YENİ BİR HAYAT (TAMAMLANDI)

By yazar110

636K 27.5K 3.6K

Kendi hayatını kızının üzerine adamış bir kadın... Hayatındaki en büyük şans olan o adam... Adam bir bataklık... More

YENİ BİR HAYAT (TANITIM)
1.BÖLÜM
2.BÖLÜM
3.BÖLÜM
4.BÖLÜM
5.BÖLÜM
6.BÖLÜM
7.BÖLÜM
8.BÖLÜM
9.BÖLÜM
10.BÖLÜM
11.BÖLÜM
12.BÖLÜM
13.BÖLÜM
14.BÖLÜM
15.BÖLÜM
Hakkımda 20 Şey
16.BÖLÜM
17.BÖLÜM
18.BÖLÜM
19.BÖLÜM
20.BÖLÜM
21.BÖLÜM
22.BÖLÜM
23.BÖLÜM
24.BÖLÜM
25.BÖLÜM
26.BÖLÜM
27.BÖLÜM
28.BÖLÜM
29.BÖLÜM
30.BÖLÜM
31.BÖLÜM
32.BÖLÜM
33.BÖLÜM
34.BÖLÜM
35.BÖLÜM
36.BÖLÜM
37.BÖLÜM
38.BÖLÜM
39.BÖLÜM
40.BÖLÜM
41.BÖLÜM
42.BÖLÜM
43.BÖLÜM
44.BÖLÜM
45.BÖLÜM
47.BÖLÜM
48.BÖLÜM
49.BÖLÜM
50.BÖLÜM
51.BÖLÜM
52.BÖLÜM
53.BÖLÜM
54.BÖLÜM
55.BÖLÜM
56.BÖLÜM
57.BÖLÜM
58.BÖLÜM
59.BÖLÜM
60.BÖLÜM
YENİ BİR GELİŞME!
61.BÖLÜM
62.BÖLÜM
63.BÖLÜM
64.BÖLÜM
65.BÖLÜM
66.BÖLÜM
67.BÖLÜM
68.BÖLÜM
69. BÖLÜM
70.BÖLÜM
71.BÖLÜM
72.BÖLÜM
73.BÖLÜM
74.BÖLÜM
75.BÖLÜM
76.BÖLÜM
77.BÖLÜM
78.BÖLÜM
79.BÖLÜM
80.BÖLÜM
81.BÖLÜM
82.BÖLÜM
83.BÖLÜM
84.BÖLÜM
85.BÖLÜM
86.BÖLÜM
87.BÖLÜM
88.BÖLÜM
BİLGİ
89.BÖLÜM
90.BÖLÜM
91.BÖLÜM
92.BÖLÜM
93.BÖLÜM
94.BÖLÜM
95.Bölüm
96.BÖLÜM
97.BÖLÜM
98.BÖLÜM
-YENİ KURGU-
99.BÖLÜM
100.BÖLÜM
GELDİM!
101.BÖLÜM
102.BÖLÜM
103.Bölüm
104.BÖLÜM
105.BÖLÜM
106.BÖLÜM
107.BÖLÜM
108.BÖLÜM
109.BÖLÜM
Bilgilendirme!
110.BÖLÜM
111.BÖLÜM
DANIŞMA'
Geldi!
Yeniden!
112.BÖLÜM

46.BÖLÜM

7.2K 273 34
By yazar110

Herkese iyi güzel mutlu hafta sonları arkadaşlar♡ Umarım çok çok iyisinizdir okul döneminden biraz da olsa rahatlamışsınızdır. Kendinize vakit ayırabiliyorsunuzdur umarım.
Bu bölüm için kiminiz gelen misafire kadın kim bu araları bozulmasın gibi şeyler dediniz. Bakalım hangisi. Buyrun bölüme♥
Hepinizi çok seviyorum ♥ iyi okumalar ♥ 》 》 》 》 》 》 》 》 》 》 》 》 》 》 》 》 》 》 》 》

Kapıda duyduğu çift ses ile kendisi de kalktı oturduğu yerden ve Kerem'in yanına doğru ilerledi. Kapıda bir kadın bir de adam duruyordu yüzlerinde kocaman gülümsemeleri olan. Gözü kocasına kaydığında onun şaşkın yüzünü gördü. Kerem kapıyı açtığında karşısında Can ve Yağmuru görmeyi beklemiyordu elbette! Bir anda onlar ile karşılaşınca adeta şok olup kalmıştı.

_ Hey! Biz geldik. Bu kadar şaşırmanı beklemiyorduk.

Can kendi ile birlikte Yağmuru da belinden tutup içeri girdi ve kapıyı kapatıp Kerem'e sertçe sarıldı. Kerem sonunda yüzündeki şaşkınlığı az da olsa atıp hızlıca ona karşılık verdi gülümseyerek.

_ S-sizin bu kadar erken dönmenizi beklemiyordum. Daha sonra gelirsiniz sandım.

Can sırtına vurup geri çekildi.

_ Aslında daha erken gelecektik yılbaşına yetişecektik ama yetişemedik. Biz de hemen yola çıkalım dedik çok vakit kaybetmeden.

Onun ayrılması ile Yağmur yaklaştı ve sıkıca sarıldı Kerem'e. Kerem ona öyle bir sarıldı ki.. Zeynep daha önce kendi dışında bu şekilde farklı bir kadına sarıldığını görmemişti. Elindeki yüzükten evli olduğunu ve yanındaki afam ile evli olduğunu anladı. Kerem Yağmuru hem sıkıca hemde nazikçe kucaklamıştı.

_ Sen nasılsın bakalım anne?

Dediğini anlamasada Yağmur buna gülmüş ve yavaşça ondan ayrılmıştı.

_ İyiyim canım. Sen nasılsın? İyi misin? Onca işin içine bıraktık seni tek başına. Zaten herşeyi tek başına üstleniyorsun o ayrı da.

Kerem ona en içten şekilde gülümserken Zeyneple göz göze geldi ve diğerlerininde görmesi ile biraz ilerleyip Zeynep'in belinden kendine yasladı ve o birşey demeden yanlarına döndü geri.

_ Birazdan daha net bir şekilde tanışırsınız ama; Zeynep. Karım. Zeynep bunlar da Can ve Yağmur güzelim. Benim en yakın dostlarım.

Zeynep gülümsemeye başladığında ikisinin yüzündeki şaşkınlığı da görüyordu.

_ Kerem, abi açıkcası söylediğinde şaşırdık falan ama gerçekten görünce bir tuhaf oluyormuş. Yanlış anlama Zeynep senden değil. Kerem den. Yani pek alışkın değiliz. Haberimiz var ama yinede şaşkınız.

_ Evet. Gerçekten garip.

İkisine de bakarak gülümsemeye devam ederken biraz çekinsede Can'a uzattı elini.

_ Memnun oldum.

Can da tıpkı onun gibi karşılık verirken elini sıktı ve Yağmura geçti.

_ Seninle hemen tanışmak istiyorum.

Yağmur hemen elini sıktı ve diğer eli ile de tuttu gözlerine bakarken. Kerem onların Zeynep'i çoktan sevdiğine emin olunca içten bir nefes verdi.

_ Bende isterim.

_ Hadi içeri geçelim. Kapıda kaldık.
Can kendi montunu çıkarttıktan sonra Yağmurunkine yardım etti ve omuzlarından tutup çıkartmasına yardım etti. Zeynep bakışlarını istemeden az da olsa belli olan karnına indirdiğinde gözleri büyüyerek geri gözlerine baktı ve heyecanla sordu.

_ Hamile misin?

Can onun montunu da asarken Yağmur gülümseyerek Zeynep'i cevapladı elini karnına koyarak.

_ Evet.

_ Yaa, ne güzel.

_ Evet Yağmur hamile.

_ Ve Kerem bu yüzden şimdiden bana anne diyor.

Zeynep daha geniş gülümserken karnına dokunma isteğini bastırdı ve Kerem'in yönlendirmesi ile salona geçtiler. Karşılıklı yan yana olan koltuklara otururken Can yine ona yardım etmiş ve başından öpüp rahat etmesini sağlamıştı.

_ Bir sıkıntı yok değil mi? Yani Yağmur veya bebekle ilgili?

_ Yok hayır. Herşey yolunda gözüküyor.

_ Süper. Güzelim Can ile Yağmur gördüğün üzere evliler ve bebek için yurt dışına gitmek zorunda kaldılar. Geleceklerini biliyordum ama süpriz oldu.

_ Amacımıza ulaştık desene.

Kerem tam cevap verecekken Duygu yeniden girdiği oyun alanından çıktı ve ellerini yere basıp dengesini kurarak ayağa kalktı.

_ Baba!

Sesi evde yankılanırken dört göz birden ona döndü. İkisi şaşkınken ikisi sevgi doluydu. Duygu bir anda tanımadığı birilerini görmenin verdiği utançla olduğu yerde kaldı ve sustu. Kerem ise hemen kalkıp onun yanına gitti ve kucağına aldı. Duygu hemen babasına sokulurken başını boynuna gizledi.

_ İşte bu da kızım.

_ Ne!

_ Ne!

Kerem geri eski yerine otururken kızınıda kucağına oturtmuştu.

_ Ne ne? Kızım. Duygu. .

_ K-kerem ne kızı? Bundan haberimiz yoktu. Hem öyle birşey mümkün mü ? Yani... Sonuçta yeni evlenmediniz mi? Önceden olsa söylerdin?

_ Yağmurcuğum sakin ol canım. Öncelikle bu bizim kızımız. Adı Duygu. Değil mi babacığım?

Duyguya bakmak istesede Duygu başını iyice boynuna yasladı ve bakmadı. Can ile Yağmur iyice şaşkına dönerken biraz önr geldiler.

_ Anlatır mısın Kerem?

_ Sonra. Hadi kızımla tanışın. İlk başta yabancılık çekebilir ama sonra alışıyor. Bak prensesim bunlar senin amcan ve.. Zeynep'in de kardeşi olmadığına göre teyzen. Ama sen abi abla da diyebilirsin nasıl istersen.

Kerem Duyguyu kollarından kendine çevirdi ve zorda olsa onlara bakmasını sağladı. Yağmur bir anlık değişimle Duyguya odaklanırken gülümsedi ona ve bunun karşısında Duygu başını babasının göğsüne sakladı. Buna hepsi gülerken Zeynep de girdi işin içine.

_ Duygu. Anneciğim bak buraya bebeğim. Hadi.

Annesinin de zorlaması ile yeniden başını çekti ve onlara döndü. Bir anda az önceki konu unutulurken ona odaklanmışlardı.

_ Git bakalım onların yanına babacığım.

Kerem onu yere bıraksada Duygu bacaklarının arasına girdi önce ve daha sonra Yağmurun seslenmesi ile ona döndü.

_ Gel. Gel bana. Ay sen ne kadar güzel birşeysin. Gel.

Ellerini ona uzattı ve gelmesini bekledi. Duygu ona baktıktan sonra yere baksada en sonunda pes edip isteğine bağlı olarak paytak adımlar ve kaçamak bakışları ile yavaşça gidip kolları arasına girdi. Yağmur buna sevinirken hemen kucağına aldı ve öptü onu. Kucağına oturtup baktı dikkatlice. Can da ona katılırken elini tuttu önce. Daha sonra ise uzanıp Yağmur gibi öptü.

_ Kerem bu gerçekten senin kızın mı?

Gözlerini Duygu'dan ayırmadan sordu bunu ona. Kerem de gülümserken Zeynep'in belini sardı yeniden ve şakağını öptü.

_ Bizim kızımız.

Zeynep de tıpkı onun gibi gülümserken beline sarıldı karşılık olarak.

_ Duygu. Sen çok tatlısın.

Ona gözleri parlayarak baktı bir süre kendi bebeğini düşünerek. Can gibi elini tuttu ve hafifçe hareket ettirdi. Duygu da onlara aynı merakla bakarken onlaeın konuşmaları sonucu gülümsedi.

_ Can çok tatlı değil mi? Baksana şuna.

_ Şaşırdığım için bir şey diyemiyorum. Çok tatlı. Kerem inanamıyorum.

_ Bu tepkiyi herkesten duyduk. Ama inansanız iyi olur.

Çok geçmeden Duygu onlara yavaş yavaş alışmış ve onlarda Duyguya alışmışlardı. Onun yanında farklı şeyler konuşmuyorlardı ama en sonunda uykusu gelip de uyuya kaldığında Kerem kucağına alıp çıktı yukarı. O sırada hâlâ ardından bakıyordu Yağmur.

_ O kadar tatlı ki. Maşallah. Keşke hiç uyumasa da sevsek.

_ Uyanınca yine seversiniz. Zaten o da sizi sevdi.

Yağmur ardında ki bakışlarını çekip Zeynep'e yöneltti.

_ Kaç yaşında Duygu?

_ 2 yaşına girecek az kaldı.

_ 2 mi? Cidden biran önce öğrenmek istiyorum bu olayı.

_ Sanırım Kerem'i beklesek iyi olur.
Yağmur dikkatlice geri yaslandı ve elini karnına koydu.

_ Kaç aylık?

_ 3 bitmek üzere 4 e göreceğiz.

_ Öyle mi ? Cinsiyeti belli mi?

Yağmur karnını hafifçe okşarken gülümsedi ve ona döndü yeniden.

_ Malesef. Bebeğimiz biraz oyun oynuyor bizimle.

_ Olsun. Duyguda da öyle olmuştu. Biraz geç öğrendim ama o kadar büyük bir heyecan veriyorki anlatamam.

_ Şimdiden çok heyecanlıyım. İçimde olduğunu bilmek çok güzel.

_ Öyle gerçekten.

Onların lafları üzerine Kerem geldi ve yerine oturup karısını sardı.

_ Yardımcılardan birini çağıracağım hemen. Acıktın mı Yağmurcuğum?

_ Aslında... Acıktım. Sanırım şuan daha fazla acıkmış olabilirim.

Yüzü hafif ekşirken Kerem güldü onun bu haline.

_ Tamam hemen arıyorum biraz tut bakalım kendini.

Zeynep'i yeniden öptü kalktı ve arayıp geri geldi. Çok geçmeden birisi gelirken Yağmur canının istediği bir şey olup olmadığını kontrol etti ve bulunca söyledi. Kerem onlara yüzeysel bir şekilde anlattı olanları çok uzun sürmeden derine girmeden ve yine o şaşırmış ifadeler ile karşılaştı.

_ ... Böyle. Öğrendiniz. Benim yanımda bir kadının hele ki evimde böyle oturuyor olmasına çok şaşırdınız biliyorum bende şaşırdım ama doğrusu bu. Olması gereken bu. Karım kızım var artık. Gerçekten bir karım bir de kızım var. Farklı şekilde asla ama asla düşünmek yok çünkü o gerçek değil. Anlattığım gibi onun babası benim. O benim kızım. Bu kadar. Bu konuda kimseyi affetmem. Hiç kimseyi. Sizlerinde anladığınızı biliyorum.

İkiside olayı bir şekilde sindirmeye çalışırken gerçekten şaşırmışlardı. Zaten olaya yeterince de hakim değillerdi ama artık biliyorlardı.

_ Tabii ki. Sen Zeynep'i gerçekten seviyorsun. Bunu en iyi biz anlayabiliriz sanırım. Kimseye bakmadığın gibi bakıyor, farklı görüyorsun. Şaşırmamızı anlıyorsun biz de bunu biliyoruz. Duyguya gelince... O senin kızın.

_ Zaten aynı sana benziyor. İkinizin aynısı. Çok ciddiyim. Çok benziyor.

Kerem büyük bir rahatlıkla gülümsedi ve karısını yeniden öpüp gözlerine baktı. Onun güzel yüzü ile karşılaşınca yine etraf karardı sadece o kaldı.

_ Çünkü bizim kızımız.

_ Bizim kızımız.

Gözlerini birbirlerinden ayırmadılar bir süre. Sadece onlara bakmak istediler başka kimseyi görmeden. Diğer iki göz yine şaşkına uğrarken bunları görmeyi hayal bile etmemişlerdi. Ama şimdi gözlerinin bizzat önündeydi ve gerçekti. Ayrıca... Çok güzeldi. Masaya geçtiklerinde Yağmur hiç beklemeden başlamıştı yemeye. Dayanamamıştı artık. Onun yemesine sevinirlerken bir yandan da Zeynep ile konuşuyor sorular soruyor omu tanımaya çalışıyorlardı.

_ Doğumun nasıldı Zeynep? Bu konu hakkında biraz tereddüt ediyorum açıkcası.

Onun sorusu Zeynep'i mutlu etsede hatırlayınca bir yanını burkup canını acıtmıştı. Kocası ile göz göze gelirken o elini tutmuş ve sıkmıştı.

_ Tereddüt etmemelisin. Bebeğin için hep en iyisini düşün. Hep kucağına alacakmışsın gibi düşün. Sanki yarın, birazdan gelecekmiş gibi. Ama tedirgin olma. Unutmaki o senin karnında ve sen ona ne kadar iyi bakarsan o o kadar iyi olacak. Benim doğumum biraz uzun geçti ama müdahale den dolayı. Biraz geç aldılar beni. Sen herşeyi önceden ayarla. Sakın son güne kalmasın. Ama inan o an kendini düşünmüyorsun. Aklın hep onda. O dedikleri acı varya umrunda olmuyor. Sağlıkla alayım kollarıma diyorsun başka da birşey istemiyorsun. Umarım seninki daha rahat geçer ama bu kişiden kişiye göre değişir bu yüzden kendini sıkma sakın. Rahat ol ki çok önceden hazır ol doğuma. İnan kucağına alınca unutuyorsun herşeyi. Herşeyi. Zaman duruyor. Herkes susuyor, sağır oluyorsun. Canını kollarının arasına alıyorsun. İçinde sana kendini hissettiren o minicik savunmasız bebeğin sonunda senin kolların arasında dokunduğun ama aslında dokunmaya bile kıyamadığın bebeğin oluyor. Senden değerli. Tüm dünya gelse değişemeyeceğin. Değeri anlatılamaz. O kadar farklı ki. Kucağına alınca anlayacaksın ama asıl anlamaya hareket edince başlayacaksın ki yakında başlar.

Yağmurun gözlerine bakarak anlatsada dalıp gitmişti. O anlara geri dönmüştü. O an film şeridi gibi geçmişti gözlerinin önünden. Kızınu kucağına alması... Dokunması... Sesi... Öpmesi... Varlığı... Herşeyi birbir aklındaydı asla unutulmayacak bir şekilde. Hepsi ona dalıp giderek dinlerken Kerem ise bambaşka dinliyordu onu. Keşke yanında olabilseydi görebilseydi o zamanlarını. Hamile halini görmek istiyordu. O anları yaşamak istiyordu. Acısını bilirken onun gibi canı acımıştı. Elini sıkıp kaldırdı ve öptü gözlerine bakmaya devam ederken. Daldıkları büyüden Yağmurun burnunu çekmesi ile çıktılar ve ona döndüler. Gözlerinin çevresi kıpkırmızı olmuş ağlamıştı. Zeynep hemen diğer eli ile elini tuttu ve gülümsedi ona.

_ Hayır. Ağlama lütfen. Bak göreceksin çok güzel olacak herşey. İstersen ben sana istediğin şeyleri anlatırım. En azından kendi yaşadıklarımı. Sana yardımcı olmak isterim.

Yağmur yeniden burnunu çekerken bu sefer gülümsedide. Hormonları gerçekten dengesini bozuyordu ki bu Can'ı bazen aşırı derecede şaşırtıyordu ama Zeynep anlıyordu onu. Konuşurken, onu cevaplarken gülümsede sesi çatallaşmıştı Yağmur'un.

_ Bende isterim. Bilgisayardan okumak iyi gelmiyor. Bir sürü endişem oldu.

_ Sana bir tavsiye vermem gerekirse sakın okuma onları. Hangimizin vücut yapısı bir? Hiçbirimizin. O çok zayıftır hamileleği zor geçmiştir veya aşırı kiloludur zor geçmiştir veya herhangi bir sağlık problemi vardır o yüzden okuduğun şey sana olumsuz gelmiştir. Ki belki sende çok işe yarayacaktı. Bence bir daha okuma onları. Sana inan yararından çok zararı olur. Sen sadece doktorunu ve bebeğini dinle. İkisi de sana en iyisini söyleyecekler zaten göreceksin. Sadece onları dinle. Ben sana yaşadıklarımı kendimce bildiklerimi aktarırım. 'Bence' olarak. Nasıl bir şey iyi bilirim ve şüpheciliğini çok iyi anlıyorum inan. Bende yaşadım.

Ona tamamen gerçek duygularını söylüyordu. Sakinleşsin diye falan değildi. Tamamen içten. Tamamen annelik iç güdüsü ile. Yağmur bunu gerçekten anlarken elini sıktı ve biraz doğruldu.

_ Seni dinlemek istiyorum gerçekten. Hem de çok. Bana gerçekten yardımcı olur musun?

_ Tabii ki. İstersen tabi ki yardımcı olurum sonuna kadar. Bunu istemen beni çok mutlu eder.

_ Gerçekten çok isterim Zeynep. Sana karşı ilk anda çok güzel şeyler hissettim. Kerem iyi ki seninle evlenmiş. Bu adamın peşinde öyle kadınlar gördüm ki anlatamam. Bırak hamileliği normal konuşmak bile mümkün değildi inan. Berbat. Ama şimdi sen varsın ve ben çok mutlu oldum ikiniz adına da. Seni de çok sevdim. Onlardan çok farklısın. Çok samimisin. Annesin. Seni sık sık rahatsız edebilirim.

Zeynep ona güldü hemen ve başını salladı.

_ Tabii. Beklerim. Hem rahatsız etmezsin emin ol ben de çok mutlu olurum.

_ Teşekkür ederim.

_ Hiç önemli değil. Hem... Biz teşekkür edilmesini pek sevmiyoruz.

Başını anlamasını bildiği kocasına çevirdi ve kendisine bakan gözlerle lafını anlayan gülümseme ile karşılaştı. Kerem sürekli derdi önceki zamanlarda hâlâ da olduğu gibi teşekkür etme diye. Sevmiyordu teşekkür etmesini. Yeniden gülümseyerek Yağmura döndü ve diğer elini de tuttu.

_ Çok iyi anlaşacağımıza eminim.

_ Bende.

Yağmur kendisine sarılmak isteyince onu zorlamadı ve uzanıp yöneldi ona. Can Kerem'in böyle bir kadın bulduğuna sevinirken onu da sevmişti aynı zamanda. Karısının dediği gibi peşinde her cinsten kadın vardı. Her çeşitten kadın görmüşlerdi ama bu bambaşkaydı. Gözleri dahi samimiyet diyordu adeta. Konuşmasıyla insanı sakin bir havaya sokup rahat ettiriyordu. Onlar bunları hissederken Kerem dalıp gitmişti yüzüyle sesiyle... Gerçekten ne kadar farklıydı. Ne kadar içten ve samimiydi. Herkesi normal konuşmasıyla dahi etkisi altına alabiliyordu. Ona olan aşkı sevgisi katlana katlana artıyordu ve bunu en derinlerinde hissediyordu.
Masadan kalkıp bir süre oturup konuştuktan sonra Yağmurun da dinlenmesi için onları hazır olan odaya yollayıp Zeynep'in belinden kendine çekip sarıldı ve merdivenlere yöneldi Kerem. Kızlarına bakıp mışıl mışıl uyuduğunu görünce öpüp çıktılar ve odalarına geçtiler.

_ Dostum arkadaşım yok demiştin. Hatırlıyorum.

Ondan ayrılıp yatağa doğru karşısına geçti yüzündeki gülümseme ile.

_ Yok. Evet onlar çok yakınlarım herşeyimi genelde birlikte yaptığımız insanlar ama kimi dostluk bakımından farklı. En azından seni bulduğumdan beri. Ama onlar en iyi dostlarım.

_ Biraz kafa karıştırıcı.

Kerem ona yaklaşmış ve beline sarılıp kendine iyice çekmişti. Alnından öpüp dudaklarını bir süre orada tutmuş ve tekrar gözlerine bakmıştı.

_ Onlar dostlarım ama sen herşeyimsin.

Zeynep gülümseyerek kollarını kaldırdı ve boynuna sarıldı gözlerine bakarak.

_ Bende çok sevdim ikisini. Yeni tanışmamıza rağmen çok iyi anlaştık.

_ Yağmura gerçekten yardımcı olabilirsin güzelim. Bende çok sevinirim. Hem sen mükemmel bir annesin. Her annr adayı senden örnek almak ister.

_ Ben yaşadığım şeyleri anlatacağım ona, o da dinlemek istediğini söyledi bence ikimizde eğleneceğiz. Hem ona yardım edersem çok mutlu olurum. 4. Aya yaklaşmış ama cinsiyeti belli değil, Duygu da öyleydi biliyor musun? Bende geç öğrendim, gizledi kendini.

_ Nazlı şirine. Bende yaşamak istiyorum o zamanları. Senin hamileliğini bebeğimizin cinsiyetini öğrenmeyi duygu değişimlerini... Hepsini görmek istiyorum. Karnının büyümesini merak ediyorum mesela. Bebeğimize dokunmak istiyorum... Gerçekten çok yaşamak istiyorum.

Bakışları onun gözlerinden yere inmiş fakat güzel hayalleri ile tekrar gözlerini bulmuştu.

_ Bende istiyorum inan. Zamana bırakalım. Senden bir parçam daha olsun bende istiyorum. Yeniden o heyecanı hissetmeyi, seninle hissetmeyi elbette istiyorum.

_ O zaman geldiğinde sana da bebeğimizi de kızımıza da en iyi şekilde bakacağım. Şimdiden de iyi. Herşeyi unutturacağım sana. Tam tersine daha güzel anılar ekleyeceğim.

Yeniden alnını öpüp kendine iyice çekti karsını. Zeynep başını boynuna yaslayıp öptü ve onun gibi daha sıkı sarıldı boynuna. Boynun gerilmiş haliyle Kerem'in de canının yandığını hissettiği an geri çekildi ve endişeyle baktı gözlerine.

_ Ne oldu canım?

Kerem bir elini ensesine götürdü ve sıvazladı yüzünü buruştururken.

_ İşten, imzalardan, dosya incelemekten onu bunu yapmaktan boynum tutuldu resmen. Ağrıtıyor.

Zeynep'in yüzü acı dolu hâle gelirken hemen onun elini tuttu ve bastırdığı ensesinden çekip yakınlaşarak kendisi dokundu yavaşça.

_ Kıyamam sana. Başını kaldırmıyorsun ki. Gel bakalım bir.

Elini ensesinden çekip elini tuttu ve yatağa getirdi. Kendisi yatağın ortasına doğru oturup onunda elinden çekip oturmasını istedi. Kerem onu dinleyip sırtı ona dönük bir şekilde oturunca Zeynep dudaklarını yavaşça ensesine dokundurup öptü. Ellerini tişörtüne götürüp tuttu ve yavaşça çıkarttı. Ona iyice yaklaşıp yavaşça erkeksi kokusunu içine çekerek yeniden öptü.

_ Güzelim, hiç iyi şeylere teşvik etmiyorsun beni söyleyeyim.

Onun mutlu sesini duyarken dudaklarını ayırmadan gülümsedi ve yeniden öptü.

_ Şhh. Rahat bırak kendini. Masaj iyi gelir.

Yeniden öpüp dudaklarını çekti ve ellerini omuzlarına yerleştirip vücudunu acıtmadan parmaklarını gezdirmeye başladı. Uzun denecek bir süre boyunca elleri teninde gezerken Kerem gerçekten rahatladığını hissediyordu. Elleri durduğunda onun kollarını tutmuş ve öne kendine doğru çekip yatağa sırt üstü düşmesini sağlamıştı. Üstüne eğilip diğer elini de vücudunun diğer tarafından yatağa bastırmış ve eğilip dudaklarından öpmüştü.

_ İlacım sensin. Senin varlığın. Sen olmasan ruhumda iyileşemezdi. Emin ol güzelim sen vücudum gibi ruhumu da iyileştiriyorsun. Senin sihirli ellerin senin güzel ışıl ışıl bakan gözlerin, kısacası sadece senin varlığın. Sadece sen. Ve sen beni böyle iyileştirirken bu gece böyle bitmez.................................

Continue Reading

You'll Also Like

72.3K 5.9K 23
Üniversitesinin serseri çocuğu jungkook, kız arkadaşını rahatlatmak için kayda aldığı inlemelerini yanlışlıkla yeni atanan rektörü Kim Taehyung'a ata...
2.4K 293 15
Instagram:azimet340 Peşindeki çetenin elinde ölmemek için İstanbul'dan Mardin'e kaçan hırsız bir kız. Umay... Ve berdel ile evlenmekten Mardin'den İs...
1.8M 57.6K 33
Aşkı bilmeyen iki gencin hikayesi.... Cennet ; 17 yaşındaki bir genç kız uçan kuş dahi yüzünü görmedi öyle derlerdi cennet için görmedi kimse onu bil...
977 266 17
Bir Künye Bir Mermi Aşk Hikayesi " Zıt kutuplar birbirini çekermiş." " Ama biz, birbirimize kenetlendik Kara." " Gülüm, bana son kez tek birşey söy...