사랑해 (SEBAEK FanFic)

By BaekhyununGobegi

46K 2.4K 1.3K

Aşk için illa cinsiyet önemli midir? Veya yakınlık?Onun için önemli değildi o Baekhyun'a aşıktı ve bunu söyle... More

~1. Bölüm~
~2. Bölüm~
~3. Bölüm~
~4. Bölüm~
~5. Bölüm~
~6. Bölüm~
~7. Bölüm~
~8. Bölüm~ (M)
~9. Bölüm~
~10. Bolüm~
~11. Bölüm~
~12. Bölüm~
~13. Bölüm~
~14. Bölüm~ (M)
~15. Bölüm~
~16. Bölüm~
~17.Bölüm~
~18. Bölüm~
NOT
~19. Bölüm~
~20. Bölüm~
~21. Bölüm~ (M)
~22. Bölüm~
~23. Bölüm~
~24. Bölüm~
~25. Bölüm~
~26. Bölüm~
~27. Bölüm~
~28. Bölüm~
~29. Bölüm~
~30. Bölüm~
~31. Bölüm~
~32. Bölüm~ (M)
33. Bölüm
34. Bölüm
35. Bölüm
36. Bölüm
37. Bölüm
38. Bölüm(M)
39. Bölüm
40. Bölüm (M)
41. Bölüm
42. Bölüm (M)
43. Bölüm
45. Bölüm
46. Bölüm 《FINAL》
♧ÖZEL BÖLÜM♧
Önemli İstek⛤
⛤ Önemli İstek ⛤

44. Bölüm

410 30 17
By BaekhyununGobegi

Sehun eski sevgilisine hayretle bakmaya devam ederken Baekhyun onun bakışlarını fark edip alayla sırıttı. Bu bakışları alacağından emindi. Üyelerle bir süre sohbet edip odaya geçti Baekhyun. Heyecanlanıyordu fakat belli etmemeliydi. Üzülen taraf hep kendisi olmuştu. Şimdi sıra Sehun'daydı. Kendinden oldukça emindi.

"Cidden bunca zamandır kas için mi çalışıyordun?" Minseok yatağa atlayıp sordu. Karşısında üstünü değiştiren Baekhyun'u izliyordu. "Evet. Güzel planlarım var." Sırıtarak söyledi Baekhyun. Odaya giren Sehun yüzünden ikisi de gerilse de Sehun telefonla konuşmaya çalışıyordu. Dolaptan ceketini almak için dolabın kapağını açtı. "Tamam Kai sen git oraya geleceğiz biz birazdan." Baekhyun o an Kai'nin hattın diğer ucundan ne dediğini çok merak etti.

"Tamam ben sana kıyafet getirim merak etme." Sehun telefonu omzuyla kulağı arasına sıkıştırıp ceketini üstüne giydi. Odadan çıktığında Baekhyun bozulduğunu hissetti. Biraz olsun onun dikkatini çekmek istiyordu.

"Minseok hyung bu çekimden sonra evde dinleneceğiz değil mi?" Baekhyun yumruğunu sıkarken dişleri arasından sordu. "Evet. Neden sordun ki?" Minseok anlamsız bakışlar attığında Baekhyun sadece geçiştirdi. Baekhyun o dinlenecekleri süre zarfında Sehun'u pişman edip delirtme planları yapıyordu.

***

Albüm çekimleri tamamlandığında üyeler yorgunlukla arabaya ilerlediler. "Bir şeyler içelim. Ben ölüyorum yorgunluktan." Suho önerdiğinde diğerleri liderin sözünü dinleyerek kafeler hakkında konuşmaya başladılar. Ortak bir kafede karar kıldıklarında şoför arabayı oraya sürdü. Baekhyun'un saçları yorulduğu için karışmıştı ve gömleğinin yakasından da köprücük kemikleri ve kışkırtıcı beyazlıkta göğsü Sehun'un dikkatini oldukça çekiyordu.

(Y/N: Baekhyun'u böyle görünce benim de üstüne atlayasım geliyor asdasdas neyse devam)

"Nereye dalıp gittin Sehun?" Minseok elini Sehun'un yüz hizzasında salladığında Sehun oturduğu yerde sıçradı. Gerçekten nereye dalıp gitmişti? "H-Hiç hyung. Sadece aklıma takılan birkaç önemsiz şey." Sehun zorla gülümsemeye çalıştı. "Pekala devam et o zaman." diğerleriyle konuşmasına dönmeden önce söyledi Minseok.

***

Eve geldiklerinde hepsi ayrı yorulmuşlardı. Baekhyun odasına ilerleyip kapıyı arkasından kapattı. Sehun bugün mecburen bu odaya gelecekti çünkü hala odaları aynıydı. Daha önce hiç denk gelmedikleri için birbirleriyle yatmak zorunda kalmamışlardı. Üstündeki beyaz gömleğin düğmelerini yavaş yavaş açıp üzerinden çıkardı. Bugün tabii ki de sadece rahat yatmak için iç çamaşırıyla yatacaktı.

Eli pantolonunun düğmesine gittiğinde kapı açıldı. Tahmin ettiği gibi Sehun gelmişti. Baekhyun onu boş vermeyi deneyip düğmeyi ve fermuarı açarak pantolonun bacaklarından ayrılmasına izin verdi. Odanın serin havasıyla vücudu yorgunluğunu belli ettiğinde Baekhyun duş alması gerektiğini hissetti. Bu kararıyla Sehun'un yanından geçip odayı terk etti.

Albüm diğer albümlerden esinlenerek çekilmişti. Tüm albümler birbirini bu şekilde takip ediyordu ve bu gerçekten yorucuydu. Ilık su Baekhyun'un bedenini sardığında tüm kasları aynı anda gevşedi. Gerçekten çok iyi hissetmişti. Yerde duran şampuanı alıp avucuna sıktıktan sonra zaten yumuşak olan saçlarını çilek kokulu şampuanla tekrar yıkadı.

Fazla uzun olmayan bir duşun ardından beline havlulardan birini sarıp odaya ilerledi. Sehun'un odada olduğundan emindi. Kapıyı aralayıp içeriye girdikten sonra kapıyı tekrar kapadı. Sehun telefondaki bakışlarını Baekhyun'a çevirdiğinde Baekhyun onun yutkunduğunu gördü. İstediği gerçekleşiyordu yavaş yavaş.

Sehun tekrar eskisi gibi onu arzulayacaktı. Onu isteyecekti. Ve tabiki de gösterip vermeme tekniğiyle ilerleyecek ve onu reddedecekti. Ayaklarına kapanana kadar.

Dolabın içinden herhangi bir iç çamaşırını çekip belindeki havluyu açtı. Sehun'un hala ona baktığından emindi. Çıplak kalçalarını Sehun'a sunduğunda Sehun afalladı. Çok uzun zaman olmuştu Baekhyun'u böyle görmeyeli ve o an tüm hataları film şeridi gibi gözlerinin önünden geçti.

"Sehun?" Baekhyun arkasını dönerken seslendi. Tahmin ettiği gibi Sehun kendinden geçmiş halde kendisine bakıyor ve telefonunu duymuyordu. "Sehun?" Baekhyun ikinciye seslendi.

"U-uh efendim hyung?" Sordu. Baekhyun açık açık sinirlenmişti hyung dediği için ama tepki vermedi. "Telefonun çalıyor cevaplamayacak mısın?" Sordu. Sehun kendine gelip elinde çalmaya devam eden telefonu kulağına götürdü.

"Efendim?" Sehun oldukça soğuk tonda cevapladı. Aslında soğuktan çok umursamazdı ama bunu Baekhyun bilmese de olurdu. "Tamam nasıl istersen yap." Sehun telefonu kapatmadan önce söyledi.

Baekhyun daha fazla uzatmayıp iç çamaşırını bacaklarından geçirdi. Üstüne herhangi bir şey giymeyerek yatağa yattı. Sehun tabii ki de bu hareketi beklemiyordu.

*Sehun'un Ağzından*

Yanıma yatan neredeyse çıplak olan bedenle ne yapmam gerektiğini bilemedim. Onu özlediğimi fark etmiştim çoktan fakat onunla yüzleşebileceğimi sanmıyorum.

Yattığında zayıf olan bedeni tamamen yok olmuştu adeta. Elimdeki telefonu komodine bırakıp ben de yanına kıvrıldım. Onun kokusunu özledim. Her zamankinin aksine çilek kokuyordu. Sert görünüşüne karşın çilekli şampuan olmamıştı fakat kokusu cezbediyordu adeta.

Saatlerce onu izleyebilecek durumdaydım. Kafam fazlasıyla karışıktı. Sebebi ise yanımda yatmakta olan Baekhyun'du. Özür dilemem gerekiyordu biliyorum fakat gururuma yediremiyorum da.

---

Yarım saatin ardından Baekhyun aniden hareket edip biraz arkaya kaydı. Bilerek olmadığından eminim çünkü şuan benden nefret ederken böyle bir hareket yapacağını sanmıyordum.

Kalçaları kasıklarıma sürterken beynimdeki tüm normal düşünceler uçup gitti. "Tüm fonksiyonlarımı karıştırıyorsun Byun Baekhyun." Sinirle söylendim. Elbette duyma ihtimali vardı fakat uyuduğundan eminken korkmuyordum açıkçası.

"Peki niye beni aldatmayı seçtin Oh Sehun?" Aniden önümdeki beden konuştuğunda korkuyla geri sıçradım. Ve hemen ardından yataktan düşmem de eş zamanlı olarak gerçekleşti. Baekhyun yatakta oturur pozisyona geçerek bakışlarımızı birleştirdi.

*Yazarın Ağzından*

"Sence de konuşma vaktimiz gelmedi mi Sehun? Daha ne kadar kaçacaksın benden?" Baekhyun kendinden oldukça emindi. Ve aynı zamanda oldukça ciddiydi de.

"Evet geldi. Yani sanırım." Sehun kekeliyordu. Cümleleri ağzında geveleyerek bir şeyler yapabileceğini düşünüyordu. "Anlat bana Sehun. Neden aldattın beni? Veya şöyle yapalım. Beni eski sevgilin olarak değil de hyungun olarak düşün. Aramızda olanlar olmamış gibi düşün. O an Kai ile yatarken aklından ne geçiyordu anlat bana." Baekhyun sinirden gerilmişti.

"O an hiçbir şey düşünmüyordum. Düşünemiyordum. Dansa ve albümlere kafayı takmışken zaten senden uzun süre ayrı kalmıştım. Seni istiyordum fakat o an nedense aramıza buzullar girmis gibi hissettim. Benden nefret ettiğini hissettim. Kai ile aramda herhangi bir yakınlaşmaya tahammül edemeyeceğini biliyordum fakat biz Kai ile oldukça yakınlaştık dans ederken. Benden nefret etmeye başladığını düşündüm. Kai kışkırttı beni. O an beni resmen hipnoz etti. Aklımı karıştırıp seni arattırdı. Baskı yaptı bana. Üzgünüm. Her şey için özür dilerim. Biliyorum fazlasıyla hatalıyım. Affetmeyeceğini de biliyorum. " Sehun göz yaşlarını umursamayıp akmalarına izin verdi.

Ellerini gözlerine kapadı. Baekhyun'un yüzüne bakamıyordu. Yaptığı hatalar yüzüne tokat gibi vuruyordu. "Kai'nin hatası elbette var yok değil fakat niye onu dinledin Sehun? Seni sevdiğimi, hiçbir zaman vazgeçmeyeceğimi bilmiyor muydun?" Baekhyun sakin konuşmaya çalıştı.

"O an sence düşünebildim mi hyung? Kafam oldukça karışıktı diyorum. Kai aklımı karıştırdı benim. Söyledikleri cidden çok ağır geldi. Ve o hatayı yaptıktan sonra fark ettim hata yaptığımı." Sehun o an gerçekten kendinden nefret etti. Kendine delilercesine zarar vermek istedi. Fakat bunu yapamazdı.

"Sehun gerçekten sana ne diyeceğimi bilmiyorum." Baekhyun nefesini verdi. Oturduğu yerden kalktığında Sehun korktu. Baekhyun'un herhangi bir şey yapma ihtimalinden...

Baekhyun ise sadece odanın kapısını açıp gitti. Salonda oturan üyelerin yanına gittiğinde herkesin orada olması ve sohbet ediyor olması kesinlikle iyi bir şeydi.

"Kai seninle konuşmam gerek." Herkes aynı anda Baekhyun'a döndüğünde onu ilk defa bu kadar sinirli olduğunu gördüler. "Efendim hyung?" Gayet normal bir tonda cevapladı Kai. "Sevgilimi neden elimden almaya çalıştın?" Baekhyun yumruğunu sıktı.

Sakin olmalıydı yoksa kaza çıkabilirdi. "Ben senin sevgilini elinden almaya çalışmadım. Zaten kendisi de bunun bilincindeydi ve reddetmedi beni hyung." Kai âlayla sırıttı. Baekhyun üstüne atlayıp dövmek istiyordu. "KAİ BANA YALAN SÖYLEME!" Baekhyun'un ciddi olduğunu o an anladı Kai.

"Onu seven tek kişi senmişsin gibi davranma hyung. İkimiz de olmasak illai hayatına birisi girer çünkü onu seven milyarlarca insan var. O kendi isteğiyle benim altıma girdi. Şimdi gelip bana laf söylemendeki amacın ne?" Kai arkasına yaslandı. "Yalan söylemeyi kes. O an tek amacın ikimizin birbirimizden uzak oluşumuzu kullanmaktı Kai. Ve kullandın da Kai. Ne elde ettin peki?" Baekhyun, Kai'ye doğru yürüdü.

"Ne mi elde ettim? Sevdiğim kişiyi elde ettim hyung. Onu hissettim. Ve biliyor musun gerçekten güzeldi." Kai söylediği şeye dudağına inen yumruktan sonra pişman oldu. Baekhyun sıktığı yumruğu ona geçirmişti.

Diğerleri hızla Baekhyun'u Kai'nin üstünden aldılar. Kavga çıkmasını istemiyorlardı. "Gözüme gözükme Kai. Onu hiçbir zaman elimden alamayacaksın. Bu davranışınla gerçekten tamamen nefret etmemi sağladın kendinden. Son sözüm ne olacak sana biliyor musun Kai? Şimdi gidip sevgilimle mutlu olacağım ve sen de bizim mutluluğumuzu sinemada film izler gibi izleyeceksin." Sırıtan taraf bu sefer Baekhyun oldu.

Zaferle gülümsüyordu. "Dikkat et hyung. Her film zamanı gelince biter." Kai sinirle bağırdı odaya giden Baekhyun'un ardından.

***

Y/N: Biz buralara nasıl geldik yav? Neler oluyor? Neden ortalık karıştı ? Aknxksjz neyse iyi gidiyor mu bilmiyorum ama umarım iyi gidiyordur.

Continue Reading

You'll Also Like

685 199 10
Uğur Böceği artık bir kahraman değil. Şimdi kendini başka bir hayata ya da suça adadı. Uğur Böceği suç işliyor. 2 yıldır seri katil ve durmadı. Kara...
Ilunga By neyir

Fanfiction

9.2K 1.1K 24
[vmin] "Tek eksik olan inanmaktı, sen tereddüt etmeden inandın bana, ve her şey tamamlandı." •|21.04.20|' •|?|'
462K 3.3K 58
Yaoi severler diğer bir isimle fujoshi ve fudanshi gardaşlarım için Manga önerisi kitabı yapmak istedim. Baktım benim aradığım şekilde öneriler yok...
18.8K 3.2K 20
Direksiyon sınavında başarısız olan seokjin, sınavına giren gıcık komisyon üyesine mesaj atar. texting!