Piskopat Geliyorum Demez (KİT...

By elif99siyah

4.1M 193K 14.1K

Sadece masmavi hayallerim vardı. Gökyüzü gibi uçsuz bucaksız hayaller... Sadece gerçekleşmesini istediğim bem... More

*Antalya*
*Yeni ev*
*Yeni Okul*
*Sen Oturabilirsin*
*Kahve*
*Dünya*
*Görücez*
*İşkence Masası*
*Bir Yıldır*
*Duygu Ve Rüzgar*
*Ben Tanıtırım*
*Hem de*
*Ceza*
*Kölemiz*
*Balık Gibi*
*Gözyaşı*
*Şok*
*Ortak*
*Gargamel ve Şirine*
*Temizlik*
*Tükürdüğünü Yalamak*
*Bunu Sen İstedin*
*Sessiz Çığlık*
*Gerçek Giray *
*Şaka gibi*
*Hazırım Gargamel*
*Hayaller*
*Söz Vermiştin Şirine*
*İntikam Başlasın*
*Beni Kullandın*
*Bunun Adı Aşk*
*İlk ve Son Baharım*
*Kurallar*
*Tokat*
*Aşık Oldum*
*Benim Sevgilim*
*Kaçınılmaz Son*
*Şirinem*
*Sonsuza Dek*
*Bana Baharım Deme*
*Çın Çın Çın*
*Ayrılık Rüzgarı*
*Geç Kaldık*
*Sadece Benim*
*Beni Affet*
"Yazar'ın Teşekkür Borcu"
*Adalet mi Bu?*
*Şarkı*
*Alamaz*
*Kızlarda Senin Kaslarına Bakamaz*
*Okuldan Arkadaşım*
*Seni Seviyorum*
"ÖNEMLİ DUYURU"
*İşkence Başlasın*
*Alışveriş*
*Kamp*
*O İntikam Alınacak*
*Nefes*
*Bahar mı Aşk mı?*
*Yaşam Savaşı*
*Yarım Kalan*
*Ördü Kader Ağlarını*
*Cam Kırıkları*
*Otostop*
*Adres*
*Görev*
*Bizim Hikayemiz*
*Komutan ve Asker*
''DEVAM MI FİNAL Mİ?''
*Balo*
*Çiğköfte*
*Heyecan*
*Bay Çilli Horoz*
*Haklısın*
*Öküz ve Kaktüs*
*Dağ Ayısı*
*SU*
*Zihinsel Engelli*
*Benim Ol*
*Doğum Günü Hazırlığı*
*Piskopatım*
*Sürtük*
*Sürpriz*
*BİR MİLYON OLDUK*
*Korkak*
*Çok Yakında*
*SOSYAL MEDYA*
*Hain Fikirler*
*ÇOK ACİL*
*Bilinmezim*
*Çamaşır Deterjanı*
*Mutluluk=BahaRüzgar*
*Şekerim*
*Müstakbel Karıcığım*
*Evimiz*
*Herif*
''FİNAL HAKKINDA''
*Final-Başlangıç*
*2. Devir*
*Duyuru*
*Özel Bölüm 1*
#Özür Dilerim#
*YARDIMINIZA İHTİYACIM VAR*
*ANKET*
*SON BİR SORU*
*Sosyal Medya Ve Sorular*
*İmza Günü*
*BahRüz Artık Kitap*
*Ankara Kitap Fuarı*
*Tanıtım Videosu*
*Anket - Özel Bölüm - İzmir Günü
*WhatsApp ve İnstagram Grubu*
İstanbul İmza Günü - Duyuru
#EFSUNKÂR#
Toplaşın 💙

*Etkisiz Eleman*

41.8K 1.8K 83
By elif99siyah

YB GELDİ. BOL BOL OY VE YORUM. YORUM FAZLA OLMAZSA YB ERKEN GELMEZ. ZTN BİRAZ GECİKTİ BÖLÜM. ÇÜNKÜ YORUMLAR ÇOK AZDI. YORUM VE OY NE KADAR FAZLA OLURSA AKŞAMA BİLE YB GELİR. Kİ AYNI GÜN İÇİNDE İKİ BÖLÜM YAYINLADIĞIM BİLE OLDU.

LÜTFEN OY VE YORUM. MEDYADA BAHAR'IN KOMBİNİ VAR.

***

-O geldi Rüzgar. Beni boğuyordu.

-Yok kimse. Bak ben buradayım. Evin her yerinde koruma var. Gelemez. Kimse seni benden alamaz.

-Alamaz dimi?

-Seni benden ölüm bile alamaz. Sen benimsin kızım. Ben baharda esen rüzgarım sende estiğim baharsın. Biz bir mevsimiz. Sadece ikimiz. Seni benden fırtına bile alamaz. Bunu aklına sok.

-Sende şunu aklına sok. Fırtına esse bile benim tek Rüzgarım sensin. Yaprakları uçuran rüzgar, üşüten, ısıtan rüzgarım sensin benim. Senide benden kimse alamaz. Anladın mı?

-Anladım Baharım anladım. Seni seviyorum.

-Seni seviyorum.

***

Gözlerimi açtığımda ilk hissettiğim şey arkadan belime sarılan Rüzgar'ın elleriydi. Yavaşça başımı ona dönderdim. Uyanıktı. Bana bakarak gülümsedi. Burnumun ucuna masum tatlı bir öpücük koydu ve:

-Günaydın Şirine.

-Günaydın Gargamel.

-Hadi hazırlan. Okula geç kalacağız.

-Annenler?

-Kahvaltı yapıyorlardır.

-Bizi görmediler dimi?

-Bilmem. Yani görselerde bir şey fark etmez. Seni sevdiğimi biliyorlar.

-Nasıl?

-Uzun mesele. Hadi hazırlan.

-Tamam. Tabi sen önce şu kollarını çekersen kalkacağım.

Gülerek yataktan doğrulunca bende onun üstünden zıplayarak banyoya geçtim. Elimi yüzümü yıkadım. Bugün benim için güzel bir gün olmalıydı. Banyodan çıktığımda Rüzgar odada yoktu. Dolabı açtım. Gerçektende tüm her şeyimi buraya getirmişlerdi İpek hanımlar. Özel okulda isteyen sivil isteyen formalıydı. Bugün canım sivil olmak istiyordu. Siyah bir gömlek ve krem rengi mini dantel işlemeli şortumu giyindim. Şort biraz kısa olsa da umursamadım. Saçlarımı omzumdan açık bıraktım. Gömleğin birkaç düğmesini de açtım. Siyah renk koyu bir makyaj ve siyah leopar gibi desenli çanta ve siyah ayakkabı ile hazırdım. (MEDYADA VAR.) Son olarak da parfüm sıkıp aşağıya indim. Kahvaltı masasındaydı herkes. Bana ilk bakan Rüzgar oldu. Kas katı kesilmiş bakıyordu. İpek hanım:

-günaydın tatlım.

-günaydın.

-çok güzel olmuşsun.

-teşekkürler.

-hadi otur kahvaltını yap.

Masaya Rüzgar'ın yanına oturdum. Tabağıma peynir koymuştum ki soğuk bir el bacaklarımda hissettim. Bacağımı iyice sıktı Rüzgar ve kulağıma eğilerek:

-hemen o şortu değişiyorsun. O gömleğinde düğmelerini kapatıyorsun. Ha makyajı da sileceksin.

-neden beğenmedin mi? Ben çok beğendim. Değişmeyeceğim.

-değişeceksin.

-hayır.

-peki.

Elini bacağımdan çekip bardağıma portakal suyu koymak için ayaklandı. Tam bardağıma meyve suyunu koyacaktı ki sürahinin hepsini üzerime dökünce ağzımdan tiz bir çığlık koptu. İpek hanım ve Kemal beyde şaşkınca bize bakıyordu. Rüzgar:

-aaa pardon baharcım ya. Yanlışlıkla oldu.

-yanlışlıkla mı?

-evet.

-önemli değil. Aynı şortun farklı renkleri var. gömlek de başka giyerim zaten. Ben üzerimi değişip geliyorum.

Rüzgar'a sinsice gülümsedim ve geri odaya çıktım. Aşağıdan kapı sesi geldikten sonra benim kapım açıldı. Rüzgar gelmişti. Ona bakmadan dolabımı açtım. Onun inadına tüm şortlarımı çıkardım ve kararsızca hepsine baktım. Yataktaki şortlara bakarken Rüzgar:

-tüm şortların bunlar mı?

-evet. Hangisini giysem sence.

-birazdan giyecek şortun kalmayacak. Haberin yok.

-ha?

-izle.

Elini arkasından çekti. Elinde makas vardı. Ben hala ona anlamazken bakıyordum. Bir şortumu eline aldı. En sevdiğim şortumu. Elindeki makasla şortu kesmeye başlayınca ağzım şaşkınlıkla açıldı. Sesimi bile çıkaramıyordum. Şortu paramparça edip yatağa attı. Bir diğerine geçmişti ki hızla elinden çektim ve:

-naptığını sanıyorsun sen ya?

-temizlik.

-çek elini şortlarımdan.

-sana bir seçenek sunuyorum. Ya bu şortları artık dışarıda giymeyeceksin. Ya da keserim.

-kesemezsin.

-emin misin? Bak az önce nasıl kestim. Eve sadece benim yanımda giyebilirsin. Ama dışarıda giyemezsin.

-sana ne ya?

-demek öyle. Peki. Elini bile kaldırıp bana engel olmaya kalkarsan seni pişman ederim.

Tek tek tüm şortaları alıp giyinmeyecek hale getirip yatağa ve yere attı. Ben hala olayın şokundaydım. Her bir şortta sinir katsayım çoğalıyordu. Şortlarımı yırttıktan sonra dolabıma yöneldi. Ben hala şoktayken mini olan elbiselerimi çıkardı ve hepsini makasla paramparça edip yere attı. Ağzımdan her defasında bir tiz çığlık çıkıyordu. Tüm elbiseleri de yırttıktan sonra makyaj masasına geçti. Göz kalemlerini tek çırpıda kırdı. Rujları yere atıp üstüne defalarca basıp kırdı. Yere çöktüm. Yaptığı saçmalıktı. Sonra hızla bana yaklaştı. Çenemden tutup gözlerimi gözlerine sabitledi. Ben hala napmaya çalıştığını yine anlamamıştım. Birden dudaklarıma yapıştı. Karşılık vermeden öylece duruyordum. Geri çekildi ve:

-dudaklarında temizlendi. Sıra gözlerinde.

Gözümden bir damla yaş aktı. Ama sadece sinirden. Sonra çekmeceden ıslak mendil çıkarıp gözlerimdeki makyajı yüzümün her yerine dağıttı. Artık kendimi tutamıyordum. Ağlıyordum. Ayağa kalktı ve:

-arabada bekliyorum. On dakikan var.

Cevap bile veremeden odadan çıktı. Bir süre olduğum yerde kaldıktan sonra ayaklandım. Banyoya gidip elimi yüzümü yıkadım. Her yerim meyve suyuydu. Üzerimdekileri çıkardım ve okul formamı giydim. Gözümdeki makyajı sildim. Gözyaşlarımı sildim ve odadan çıktım. Aşağıya indim. Hizmetlilerden başka kimse yoktu. Dışarı çıktım arabadaydı. Sinirle arabaya bindim ve kapıyı sertçe kapattım. Bana döndü. Ona bakmıyordum. Ama baktığını hissediyordum. Yavaşça bana yaklaştı ve gömleğimin bir düğmesini daha kapattı. Sinirlerim daha fazla çıkmıştı. Hızla geri arabadan indim. Oda arkamdan inip bana bağırdı:

-nereye? Gel kızım şuraya ya.

Onu takmadan yoldan geçen bir taksiye bindim.

Taksiden inip okula girdim. Kapıda iki koruma vardı. Tam kapıdan girecekken korumalardan biri:

-biz buradayız Bahar hanım. Acil bir şey olduğunda-

-tamam.

Hızla okula girdim. Arkamdan bir el belime sarılınca bunu yapana baktım. Rüzgar öküzüydü. Elini belimden çektim ve yürümeye devam ettim. Tam okulun bahçesinin ortasında durdum ve ona döndüm. bana bakıyordu. Sert bir tokat attım ve:

-sürekli öküzlük yapmak zorunda mısın?

-bahar?

-ne bahar ne? Kendimi buraya kadar zor tuttum. Yeter artık Rüzgar. Acaba ben dün hata mı yaptım? İki tatlı söze nasıl kandım ben? Aptalım ben dimi? O yüzden beni parmağında oynatıyorsun? Bugün okul çıkışı gidip en mini etekleri, şortları, en göz alıcı rujları alıcam. Çünkü artık bana karışan kimsem yok tamam mı?

-bumu yani? Asıl sen anlamıyorsun lan. Bunun adı kıskançlık. Kıskançlık. Elin piçleri senin bacaklarına bakıp gözleriyle seni becersinler sonra gel bana tokat at. Asıl sana yeter lan. Sana sen istesen de istemesen de karışırım. Ne ruj, ne şort ne de mini elbise alamazsın. Çünkü sen benimsin. Ve benim olana benden başkası aşkla ya da isteyerek bakamaz anladın mı?

-ben mal değilim tamam mı? Benimsin onunsun falan diyemezsin. Sen bana karışamazsın. Git o altına aldığın sürtüklere karış.

Hızla beni birden kendine çekti ve belimden bastırarak kendine bastırdı. Sonra gözlerimin içine baktı. Gözlerinde binlerce duygu vardı. Ama ben hiçbirini seçemiyordum. Şimdi napacağını hangi adımı atacağını bilemiyordum. Ama ona bu kadar yakın olmak beni etkisiz eleman gibi yaptı. Resmen etkisiz eleman oluyordum onun gözlerine baktığımda.

BÖLÜM SONU

Continue Reading

You'll Also Like

2M 120K 64
Ulaş: Ev alma, komşu al demişler. Işık: Öyle mi demişler. Ulaş: Öyle demişler. Alacağım seni kendime. Mecburuz.
190K 9.4K 20
Staj yaptığım hastanede karışan o kız çocuğu bensem?
1.7M 68.4K 54
"0549******: Umarım iş telefonumu meşgul etmen için geçerli bir sebebin vardır. (20.13) Afra: OHA! OHA! OHA! (20.13) Afra: Koskoca Kuzey Taşoğlu bana...
1.1M 40.9K 58
alev:OĞUZ BEN ASIK OLDUM!!! oğuz:YİNE KİME AMK????!! alev:acar'a oğuz: siktir!