Yurda döndüğümde beni karşılayan tek şey suratıma patlayan konfeti oldu. "Neden yine suratıma konfeti patlattınız?" bıkkın bir ses tonuyla söyleyip kendimi salona attım. Ortada hepimize yetecek büyüklükte bir pasta vardı. Cidden neyin kutlaması diye düşünmeye başlayacağım sırada "Baekhyun ile çıkıyormuşsunuz!" Kai bağırıp üstüme atladığında Baekhyun hyung yanımıza gelip Kai'yi kulağından yakaladı.
Kai isyan ederek üstümden çekilmek zorunda kalırken "Bana. Bir. Daha. İsmimle. Hitap. Edersen. Bacaklarını. Kırarım. Sevgili. Kai. Ve. Ayrıca. Sevgilime. Bir. Metreden. Fazla. Yaklaşma. En. Son. Yaklaştığında. Ne. Olduğunu. Gördüm." her bir kelimeye özellikle bastırarak söyledi.
Gerçekten komik durdu. Sanki nefes darlığı çekiyormuş gibiydi. Onun beni ilk defa kıskanmış olması tam olarak üç dakika sonra beynime yıldırım gibi düşerken zıplayarak Baekhyun hyungun üstüne atladım. İkimiz birlikte koltuğa düştüğümüzde bana 'Ne yapıyorsun geri zekalı?' bakışları atsa da onu umursamayıp daha da sıkı kucakladım.
Diğerleri benim bu halime gülse de ben onları umursamamaya çalıştım. Tabi ki sarılacaktım. Ben sarılmayacaktım da kim sarılacaktı be?
***
"Sehun beni izlemeyi kesip uyur musun? Yemin ederim ki göz bandını gözlerine yapıştırıcı ile yapıştırırım bir daha göremezsin. Hep uyku modunda gezersin" Baekhyun hyungun komik tehdidi ile kıkırdayıp dudaklarına minik bir öpücük kondurduktan sonra ona sırtımı dönüp gözlerimi kapadım.
Sanırım biraz dinlenmekten zarar gelmezdi. Yarın provalar için şirkete gidecek akşam da Xiumin hyung, Chen hyung, Chanyeol hyung, Kai, Baekhyun hyung ve ben spor salonuna gideceğiz. Fazlasıyla yorucu bir gün olacağı için fazla enerji gerekirdi.
Baekhyun hyung arkamdan bana biraz daha sokulup kolunu belime doladığında tamamiyle gözlerim kapandı.
***
"Sehun. Hadi kalk. Şirkete gideceğiz. Yoksa geç kalacaksın." Baekhyun hyung her bir kelimesinden sonra dudağıma minik öpücükler konduruyordu. Onun bu haline gülümseyip gözlerimi açtım ve ani bir hareketle üstüne çıktım. Dudaklarımı kulağına yaklaştırıp "Sanırım birileri sabah sabah kaşınıyor. Gitmeden önce acımı çıkarırım bak." fısıldayarak söyledikten sonra yataktan kalkmak için atak yaptım.
O sırada göz kırpmayı da unutmadım. Benim bu hareketimle sırıtıp beni takip etti. Her seferinde banyoya gideceğim zaman benimle birlikte geliyordu ya da orada oluyordu zaten. Bu sebeple alışmıştım artık.
Kafaya pek fazla takmıyordum. Banyonun kapısını açıp girdiğimde en son giren kişi her kimse banyonun ışığını açık bırakmıştı. Göz devirip aynanın önüne geldim. Her sabahki gibi yüzümü yıkadıktan sonra fırçalarımızın durduğu yerden kendi fırçamı aldım ve biraz da diş macunu sürerek dişlerimi fırçalama işlemine başladım.
***
"Hyung şu hareketleri biraz düzgün yapacak mısınız? Sabahtan beri pratik yapıyoruz ve hepsinde de biriniz gevşek davranıyorsunuz. Biraz toplanın" sinirle müziği durdurup söylediğimde hepsi suratlarındaki pişmanlık ifadesiyle kafalarını önlerine eğdiler.
Kai ve benim dans hareketlerini özenle yaptığımızı bildikleri halde cıvık davranıyorlardı. Bir dahaki sefere onları yanımızda getirmemeyi aklımın kenarına yazıp şarkıyı tekrar başlattım.
Yeni çıkan şarkımızın hareketlerini kadar da zor değildi aslında. Buna rağmen yoruluyorlarsa...
***
Spor salonunun önünde duran arabadan inip hızlı adımlarla binanın içerisine girdim. Diğerleri de benim yaptığımı yaptı. Bu saatlerde genelde etrafta fanlarımız olurdu.
***
Uzun süren sporun ardından yorgunlukla kendimi spor salonunun duşlarına attım. Bütün vücudum ter içerisinde kaldı.
Suyu ılıştırarak altına girdim. Diğerleri de diğer duşların altına girdiğinde hepimiz rahatlamayla tuhaf sesler çıkartmaya başladık.
Aramızda en çok çalışan kişi Chanyeol hyungtu. Kasları gerçekten çok iyi durumdaydı. Aynı şekilde Xiumin hyungun da kasları çok iyiydi. Chen hyung sadece eğlence amaçlı yanımızda geliyordu. Kas yapmak istemiyordu. Baekhyun hyung kas yapmak istiyordu. Ama ben istemiyordum onun yapmasını. Çünkü kas sevdasına kendi kilosunun yarısına indi.
Benim kaslarım da varla yok arasındaydı. Olmasını istemiyordum da zaten. Bu şekilde fazlasıyla iyiydim. Kai'nin de kasları önceden vardı ama şuan onunkiler de benimkiler gibi varla yok arasındaydı.
Ona bu şekilde fazlasıyla yakışıyordu. Esmer bedeni ile süper gözüküyordu.
---
---
Vücudumdaki tüm terin temizlendiğinden emin olduktan sonra suyu kapatıp kıyafetlerimi üstüme geçirdim.
***
Yatağın üzerine uzanmış tavanı izliyordum. Baekhyun hyung çekimleri olduğu için evde değildi ve saat gece yarısına yaklaştı. O gelene kadar uyumayaağım. Gelince kesinlikle karnı aç olacaktı. Ona bir şeyler yazırlayıp yıkanmasına yardım ettikten sonra her zamanki gibi ona sarılıp öyle uyuyacağım.
Diğer üyeler çoktan uyumuştu. Xiumin hyungun da çekimleri vardı bu yüzden o da yurtta değildi.
Yatmaktan sıkılınca kalkıp masanın üstündeki laptopu alarak yatağa yüz üstü yatarak tamamen rahat pozisyon aldım. Youtube'a girdikten sonra arama kısmına 'EXO Lu'xion Baekhyun focus' yazarak arattım. Alt kısma doğru binlerce video açıldı.
Boş boş sosyal hesaplarda gezeceğime Youtube'da sevgilimin videolarını izlerim daha mantıklı olur.
Videoları izlemeye devam ederken içimdeki şeytan geldiğinde üstüne atlamamı söylüyordu. Yorgun olmayacağını bilsem yapardım ama biliyorum ki bu sadece onu daha fazla yorar.
(Y/N: İzlediği videoları sona koyacağım isterseniz siz de izleyebilirsiniz. En sevdiğim Baekhyun focus videoları onlar asdasd. Aslında takıntılı bir fan olarak tüm focus videolarını seviyorum ama bunlar bi ayrı)
***
Kapı çalmadan önce son kez masayı kontrol ettim. Her zamanki klasik yemeğimiz olan erişte (Y/N: Ramen yani asdsada Şuan ben de kendime ramen yapıyorum birazdan yicem arkadaşlar asdas) yapmıştım. Daha doğrusu o bende erişte yapmamı istemişti.
Kapıyı açtığımda kucağıma atlayıp bacaklarını belime doladı. Sanki hiç yorulmamış gibi bir havası vardı. Gülümseyerek onu odaya kadar kucağımda taşıdım. Odanın kapısına geldiğimizde boynumda tişörtün açık bıraktığı kısma dişlerini geçirip emdi. Fanların gayet rahat bir şekilde görebileceği bir yerdeydi.
Ona bununla ilgili ceza vermeyi aklımın bir kenarına not ederek onu yatağa oturttum. Gözleri yorgunluktan dolayı kanlanmış ve şişmişti. Saçları hafif dağınıktı ve üstünde gayet rahat kıyafetler vardı. Siyah kot pantolon üstünde beyaz gömlek ve onun üstünde de kazak vardı.
Bu kıyafetler ona fazlasıyla yakışmış. Her zamanki kıyafetlerine oranla üstüne oturduğu için fiziği belli oluyordu. İçimdeki şeytan üstüne atlamam ile ilgili torpil vermeye devam ediyordu. Uzanıp üstündeki kazağı çıkarttım. Zaten hafif dağınık olan saçları benim bu hareketimle daha da dağıldı. Onun bu haline gülümseyerek yavaş ve kışkırtıcı hareketlerle gömleğinin düğmelerini açmaya başladım.
Gözlerimiz birbirine kilitlendi. Başka hiçbir yere bakamıyorduk sanki. İkimiz de birbirimize gülümsüyorduk.
Gömleğinin düğmeleri bitince yine kışkırtmak için gömleği çıkartmak için eğildiğimde boynuna sulu bir öpücük kondurdum. "Sehun oyunlarını yemekten sonraya sakla. Karnım açken hiçbir şey yapacak enerjim yok." tüm romantik anı bozduğunda sinirle kafasına çıkarttığım kısa kollu tişörtü geçirdim.
Pantolonunun kemerini ve hemen ardından hızlıca düğme ve fermuarını açtım. Hızla çekip çıkarttıktan sonra çıkarttığım eşofman altını bacaklarından geçirdim. Tamamiyle giydirmek için ayağa kaldırıp eşofmanın lastik kısmından tutarak yukarı çektim.
Dönüp hiçbir şey demeden mutfakta bizi bekleyen eriştelerin yanına adımladım. Ev fazlasıyla karanlık ve sessizdi. Çok tuhaf hissettiriyordu. Normalde bu kadar erken uyumazlardı bu bir ilkti sanırım.
Baekhyun hyung benim arkamdan ayaklarını yere sürükleyerek gelip kendini bitkin bir şekilde sandalyeye attı. Yemeğini yemek yerine beni izliyordu. Bakışlarımı duvarlarda gezdirmeyi kesip direk onun gözleriyle birleştirdim. Kaşlarımı çatarak "Yemeğini ye hyung" emir vererek yemeğime gömüldüm. Hala yemiyordu. Bakışlarım tabağımdan kalkıp tekrar Baekhyun hyung ile buluştu.
"Ne oldu hyung niye beni izliyorsun?" sesim meraklı ve bir o kadar da sabırsız çıktı. Bakışlarımızı ayırmayıp "Neden az önce odada aniden ruh halin değişti?" sesi robot gibi çıktı. Korkmadan edemedim. Sanki her an suratıma yumruk patlatacakmış gibi duruyordu.
Ben de onun yaptığını yapıp sesimin özellikle robot gibi çıkması için ek bir güç göstererek "Çünkü tam anın içerisine sıçtın hyung. Şimdi bana bakmayı kesip yemeğini ye. Yoksa gerçekten salonda yatarsın bu gece." söylediğim gibi kafamı tekrar tabağıma gömdüm. O da benim yaptığımı yaptı.
Konuşmuyorduk. Sadece ağzımızın şapırdama sesleri vardı. Tabağımdaki son lokmayı ağzıma attığımda Baekhyun hyungun da yemeğinin bittiğini gördüm. Oturduğum yerden kalkıp tabaklarımızı ve çubuklarımızı alarak lavaboya ilerleyip içine bıraktım tabakları.
Odaya giden Baekhyun hyungu takip etmeye başladığımda kendini yorgunlukla yatağa attı.
"Hyung." ona seslendiğimde dönüp bakmadı. Cevap da vermedi. Biraz bekledikten sonra "Sevgilim" tekrar seslendim.
Olduğu yerde aniden yere yapıştırılmış gibi durdu ve yerinden milim bile oynamadan bana döndü. Suratında tuhaf bir gülümseme vardı. Yavaş adımlarla yanına yaklaşıp ona sarıldım. O da kollarını belime sardı.
***
Y/N: Arkadaşlar normalde bu bölümü paylaşmayacaktım. Ama yarından itibaren paylaşmamaya başlayacağım. Şu sıralar çok fazla meşgulüm. Sürekli telefon elimde ama telefondayken Wattpade giremiyorum fazla. Genelde Instagramda kendi hesabımda takılıyorum. Bazen sadece Baekhyun resimleri ve videoları paylaştığım hesabıma geçiyorum. Bir de şu sıralar Superstar SMTOWN oynayamıyorum. Şifremi değiştiremediğim için halen giremiyorum hesabıma.
Yakında telefonu duvara patlatacağım.
Bir de size güzel bir haber vermek istiyorum. 6 Eylül'de sabahtan diş tellerim takılacak. Ne kadar mutluyum bilemezsiniz. Birçok kişi diş teli sevmiyor. İstemiyor. Ama ben o kadar çok istiyorum ki. Dişlerimin yamukluğu beni cidden rahatsız etmeye başladı.
Bölüm yazmaya çalışıyorum. Dün o kadar yorulmuşum ki gece istemim dışı uyuya kalmışım. Bugün da bir tuhafım.
Videoları aşağıya koyuyorum isteyen izlesin.
Ve arkadaşlar söz verdiğim kadar bölüm yazamayabilirim şu sıralar hasta olabilirim. Dağda ince tişörtle gezince üşütmüşüm sanırım. Akciğerlerim her an patlayacakmış gibi hissediyorum. Belki sigaradandır ama bilmiyorum. Her neyse doktora gidebilirim. Belki bir süreliğine sanaldan da uzaklaşabilirim.
Hurt:
EXODUS:
Machine:
Thunder:
MAMA:
Overdose
The Star
Artifical Love