~13. Bölüm~

1.2K 68 30
                                    

Sabah kalktığımda sanki beynim patlıyormuş gibi hissetmeme engel olamadım. Birazdan konsere gitmek için buradan ayrılmalıydım. İçimi kemiren bir korku vardı ve ne yapacağımı, onun yüzüne nasıl bakacağımı merak ediyordum.

Altıma kareli şort üstüme de beyaz bir tişört ve beyaz hırka giydikten sonra telefonumu ve kulaklığımı aldıktan sonra odadan ayrıldım.

Altıma kareli şort üstüme de beyaz bir tişört ve beyaz hırka giydikten sonra telefonumu ve kulaklığımı aldıktan sonra odadan ayrıldım

Oops! Questa immagine non segue le nostre linee guida sui contenuti. Per continuare la pubblicazione, provare a rimuoverlo o caricare un altro.

***

Konser alanına varmama çok az kaldı. Diğerleri çoktan gitmiş olmalıydı. Seoul'de olacağı için konsere birçok ünlü de katılacaktı üç gün boyunca.

Şarkılar yine geçen seferki gibi olacaktı. Tek istediğim şey Playboy sırasında yine Baekhyun hyung ile denk gelmek yerine Kai ile denk gelmekti. Onun dışında ne olacaksa olsun benim için problem olmazdı.

(Y/N: Arkadaşlar küçük bir hatırlatma yapayım şarkılar hakkında. Normalde biliyorsunuz El Dorado, Hurt falan LU'XION'daydı. EXO'rDIUUM da yok. Bu şarkı sıralamaları benim kendi kafama göre ayarladığım şarkılar. Haberiniz olsun. Sonradan sorun çıkmasını ve laf yemeyi istemem~

1-MAMA
2-Sing For You
3-Chanyeol'ün gitar performansı
4-El Dorado
5-Playboy
6-Artificial Love
7-White Noise
8-Monster
9-Lucky One
10-Growl
11-Baekhyun / EXO-L Dream
12- Monodrama
13-Unfair
14-Hurt )

Konser alanının oraya park ettiğim sırada diğer üyeler de geldi. Herkes içeri girmeye çalışırken Baekhyun hyung beni fark etti. Onun yanına gitmemi beklediği ifadesinden belliydi.

Tek sorun onun yanına gitmeyeceğim. Zaten gitsem bile eskisi gibi olmayacağız. Benden nefret edecek ve sevgime laf söyleyecek. Bunu kaldırabilecek gücüm yok. Baekhyun hyungun yanından geçip gittiğimde arkamdaki ayak seslerini çok net bir şekilde duyuyordum.

İçeri girdiğim gibi diğerleri benim üstüme atladı. Hepsi sinirli olmalıydı.
"Sehun dün birçok kez aradık ve açmadın. Nerede olduğunu söylemedin. Dongahe hyungun yanındaymışsın ama ayrılmışsın. O da nereye gittiğini bilmiyormuş. Mesajlarımıza da cevap vermedin. Yurda da dönmedin. Neredeydin Sehun?" Suho hyung sinirle üstüme yürüdü.

Sinirlendiği zamanlarda gerçekten korkunç oluyordu. Üzgünce ayaklarımı izlemeye başladım. Onlara kaldığım yeri söylemek gibi bir niyetim yoktu.
"BANA CEVAP VER SEHUN!" Suho hyung tamamen sinirliydi. Ayaklarımdaki bakışlarım Suho hyunga döndüğünde bana kaşları çatık biçimde bakıyordu.

"İlk başta Donghae hyungun yanında olduğum için açmadım aramaları. Mesajlara da o yüzden. Sonradan Donghae hyung Baekhyun hyungla konuştuğunda gevşek ağızlı Kai her şeyi mahvettiğini ve benim nerede olduğumu bildiğini söyledi. Baekhyun hyungun geleceğinden emindim. O yüzden herhangi bir otele gittim. Bir hafta orada kalmayı düşünüyorum. Oraya gittiğimde de aşırı yorgun olduğumdan duş aldığım gibi uyuya kalmışım. Oldu mu?" Sinirle bir kerede söylediğimde sakinleştiklerini hissediyordum.

사랑해 (SEBAEK FanFic)Dove le storie prendono vita. Scoprilo ora