사랑해 (SEBAEK FanFic)

De BaekhyununGobegi

46K 2.4K 1.3K

Aşk için illa cinsiyet önemli midir? Veya yakınlık?Onun için önemli değildi o Baekhyun'a aşıktı ve bunu söyle... Mais

~1. Bölüm~
~2. Bölüm~
~3. Bölüm~
~4. Bölüm~
~5. Bölüm~
~6. Bölüm~
~7. Bölüm~
~8. Bölüm~ (M)
~9. Bölüm~
~10. Bolüm~
~11. Bölüm~
~12. Bölüm~
~13. Bölüm~
~14. Bölüm~ (M)
~15. Bölüm~
~16. Bölüm~
~17.Bölüm~
~18. Bölüm~
NOT
~19. Bölüm~
~20. Bölüm~
~21. Bölüm~ (M)
~22. Bölüm~
~23. Bölüm~
~24. Bölüm~
~25. Bölüm~
~26. Bölüm~
~27. Bölüm~
~28. Bölüm~
~29. Bölüm~
~30. Bölüm~
~32. Bölüm~ (M)
33. Bölüm
34. Bölüm
35. Bölüm
36. Bölüm
37. Bölüm
38. Bölüm(M)
39. Bölüm
40. Bölüm (M)
41. Bölüm
42. Bölüm (M)
43. Bölüm
44. Bölüm
45. Bölüm
46. Bölüm 《FINAL》
♧ÖZEL BÖLÜM♧
Önemli İstek⛤
⛤ Önemli İstek ⛤

~31. Bölüm~

619 35 19
De BaekhyununGobegi

*Baekhyun'un Ağzından*

Gözlerimi araladığımda ilk gördüğüm şey suratında ter damlacıkları olan Sehun oldu. Rüya görüyor olmalıydı. Onu bu derece korkutacak bir rüya... Ne olabilirdi ki? Uyandığında hatırlar mıydı acaba? Veya bana anlatmak ister miydi ki?

Gülümseyerek yataktan kalktım. Salondan Kai'nin sesi geliyor. Kesin o kızla konuşuyordur. Sebebini bilmediğim bir mutlulukla birlikte odadan çıktım. Kai koltukta yayılarak oturmuş telefonda oyun oynuyordu. Telefonla konuşmuyormuş demekki oyunla konuşuyormuş.

Cidden çok ilginç üyelerimiz var bizim. Benim sesimden dönüp bana baktı. Hala bakışları soğuktu. Aramızdaki bu soğukluk yüzünden hep üzülen taraf ben oluyordum. Benden nefret ediyordu büyük ihtimalle ve fanlarımız bunu duysa aşırı derecede fazla üzülürlerdi.

Aramızdaki bu düşmanlığın bitmesi gerekiyordu. Sahnedeyken belli edersek yanlışlıkla kesinlikle azar işitirdik. Yavaş adımlarla yanına gidip koltuğum boş kalan kısmına kuruldum. Hazır Sehun uyuyorken biraz sohbet etmekten zarar gelmezdi sonuçta.

"Kai biraz konuşabilir miyiz?" merakla sordum. Bakışlarını telefondan ayırıp bana dikti. Telefonu hala elindeydi. Uzanıp telefonunu alıp kapatarak kenara koydum. "Efendim hyung?" soğuk ses tonuyla sordu. Bugün aramızdaki bu düşmanlığı sonlandırmayı düşünüyordum ve öyle olacaktı da.

"Aramızdaki bu soğukluğu bitirmek istiyorum. Konuşmadan kaçmak veya hakaret etmek yok. Sehun uyuyorken konuşmamız daha uygun olur diye düşündüm de..." ses tonum ona inat sakin ve sıcaktı.

"Olur konuşalım hyung." sahte bir gülümseme sundu. Ben de onu tekrarladım. "Biliyorum bana hala sinirlisin. Biliyorsun ki benim Sehun'u sevmem elimde olan bir şey değil. Ben sana kötü bir şey söylemedim ve yapmadım da. Benden nefret etmeni anlamıyorum. Ayrıca şuan konuştuğun biri olduğunu sanıyordum. Neden bana böyle davranmaya devam ediyorsun. Kızın resimlerini de gördük. Gayet güzel birisi. Ve birbirinize uyumlusunuz da. Lütfen bana böyle davranmayı kes."

"Hyung Sehun'a olan hislerimden bu kadar çabuk kurtulmamı bekleme lütfen. Dört senedir onu seviyorum ve bir günde tüm hislerimden kurtulsaydım eğer bu sevgi sayılmazdı. Ve konuştuğum kişiye gelecek olursak evet kendisi güzel. Sürekli konuşuyoruz. Sadece bir gün olmasına rağmen sanki yıllardır arkadaşmışız gibiyiz. Bir süre Sehun'a olan hislerimden arınabileceğimi sanmıyorum. Özür dilerim bu yüzden. Ama elimden gelen bir şey yok. Her saniye arzuladığım kişi o. Bu senelerdir böyle. Sizin seslerinizi duydukça odamda saatlerce ağlıyorum. Bu benim elimde değil. Sana olsaydı benim hislerimi anca o zaman anlayabilirdin."

"Özür dilerim Kai." pişmanlıkla bakışlarımı onun gözlerinden yere indirdim. Gerçekten sinirli olmalıydı. Bu yaptığımız tam olarak işkenceydi. Ona bunu yapmamamız gerekirdi. O fazlasıyla saf bir şekilde seviyordu. Ve bizim yüzümüzden acı çekiyordu. Bundan sonra o hislerinden vazgeçene kadar daha dikkatli olmalıyız.

"Özür dileme hyung. Sen suçlu değilsin." gülümsedi. Bu seferki gülümsemesi daha içtendi sanki. Ben de gülümsedim. Hemen ardından kolunu tutup kendime çektim ve sarıldım.

"İkiniz ben yokken ne konuştunuz?" uykulu Sehun'un uykulu sesi tüm odayı doldurdu. İkimiz de eş süreli olarak birbirimizi ittirdik. Gözlerini ovuşturan bir Sehun beklemiyorduk. Kendimi tutamayıp kıkırdadım. Gözleri 'Uykum var lanet olasıcalar' diye bağırıyordu resmen. "Gelsene" kollarımı iki yana açıp kendime çağırdım. Kai kaşlarını çatıp "En azından benim yanımda yapmamanızı söyledim göt kafalılar" sinire homurdandı.

Kollarımı indirip gözlerimi devirdim. Bizim ilişkimize burnunu sokmak zorunda mıydı bu bücür?!

"İkiniz ne konuşuyordunuz?" Sehun ikimizin arasına otururken sordu. Gözleri yarım açıktı. Kai boğazını temizleyip "Bu gece seninle sevişmek için Baekhyun hyungtan izin aldım da onu konuşuyorduk." sinsice sırıttı. Kaşlarım çatılırken Sehun'un gözleri de aniden açıldı. Kai ile gözlerimiz buluştuğunda bana göz kırptı.

En eğlenceli olan şey de uykulu Sehun ile oyun oynamaktı. "Cidden bu konuyu korkmadan Baekhyun'a sordun ve o da onayladı mı?" Sehun ciddiyetle sorduğunda "Evet" dedim. Aniden bakışları bana döndü. Şaşırmıştı ve tuhaf bakıyordu. Daha fazla kendimizi tutamadık ve Kai ile aynı anda kahkaha atmaya başladık.

Gerçekten uyandığında adeta bir melek gibi oluyordu. Saf ve temiz. Her şeyi geç algılıyordu falan. Tam böyle eğlenmelikti. Sinirle oflayarak aramızdan kalktı. "Bokumu yiyin ben gidiyorum!" sinirli ses tonuyla banyoya daldı.

Birkaç dakika geçmeden su sesleri odaya kadar geldi.

***

"Cidden sabah niye bana öyle bir şaka yaptınız? Ve ayrıca ne konuştuğunuzu anlatacak mısınız?" Sehun sinirle söylendi. Şuan şirketteki pratik odamızdaydık. Birkaç tekrarın ardından biraz ara vermiş yere yayılmıştık.

"Ne şakası be?" Yixing merakla ve safça sordu. Kai ile ikimiz aynı anda yine kahkaha attık. "Ya biz Kai ile oturup biraz sohbet ettik. O sırada Sehun uyandı. Yanımıza gelip ne konuştuğumuzu sordu. Kai de şaka olsun diye 'Bu gece seninle sevişmek için Baekhyun hyungdan izin aldım' dedi. Sehun'un o anki yüz ifadesini görseydiniz varya. Kesin gülmekte yeni bir seviyeye geçerdiniz." Gülmeye devam ederken zorla anlattım.

"Çok mu komik hyung?!" Sehun sinirle söyledi kafamla onayladıktan sonra "hyung dedin akşam cezanı güzelce vereceğim bebeğim~" sırıtarak söyledim.

"Siktir git hyung."

"Cezan ikiye katlanıyor bebeğim" göz kırptım. "KAPAYIN ÇENENİZİ" Suho hyung göz devirdi. Sırıtıp konuşmayı kestim.

***

"İçimde gizlenenler beni çok değiştirdi.Beni uyuttu ve elimi ayağımı bağlayıp karanlık bir odaya hapsetti.

Kayıp zamanların parçalandı.

Bir kenara attığım aşkın hatıraları silinip uzağa savruldu.

Geriye posası kaldı.

Hiçbir şeyin farkında olmadan çığlık çığlığa kaldım.

Aklımdaki tek şey buydu.

Buz gibi soğuk olan kalbim de uyuduktan sonra unutacaktır.

Beni zincire vuran bu acıdan kaçmak istiyorum.

Beni uyandırsın beni yaralarla dolu ruhumdan.

Derinlere boyanmış gecenin gökyüzü gitmek bilmeyen hayalinle dolu.

Uykumdan uyandırıp öpüyor yine beni dudaklarımdan.

Seni seviyorum diye fısıldayan sesin, kokun, her gün çınlıyor kulaklarımda.

Neredesin?

Seni göremeyeceğim bir yere gizlendin.

Yakıp yıktığımda yerime acımı üstlendin.

Derin bir uykudan kayıp anılarımı kovalayacağım.

Sen olmayan gerçek beni bulmak istiyorum.

Ama kalbimdeki yara bereler çok büyük.

Saklamak istiyorum ama kalbime sinip beni uyandırıyorlar.

Ürkünç hatıralarımın diğer tarafında seninle tanıştım.

Kaybolan hislerimi bile sarıp sarmaladın.

Yıkık dökükken elimden tuttun.

Ellerini bırakmamaya çalışıyorum...

Kabuslarımdan uyanmaya uğraşıyorum.

Var gücümle çabalıyorum kendimi hapsettiğim bu yerde.

Karanlığı alt edip seni bulmak istiyorum.

Ne dokunabiliyor ne de engel olabiliyorum sana.

Beni kontrol eden içimde yaşayan pislikler değil.

Beni iyileştirebilecek olan ağır ilaçlar değil, sadece aşk.

Kulağımda duyduğum ses beni kaybolmuşluktan uyandırsa da...

Etrafımı sarıp sarmalayıp beni öptükten sonra kayboluyor.

Seni göremiyorum artık.

Derinlere boyanmış gecenin gökyüzü gitmek bilmeyen hayalinle dolu.

Uykumdan uyandırıp öpüyor yine beni dudaklarımdan.

Seni seviyorum diye fısıldayan sesin, kokun, her gün çınlıyor kulaklarımda.

Neredesin?

Dokunamadığım gece göğünde arkanı dönüşünü görüyorum.

Günün bitkinliğinden kaçırıyor beni, bir fotoğrafa çeviriyor.

Üzgünüm, sarıl bana.

Uzaklaşma, çaresizce haykırıyorum.

Bir daha hiçbir zaman göremeyeceğim bu üzüntünün içinde gözyaşlarım dökülüyor yine."

***

"Sanırım yorgunluktan öleceğim" Sehun söylene söylene içeri girdi. Onu takip edip ben de içeri girdim. Saat çoktan gece iki olmuştu. Bu saate kadar prova yapmıştık. Uzun zamandır grup olarak çalışmadığımız için hepimiz hamlaşmıştık. Ve ayrıca konser turlarımız yaklaşıyordu bu yüzden çalışmak zorundaydık.

"Saçmalayacağınıza gidin uyuyun salaklar" Kai son sözünü de söyledikten sonra odasının kapısını sertçe kapadı. Sonra tekrar açarak kafasını kapının arasından çıkardı.

"Sehun sen bir gelsene" söyleyip sırıttı. Kaşlarım eş zamanlı çatılırken Sehun olayı anlamayıp odaya adımlamaya başladı. Bu çocuk gerçektrn salak mıydı yoksa salak taklidi mi yapıyordu.

"Heh noldu?" Sehun kapının önünde durup Kai'ye anlamsız bakışlar göndermeye başladı. Kai kapının arkasından çıkıp Sehun'un boynuna gömüldüğünde Sehun aniden onu ittirip benim arkama koştu.

Köpek gören çocuklara benziyordu. Korkudan feleği şaşmıştı tabi. Kai tekrar sesli bir kahkaha atıp bu sefer tamamen girdi odaya. Sehun'u umursamayıp ben de odamıza ilerledim.

"Baekie~" Sehun arkamdan seslendi. Sırıtıp odaya girdim. O da arkamdan takip ediyordu. Daha doğrusu ben öyle düşünüyordum. Yani takip etmeliydi bence.

Kapı benim ardımdan birkaç saniye içerisinde kapandı. "Cezamı vermeyecek misin hyung" son kelimeyi bastırarak söyledi. Amacını ve isteğini anlasam da sesimi çıkartmadan üstümdeki kıyafetlerden kurtuldum.

Yatağın köşesindeki ayıcıklı pijamalarımı üstüme hızla geçirip kendimi yatağa attım. Olduğu yerde dikiliyordu. Bu gece isteği olmayacaktı. Cezası buydu.

"Yatmıyor musun Sehun?" Sordum. Göz devirdi. "Ben yatıyorum Sehun iyi geceler" aegyo dolu sesimle söylediğimde hızlı adımlarla gelip yatağın onun olan kısmına oturdu.

"Hyung ceza!" Sesi sinirden yüksek çıkmıştı. Gülümsedim. "Cezanı veriyorum zaten bebeğim. Bu gece sevişmek yok" gülümseyip gözlerimi kapadım.

"Hyung sen kaşındın"

***

Y/N: S.A Mümin kardeşlerim. Nasılsınız? Özlediniz mi beni? Ben sizleri özledim valla. Size yemin ediyorum bölüm atmayacağım eğer yorum yapmazsanız.

Ppme ilk defa kendimi koydum alkış bana 👏👏👏

Bir deee ikinci dönem asıl istediğim okula nakil aldırıyorum gençler artık sağlıkçı olmayacağım xjshks şaka şaka üniversitede tıp kazanmam amk mecburen anadolu okumam lazım xjjdjd +30 yorumu geçmezse nah size bölüm. Vote unutmayın valla atmam bölüm dindishs neyse gidiyorum ben. Bu arada facede yarın canlı yayına geçeceğim. İsterseniz ismim Baekhyun'un Ego'su kdjd beklerim hepinizi xjbdisbs

Bu arada istediğim okulun resmi altta jsnjsjsk

y bu arada en çok istediğim kalemlerden aldım heleşükür kdndkd

Ay bu arada reelim nasıl?

Continue lendo

Você também vai gostar

206K 20.6K 31
Ülkesine dönen delta ve kendi halinde takılan sessiz bir omega bir gece birlikte olur.
63.2K 4.1K 19
"Seni benim yapana kadar takip edeceğim" -silah kaçakçılığı yapan jungkook'un katıldığı partide jimin garson olarak çalışıyordu. Jungkook'un ho...
32.7K 2.6K 45
Jimin ve Jungkook, babalarının yaptığı anlaşma yüzünden evlenmek zorunda kalır. İki imzanın onların kaderini nasıl değiştireceği gerçeği gün gibi ort...
57.7K 6.4K 61
Chanieyeol: Beni yalnızlığımla baş başa bıraktın. Nerelerdesin? Çok mu üzdüm seni? Chanieyeol: Aynı ona yaptığım gibi kırdım mı seni? Özür dilerim. S...