사랑해 (SEBAEK FanFic)

~8. Bölüm~ (M)

Y/N: Smut vardır rahatsız olanlar atlasın. SeKai okumak istemeyenler de atlayabilir çünkü smut SeKai'nin jdbdjs Bok da çıkabilirin tek örneği bence bu bölüm oldu dkndjd iyi okumalar~
***
Kai ile eve döndüğümüzde hava kararmaya başlamıştı. Zili çalıp açmalarını beklemeye başlayacaktık ki saniyesinde kapı açıldı. Karşımda gülümseyerek bakan bir Baekhyun hyung duruyordu. Kenara çekilip bizim girmemize izin verdikten sonra elimizdeki poşetlerle direk odamıza yöneldik. Elimdeki poşetlerden kendime ait olanları dolabımın önüne diğerlerini de Kai'nin üzerine fırlattım. Şuan hiçbir şey yapacak enerjim kalmadı. Yine şarkı dinlemek istiyordum.

Bazı şarkıları sadece sözleri için dinliyordum aslında. Beni etkileyen sözleri olan birçok şarkı var. İster Korece olsun ister İngilizce. Şarkıları sadece anlamlarına göre dinliyordum. Dün geceki gibi yine kulaklıklarımı kulağıma takıp müziklerime girdim.

Bruno Mars - Just The Way You Are'ın üstüne tıklayıp şarkının kulaklarımı doldurmasına izin verdim.

"Oh onun gözleri

Yıldızları parlamıyormuş gibi gösteriyor

Saçları, saçları

O denemediği halde kusursuzca dalgalanıyor.

O çok güzel

Ve bunu ona her gün söylüyorum

Evet biliyorum, biliyorum

Ona iltifat ettiğimde

Bana inanmayacak.

Ve inanmıyor, inanmıyor

Benim gördüğümü onun görmemesi üzücü

Ama bana 'iyi görünüyor muyum?' diye sorduğunda

Şöyle diyorum

Yüzünü gördüğümde

Değişmek isteyeceğim hiçbir şey yok

Çünkü inanılmazsın

Bu halinle

Ve gülümsediğinde

Tüm dünya durur bir anlığına seni izler

Çünkü inanılmazsın."

Şarkı bittiğinde kulaklığı çıkartıp yatağın köşesine koyup gözlerimi kapattım. Kai ile yakınlaşmak iyiydi ama o fazla çekiciydi. Onun yanındayken tam bir ergen liseli gibi hissediyordum. Sanırım bu sadece arzuydu. Baekhyun hyunga olan hislerimden tamamen farklıydı. Her ne kadar ona bu kadar temas istesem de benim için Baekhyun hyung en öndeydi ve kimse onu geçemezdi.

Kai şuan üstünü değiştiriyordu ve sadece boxer vardı üstünde. Sırıtıp yattığım yerden kalktım ve arkasından sarılıp elimi onun boxerının ön tarafına attım. Ani hareketimle irkilmiş "S-Sehun ne yapıyorsun?"sesi titrediğinde gerçekten sahnedeki Kai yerine evimizin neşe kaynağı olan Jong In'in burada olduğunu fark ettim. Kıkırdayıp boynuna sulu bir öpücük bırakıp elimi sıktım.