Piskopat Geliyorum Demez (KİTAP OLDU)

*Hem de*

OY VERMEDEN GEÇMEYİN. YORUM YAPMAYIDA UNUTMAYIN GECİKEN BÖLÜM İÇİN ÖZÜR DİLERİM. KEYİFLİ OKUMALAR....

Kerem cevap veremeden tanımadığım bir ses ile bakışlarımı sıramın yanındaki çöküntüye (mecaz anlamda) baktım.

-Ben tanıtırım sana Antalya'yı.

Tabiki karşımda onu bulmayı asla beklemiyordum. Diyecek halim yok çünkü bu çocuğu daha önce görmemiştim. Kerem'den önce davranarak:

-Tanışıyor muyuz?

-Tanışmak isterim. Ben Ozan.

-Bahar.

Arkasını dönerek elini Kerem'e uzatarak:

-Selam Ozan.

-Selam. Kerem.

-Güzel isim. Sevgili misiniz?

Derken işaret parmağını ve gözlerini bizim üzerimizde gezdirdiğinde:

-Hayır. Çocukluk arkadaşı gibi bir şey.

Derken göz ucu ile Kerem'e bakıyordum. Kerem konuşmak yerine kendini uykunun kollarına bırakmıştı.

-Hımmm. Özür dilerim. Yani sürekli yan yanasınız. Sonra Rüzgar'a vurması falan. Öyle sanmıştım.

-Önemli değil boş ver.

-Peki.

Sadece gülümseyerek karşılık verdim. Bana bakarken sıranın üstüne atılan anahtar ile bakışlarımı sıradaki anahtardan kaldırarak ona baktım. Ozan hızla ayaklanarak bana görüşürüz işareti yaparak sırasına geçti. Sesime çıkarmadan bende önüme döndüm. Rüzgar iyice yayıldığında sıraya :

-Sadece sen oturmuyorsun. Düzgün otur.

Dedim sinir dolu sesimle.

-Sen gelmeden sadece BEN oturuyordum.

-Ama artık bende oturuyorum.

-Seninle bu saçma konu hakkında tartışmayacağım.

Oflayarak sırama diktim gözlerimi. Hoca derse girince sınıfta mal gibi bir tek ben ayağa kalkınca bana çevrilen alaylı bakışlarla geri yerime oturdum. Bu bakışlardan birinin sahibi Rüzgar'dı. Sırama oturunca:

-Dün arkadaşını iyi benzettik.

-Sana bakıyorumda o hiç değilse iki patlakla kurtulmuş. Ya sen? Acıyorum estetik falan mı olsan?

-Bakıyorum da açılmışsın?

-Komiksin. Stand up yapsana ya

-Ben yaparsam sana haksızlık olur.

-Bence de yapmamalısın bu tip ile çocukları korkutursun.

-Çarpılacaksın.

-Neden?

-Bana tipsiz diyorsun.

-Öylesin çünkü.

-Gerçekten bu dediğine sende inanıyor musun?

-Neden inanmayacak mışım ? Görünen köy kılavuz istemez.

Onun cevap vermesine engel olan ses hocanın sesiydi.

-Siz ikiniz  hemen dersimden çıkın.

Ben şaşkınlıkla bakarken Rüzgar ayaklanmış bana da hadi işaretini verdiğinde ikinci bir şok daha geçirdim. Dersten atılmıştık. Sınıftan çıkar çıkmaz:

-Hep senin yüzünden tipsiz.

-Çenesi düşük olan sensin.

-Hah! Beni sen konuşturdun. Hem ukalasın hem öküzsün hem kavgacısın hem aptalsın hem tipsizsin hem de-