Piskopat Geliyorum Demez (KİTAP OLDU)

*Ortak*

İLK BAŞTA BAHARIN SEVGİLİSİNE BERKE DEMİŞTİM. ADI KIVANÇ BERKE ARKADAŞLAR. BUNU DEMEYİ UNUTMUŞUM. OYLARINIZI BEKLİYORUM. Tabi yorumlarınızıda. Lütfennnnnnn...
Medyada Giray karakteri var.

Okulun kapısındaki kalabalık beni şaşırttı. Umursamadan okula girecekken biri bana seslendi

-Bahar!

Arkamı döndüğümde ufak tefek değil hayatım boyunca geçerebileceğim en büyük şoku geçirdim. İki üç dakika öylece bakakaldım. Hani bazı yabancı klişe filimler vardır ya. Şu hani casus bir kız vardır. Ajanlık işini yaptıktan sonra asıl yakışıklı ana kahraman bir gün kızın Karşısına çıkar ya. Kızda aynı benim gibi bön bön bakar. Evet ben o kız oluyorum burada. Hala anlamadınız mı kimi gördüğümü? Tabikide anlamadınız. Bazılarınız hariç. Tamam ya kızmayın söylüyorum. Karşımda karşımda ve kutudan yüz bin çıktı. Şaka ya kutudan Giray çıktı. Aynen öyle. Giray şu anda Karşımda. Elini gözlerimin önünde sallayınca kendime geldim.

-Sen benim adımı nerden biliyorsun?
-Cık cık yanlış soru. Sorman gereken soru " Senin bu okulda ne işin var? "
-Senin bu okulda ne işin var?
-Vauvv çok zekisin. Etkilendim.
-Dalga geçme. Soruma cevap ver
-Sence senin o gece gitmene neden izin verdim?
-Neden?
-Çünkü eninde sonunda karşılacağımızı biliyordum.
-Bu karşılaşmak mı yani? Yoksa biliyor muydun bunu?
-Cidden fazla zekisin ya. Bu kadar beyin akla zarar.
-Biliyor musun sende çok aptalsın. Nedenini de söyleyeyim mi?
-Ne?
-Kendinden başka kimsede beyin yok sanıyorsun ama senden başka herkesde beyin var.
-Vay Meltem gibi estin ya. Aaa Meltem ismini hatırladın mı?
-Senin burada ne işin var?
-Asıl senin benim okulumda ne işin var?
-Pardon?
-Bu okulun bir ortağı benim. Diğer yarısıda o gün benzettiğim Rüzgar 'ın.

Öğrendiklerim ile bir artçı şok daha geçirdim. Omzuma çarparak gitti. O gittikten beş dakika sonra hala aynı haldeydim ki Rüzgar'ın sesi ile kendime geldim.

-Nerelere daldın köle.
-R- Rüzgar.
-Ne var lan? Ne oldu? Dilini mi yuttun? Bak dilsiz bir köle daha iyi.
- Rüzgar Giray burada.
-Ne saçmalıyorsun lan? Ne Giray'ı?
-Az önce buradaydı. Bana dediki...
-Ne dedi?
- Bu okulun bir ortağı benim. Diğer yarısıda o gün benzettiğim Rüzgar 'ın.
-Nereye gitti şimdi?
-Bi-Bilmiyorum. Yani okula girdi.
Rüzgar da bana omuz atarak okula girince bende hızla peşinden gittim.

- Rüzgar bekle.
-...
- Ya beklesene.
-Kızım bi git başımdan ya.

Onu dinlemedim tabikide. Peşinden gittim. Merdivenlerdeki koşuşumuzla herkes bize bakıyordu. Müdürün kapısının önüne geldiğimizde Rüzgar içeri girdi ve kapıyı yüzüme kapattı. Arkamdan bir kaç ayak sesi daha geldi. Geriye doğru döndüm. Tüm grup bana korku ile bakıyordu.
Hepsi benden bir açıklama beklerken ben susunca Ozan:

-Bahar ne oluyor?
-...
-Kızım . dilini mi yuttun lan?
-O-Ozan o ,o burda.
-O kim lan?
- Giray.

Ozan sessiz bir küfür savurdu. Adını bilmediğim bir çocuk arata girerek

-Ne işi varmış burda?
-Okulun yarısı onunmuş.
-Sen nerden biliyorsun?
- Giray dedi.
-Ne dedi tam olarak?
- "Bu okulun bir ortağı benim. Diğer yarısıda o gün benzettiğim Rüzgar 'ın." Dedi...

O çocukda sessiz bir küfür savurunca korkmaya başladım. Dünya Alya ve adını henüz bilmediğim diğer kız köşedeki sandalyelere oturdu. Hepsi kireç gibiydi. Daha fazla dayanamayacağımı anlayınca hızla sınıfa koştum. Sınıfa girer girmez sırama oturdum. Çünkü bu kez bana ihanet eden beni taşıyamayan bacaklarımdı. Yanıma oturan Kıvanç Berke'ye baktım. Bana şaşkınca bakıyordu.

-Bahar iyi misin?
-Değilim.

Birden gözyaşlarım akmaya başlayınca Kıvanç Berke bana sarıldı. Hoca içeri girince bende Kıvanç'tan ayrıldım. O sınıfına geçti. Gözlerim kapıdaydı. Beş dakika sonra da önde Rüzgar ve arkasından da çetesi girdi. Rüzgar sinir ile sıraya oturdu. Soru sormaya korkarken kapı tekrar açıldı. Bu kez içeriye giren Giray'dı. Havalı bir giriş ile orta sırada en arkaya yani bizimde çaprazımıza oturdu. Hoca (erkek) sinir ile soluyarak:

-Kapı çalmadan girdin sınıfa bari kendini tanıt bize delikanlı.

Giray ayağa bile kalkmaya teşebbüs etmeden konuşmaya başladı:

-Adım Giray. Bu kolejin ortaklarından Burhan Tufan'ın oğluyum. Oldu mu hocam?

Giray alayla gülümseyince hica sesini çıkarmadan masasına döndü. Sınıftan değil ses çıt bile çıkmıyordu. Kimdi bu Giray Tufan? Offff kafayı sıyırcam derken kapı tekrar tıklatıldı. Bu kez kimdi ya? Neyseki gelen Kerem'di. Bana göz kırparak arka sıraya geçti. Cidden o nerdeydi? İlk derse girmemişti. Hatta Kıvanç'ın geldiğini bile bilmiyordu. Bilse eminim sevinirdi. Çünkü gerçekten iyi arkadaşlardı. Yani normalde. Biz sevgiliyken arada ona uyuz olurdu Kerem. Biri beni dürtünce arkamı döndüm. Kerem'di.

-Ne oldu lan yüzün sirke satıyor?
-Yok bir şey.
-Hadi ordan. Seni tanımıyor muyum sanıyon lan? Noldu dedim?
-Yok bir şey dedim ya.
-Bak eğer söylemezsen yanındakinden bilirim ha.
-Tamam. Evde konuşalım. Nolur Kerem.
-İyi. Öyle olsun bakalım.

Ona zorakide olsa bir tebessüm yollayarak önüme döndüm ve bugünün bitmesini diledim.
Tenefüs zili çalınca başımı sıradan kaldırmadım taki ikinci bir emre kadar.

-Beni takip et Bahar.

Yani kim olabilir? Tabiki tipsiz Rüzgar.

- Offff.

Ayağa kalktığımda bana bakan bir çift göz demek isterdim ama iki çift göz vardı. Biri alayla gülen Giray. Diğeri sinirle bakan Kerem'di. Kerem'e yavru köpek bakışlarımdan yolladım. Ama pek etkili olduğum söylenemezdi. Hızla yanına giderek:

-Kerem evde konuşacağız. Sakin ol lütfen.
-Umarım onunla aranda olanların mantıklı bir açıklaması vardır Bahar. Yoksa diye başlamıyorum bilene. Orasını sen düşün.

Bana söz hakkı bile vermeden sınıftan çıktı. Rüzgar'ın uyarıcı sesi ile onu takip ettim.

-Bahar çabuk ol.

Arka bahçeye her zamanki masalarına geçtik. Tüm çete ordaydı. Rüzgar bana bakarak konuşmaya başladı.

-Giray'ın babası okulun yeni ortağıymış. Bende yeni öğrendim. Bundan sonra oda bu okuldaymış. Ki ortak olduğumuz biri daha varmış. Onu henüz bilmiyorum. Neyse asıl konu o değil. Giray numaramızı yutmamış. Tamda tahmin ettiğimiz gibi. Başından her şeyi biliyormuş. Bahar'ın gitmesine de o yüzden izin vermiş. Bundan sonra bizimle iyi uğraşacak ama zararlı çıkan biz değil o olacak. Bahar. Sana yaklaşacaktır. Dikkat et. Sakın onunla yakın olma. Bu sadece bir uyarı. Bu arada cezanın sadece dörtte biri kölem olmandı. Geriye kaldı dörtte üçü. Zamanı gelince o cezalarınıda vericem. Şimdilik köleliğe devam. Bana bir su al. Ben sınıfta olacağım.

Ben bugün niye sürekli şok geçiriyorum ya. Adama bak. Tipsiz ukala odun. Ne uzun takma ad oldu ya. Neyse derken ikinci emri geldi.

-Su soğuk olsun.

YB HAKKINDAKİ YORUMLARINIZ BEKLİYORUM. OY VE YORUMLARINIZA GERÇEKTEN. İHTİYACIM VAR.