi yok oluyor. Ay Krallığı'nın bireylerin de bulunan kristal. Bu kraliçeden prensese prensesten kızına geçmiş. Gücü sevgiyle çoğalan bir silah. Kraliçe de bu silahı sevdikleri için kullanıp hayatına son vermiş. Tabii Kraliçe bir şey daha yapmış?'' derken susmuştu Rei. Bunun üzerine Yuichiro merakla ''Ne? Gittikçe heyecanlı olmaya başladı.'' dedi.

"Kraliçe savaş sırasında ölen herkesin dünyada tekrar can bulmasını istemiş. Sıradan insanlar olarak bir hayat sürmelerini istemiş. Bu ilk başlarda gayet iyi yürümüş. Taki Karanlık Krallık tekrar ortaya çıkana kadar.''

"Nasıl? Kraliçe onları yok etmemiş miydi?''

" Evet etmişti ama onlarda tıpkı bizim gibi yeniden doğmuşlar. Dünyada gümüş kristali oluşturacak kristali toplamak için insanların enerjisini toplamaya başladılar. İlk başlarda bu görevi Ay Savaşçısı üstlenmişti. O Karanlık Krallık ile savaşıyordu. Daha sonra yavaş yavaş ekip toplandı. Sonra Merkür Savaşçısı ortaya çıktı. Sonra tabii ben.''

''Peki sen nasıl savaşçı oldun?''

''Bir düşüneyim.bir gün tapınağa birisi geldi. Orada kızlar için muskalar yapıp satmaya başladı. Başlarda her şey normaldi. Sonradan gelen kızlar yok olmaya başladı. Suç tapınağın üzerine kaldı. En son gün ateşin başına geçip bu işin sorumlusunun kim olduğuna baktım ve bana tapınağımıza yeni gelen adamı gösterdi. O ise Karanlık Krallık için çalışan dört generalden ilkiydi. Adı Jedit'ti. Ben onu durdurmaya çalıştım ama beni saf dışı bıraktı. Beni bir boşluğa gönderdi. Gittiğim boşlukta kaybolan tüm kızlar vardı. Tabii Ay Savaşçısı da...Tam her şey bitti dediğim anda Phobos ve Demios bana yardıma geldi. Sonra benim alnımda bir işaret çıktı. Bunu gören kedi bana hemen dönüşmemi söyledi.''