~14. Bölüm~ (M)

1.9K 70 22
                                    

***

"Sehun ben gidiyorum. Telefonun çaldı. Açmayı düşünmediğin için ben açtım. Senin yüzünden Baekhyun bana bağırdı. Ve birazdan buraya gelecekmiş." aceleyle söyleyip odadan çıktı. Çok heyecanlı olmalıydı.

Yarım bıraktığım uykuma geri dönmek istiyordum. Gözlerimi kapadığımda Luhan hyungun söylediği şey daha yeni aklıma girdi. Hızlıca yataktan fırlayıp üstümdeki dünden kalan kıyafetleri çıkartıp çantama tıktım. Hemen ardından da kendimi suyun içine attım. Luhan hyung benim için hazırlamış olmalıydı. Daha sonra teşekkür etmeyi aklıma yazdığım sırada kapı tıklatıldı.

Suyun içinden çıkıp -mecburen- belime havlulardan birini gelişi güzel bağlayarak kapıya ilerledim. Baekhyun hyung kapıyı açtığımda gülümseyerek bana bakıyordu. Onun o ifadesiyle ben de gülümsediğimde içeri davet etmeyi unutmuştum. Tabi ki bir Baekhyun hyung klasiği beni beklemeden odaya daldı.

"Hyung sen otur ben banyodayım." söyleyerek geldiğim yere geri gittim. Baekhyun hyung herhangi bir cevap vermemişti. Neden geldiğini de bilmiyordum. Hızlı olmam gerektiği için saçlarımı daha hızlı bir biçimde sabunlayıp yıkadıktan sonra oradaki vanilya kokulu vücut şampuanı ile tüm bedenimi saçlarımdaki gibi hızlıca yıkadım.

Son kez suyun altında tüm bedenimi yıkadıktan sonra belimden çıkardığım havluyla birlikte odaya geri döndüm. Baekhyun hyung yatak başlığına sırtını dayamış oturuyor elindeki telefonumla ilgileniyordu. Evet telefon benimdi. Koşarak yatağa atladığım gibi elindeki telefonu aldım. İlk defa telefonumdaki şifreyi kaldırdığım için kendime lanet ettim.

"Ne zamandan beri bende olmayan benim resimlerim sende var Sehun?" Baekhyun hyung şaşırmışlığını belli ederek sorduğunda kıkırdayıp "Sana ne" diyerek kendimi yanına attım. Yatak benim yüzümden ıslanacaktı ama pek de bir sorun olmazdı herhalde.

"Çok mükemmel bedenin var Sehun-ah" ah kısmını gerçekten inler gibi çıkarmıştı. Bedenim saniyesinde karıncalanmaya başlarken tuhaf hissetmedim değil. "Huh?" ona bakıp kırmızı yanaklarımı umursamadan gülümsedim. "Teşekkürler hyung" gülümsememi umursamadan bana yaklaştı ve hızla dudaklarımızı birleştirdi. Gerçekten sert bir şekilde öpüyor arada ısırıyor ve emiyordu.

Eli karnımın üstünde anlamsız şekiller çizerken dudaklarımızı ayırdı ve yüzünü boynuma gömdü. Şuan yapmamamız gereken bir şey yapıyorduk ve fazlasıyla endişeleniyordum. Sonradan benimle uzaklaşma ihtimali olabilirdi.

Boynumdaki dişler gerçekten rahat hissettiriyordu. Arada bir dilini değdiriyor huylandığımı bilerek nefesini üflüyordu.

Boynumdan göğsüme indiğinde daha fazla dayanamayacağımı biliyordum. Çok fazla zevk veriyordu. Sertleşmemiştim. Bunlarla sertleşeceğimi düşünmüyordum da. Dişlerini fazla sıktığı için canım acısa da zevk veriyordu. Eli karnımdan belimdeki havluya kaydı. İki elini kullanarak havluyu çıkarttıktan sonra kenara atıp benden uzaklaştı. Hem bedenimi inceliyor hem de kendi üstünü çıkartıyordu.

Onun elini tutup "Hyung sonradan pişman olacağın şeyleri yapmak zorunda değilsin." yalvarırcasına çıkan ses tonumu umursamayıp "Seni istiyorum Sehun. İlk defa seni arzuladım." fısıldayarak söyledi. Hemen ardından tişörtünü çıkarttı. Hafif belirgin kasları vardı ve çok zayıftı. Ne zaman kas yaptığını düşündüğüm sırada kollarını yana açıp "Nasıl gözüküyor?" diye sordu.

Kaşlarımı çatıp "Yaptığımız şey bittikten sonra eski kilona dönene kadar yemek yemeye söz verirsen devam ederiz ama eğer hayır söz veremem diyorsan hazırlanıp yemeğe gidelim karnım aç benim." söylediğimde kaşlarını çattı.

사랑해 (SEBAEK FanFic)Where stories live. Discover now