ÖZ AİLEM

By yourunknowauthor

1.9M 106K 21K

HAYAT ACIMASIZDI , ACIMADI DA . . . Hayat Atabeyli ailesini hiç acımadan yakmıştı 17 yıl önce. Onlardan bir... More

KARAKTER TANITIMI
1. BÖLÜM (GEÇMİŞ)
2. BÖLÜM (GERÇEKLER)
3. BÖLÜM(HAYATIM)
4.BÖLÜM (İLK KARŞILAŞMA)
5. BÖLÜM(ACILAR)
6. BÖLÜM (YEMEK)
7. BÖLÜM (EĞLENCE)
8. BÖLÜM (ANLATACAĞIZ)
9. BÖLÜM (KAZA)
11. BÖLÜM (24 SAAT)
12. BÖLÜM (OYUN)
13. BÖLÜM (ÖĞRENDİ)
14. BÖLÜM (GELECEĞİM)
15. BÖLÜM (ABİ)
16. BÖLÜM (POYRAZ)
17.BÖLÜM (KARAKOL)
18.BÖLÜM (ANNE,BABA)
19.BÖLÜM (DÖNDÜM)
20.BÖLÜM (SAHİL)
DUYURU
21. BÖLÜM (KUZENLER)
22.BÖLÜM (DAVET)
23.BÖLÜM (KAÇIRILMA)
24.BÖLÜM (YALAN)
25.BÖLÜM(AFFET)
İNSTAGRAM
26. BÖLÜM (ANNE TARAFI)
27. BÖLÜM(METEHAN)
28. BÖLÜM (İŞKENCE)
29. BÖLÜM (KAVGA)
30. BÖLÜM (GİDİYORUZ)
31. BÖLÜM (YOLCULUK)
32.BÖLÜM (YAYLA)
33. BÖLÜM (DÖNDÜK)
34. BÖLÜM (KEMOTERAPİ)
35.BÖLÜM (TARTIŞMA)
36.BÖLÜM (KÜSLÜK)
37.BÖLÜM (SAÇLARIM)
38. BÖLÜM (YATILILIK)
39. BÖLÜM (ALIŞMA)
40. BÖLÜM (ÖZLEM)
41. BÖLÜM (İLİK NAKLİ)
42. BÖLÜM (VURULMA)
43. BÖLÜM (İYİLEŞME)
44. BÖLÜM (BARIŞSAK MI?)
45. BÖLÜM (UZUN ZAMAN)
46. BÖLÜM (ÇIKIYORUM)
47. BÖLÜM (KIŞ TATİLİ)
47. BÖLÜM (KISKANÇLIK)
48. BÖLÜM (MOSKOVA)
49. BÖLÜM (KAYAK)
50. BÖLÜM (DOĞUM GÜNÜ)
51. BÖLÜM (2 KURŞUN)
52. BÖLÜM (UÇURUM)
53. BÖLÜM (ÖLÜMÜN KIYISINDA)
54. BÖLÜM (BASKINLAR)
55. BÖLÜM (ASİL ATEŞ)
56. BÖLÜM (EDİZ BEBEK)
57. BÖLÜM (KUTLAMA)
58. BÖLÜM (ATEŞ AİLESİ)
59. BÖLÜM (EVDEN KAÇIŞ)
60. BÖLÜM(SİZDE Mİ)
61. BÖLÜM (BENCİLLİK)
62. BÖLÜM (İFLASIN EŞİĞİ-FİNAL)

10. BÖLÜM (UYANDI)

46.8K 2.2K 242
By yourunknowauthor

(Multimedya: Demir)

METEHAN VURAL

Evde oturmuş televizyon izliyordum. Telefonu elime alıp baktığımda yüzümde bir gülümseme oluştu. Güzelim arıyordu. Hemen cevapladım.


''Alo efendim güzelim.''

''Alo iyi günler.''

''Sen kimsin ve Aslı'nın telefonu sende ne arıyor?''

''Ben ambulans hemşiresi Eylül. Aslı Hanım bir trafik kazası geçirdi ve şuan ambulanstayız. Son aramalarda siz olduğunuz için size haber verdik.''

''Ne? Nasıl? Hangi hastane? Durumu nasıl?''

'' ********* Hastanesi.'' deyip diğer sorularıma cevap vermeden kapattı.

Hemen evden çıkıp hastaneye doğru gitmeye başladım. Hastaneye varıncaya kadar Allah'a dua etmiştim ona bir şey olmaması için çünkü ben onun o benim tek dayanağımdı. Sonunda taksi durunca hızla inip hastaneye girdim. Danışmana gidip ismini verince ameliyathanede olduğunu öğrendim ve hızlı adımlarla oraya çıktım. Ameliyathanenin kapısına gelince olduğum yerde çöküp beklemeye başladım. Teker teker Aslı'yla olan anılarımızı düşündüm. Aklıma ilk tanıştığımız an gelince yüzümde acı bir tebessüm oluştu.


~Geçmiş~

(Aslı 5, Metehan 6 yaşında.)

Sokaktaki bankın üstünde ağlayan bir kız görmüştü Metehan. Gidip yanına oturdu kızın. Kız ona bakıp ağlamaya devam etti. Metehan kızın ağlamasına dayanamayıp konuştu.


''Yeter artık ağlama. Hem neden bu kadar çok ağlıyorsun ki.'' kız çocuğun konuştuğunu duyunca susup dinlemiş ama hiç bir cevap verememişti. Nasıl versin ki? Nasıl desin annemle babam beni sevmeyip dövüyor. O zaman onun anne ve babası dışında her anne babanın çocuklarını sevdiğini düşünürdü ama bilmezdi ki Metehan ile yaraları aynı.


Kızın sustuğunu gören Metehan ''Hadi bak anlat söz veriyorum bana bakıcılık yapan teyzeye bile anlamayacağım.'' kız Metehan'ın dediğini anlamamış olacak ki ''Anlatırsam anne ve babana bile anlatmayacaksın öyle mi?'' dedi. Kızın onla konuştuğunu gören Metehan hafif tebessüm edip kızın sorusunu cevapladı. ''Anne ve babam benden çok uzaktalar istesem de onlara anlatmam zaten. O yüzden sorunun cevabı evet.'' kız Metehan'ın cevabına şaşırmıştı. ''Annenle baban nerede ki?'' dedi kız.


''Benden çok uzakta çalışıyorlar. Sadece senede 1 kere görebiliyorum onları. Telefonla konuşmalarımızda çok kısa oluyor.'' dedi Metehan.


''Onları çok özlüyor musun?'' dedi kız çünkü bu yabancı çocuğu merak etmişti.


''Eskiden çok özlerdim ama artık büyüdüğüm için özlemiyorum onları.'' dedi Metehan sonra devam etti. ''Ben senin sorularını cevapladım. Şimdi sıra sende. Neden ağladın bu kadar?''


Kız ilk anlatmak istememişti ama sonra Metehan ısrar edince anlamak zorunda kalmıştı. Metehan daha o yaşında o adamı gidip dövmek istemişti. Ama Aslı izin vermeyip onunda dövülmesini istememişti. Saatlerce o bankta oturup birbirlerine birbirlerini anlatmışlardı. Daha ilk günden birbirlerine güvenip arkadaş olmuşlardı. Metehan Aslı'nın evinin önüne gelince konuşmaya başladı.


''Seni bu saatten sonra her şeyden koruyacağıma söz veriyorum.'' dedi Metehan. 


Aslı onun bu dediğine kocaman gülümsedi çünkü gerçekten biliyordu dediğini yapacağını. Ya da inanmak istiyordu.


~Geçmiş Son~

Aklına Aslı'ya verdiği söz gelince gözünden bir damla yaş düştü. Koruyamamıştı işte. Verdiği sözün ne anlamı kalmıştı. Güzeli içerde can çekişirken o burada hiçbir şey yapmadan oturuyordu. 


Buraya doğru adım sesleri gelince o tarafa baktım. Tüm Atabeyli ailesi toplanmış buraya doğru geliyordu. Bir dakika onların nereden haberi oldu ki?

Demir yanıma gelip konuşmaya başladı. ''Doğruyu söyle kardeşim iyi mi? Ne oldu söyle? Onu daha yeni bulmuşken bir şey olamaz ona.''


Ben ise şok olmuş şekilde ona bakıyordum. Ne dedi o öyle? İşte şimdi her şey yerli yerine oturmuştu. Aslı'yı bu denli koruyup kollamaları. Ne zaman yalnız kalsak yanımızda bitmeleri. Ve Aslı'yı her yerde takip eden şu araba. Bunların hepsinin tek nedeni buydu demek ki?


''Siz onun ailesisiniz. Demek o yüzdendi ama neden bunca zaman sonra?'' dedim.


Kaan abi ''Söz veriyorum her şeyi daha geniş bir zamanda anlatacağım ama lütfen bize söyle. Bir şey olmuş mu güzelime?'' o böyle söyleyince bir garip hissetmiştim. Ama yine de cevap verdim.


''Bilmiyorum daha bir şey söylemediler sadece ameliyatta dediler.'' dedim. 

Demet Hanım aniden bayılınca Mehmet Bey onu kolları arasına alıp hemşireyle götürdü. Diğerlerine baktığımda hepsinin benden farkı yoktu. Hepimiz çökmüştük.


Aradan yaklaşık yarım saat geçtikten sonra Mehmet Bey Demet Hanımı uyuttuk deyip yanımıza gelmişti. Bense hala bunun nasıl olabileceğini düşünüyordum. Ama her ne olmuşsa bu hikayede tek yanan Aslı olmamıştı çünkü Aslı'ya nasıl değer verdikleri belliydi. 


Mehmet Bey gözlerini yere dikmiş hiçbir şey yapmadan duruyordu. Kaan abi geldiğimizden beri ameliyathanenin kapısının önünde çökmüş, kafasını elleri arasına almış bekliyor. Aras abi olduğu yerde gözlerini karşıya dikmiş hiçbir tepki göstermiyordu. Ayaz abi kollarını birbirine bağlamış gözleri dolu dolu bir şekilde elindeki telefondan Aslı'nın fotoğraflarına bakıyordu. Demir ise kafasını duvara yaslamış gözyaşlarının akmasına izin veriyordu. Anlaşılan ailedeki en duygusalı oydu.

Sessiz geçen 3 saatin ardından ameliyathanenin kapısı açılınca hepimiz saniyesinde ayağa kalktık. İçeriden doktor çıkınca hepimiz etrafına doluşmuştuk doktorun.

''Aslı Hanım'ın yakınları sizler misiniz?''

''Evet ben babasıyım. Ne oldu kızıma? Lütfen iyi bir şey söyleyin?'' dedi Mehmet Bey.

''Aslı Hanım gerçekten çok güçlüydü. Zor bir ameliyattı, iç kanama riski vardı ama ameliyatı sorunsuz atlattık. Birazdan yoğun bakıma alacağız. Bundan sonrası Aslı Hanım'ın yaşama isteğine bağlı. Tekrar geçmiş olsun.'' deyip yanımızdan ayrıldı.


Bizde o an gerçekten rahatlamıştık. Aslı yoğun bakıma alınınca hepimiz oranın camının önünde toplanmıştık. Artık anlatmalı gerektiğini düşünüp konuştum.


''Bana her şeyi anlatmalısınız. Normalde olsa asla Aslı'dan bir şey saklamam bu farklı bir mesele ve siz bana her şeyi anlatın.''


Ben susunca Mehmet Bey konuşmaya o bana anlattıkça ben hem daha fazla üzülüp hem de daha fazla sinirleniyordum. Basit bir hırs ve takıntı yüzünden Aslı'nın hayatı çalınmıştı ama asıl sorun Aslı'nın bunları öğrenince ne yapacağı. Onları şimdi daha iyi anlıyorum. Çünkü  korkuyorlar Aslı'nın onları istememesinden, kabul etmemesinden ama eğer ben de Aslı'yı biraz tanıyorsam bekledikleri kadar büyük bir tepki gelmeyecek. Evet, belki kızacak, kırılacak, üzülecek ama eminim kabul edecektir sonunda ama yine de güvenmesi zaman alacaktır. 


~~~2 GÜN SONRA~~~

KAAN ATABEYLİ

Güzelim iki gündür uyuyordu. Haberi ilk aldığımda nefes alamadığımı hissetmiştim. Sonrası ise nasıl olduğunu bile anlamadan hastaneye gelmiştik. Allah'tan korumalar takip etmişte hangi hastaneye geldiği bulmamız kolay oldu. 


Hastaneye geldikten sonra Demir yaşadığı şokla ağzından bir şeyler kaçırmıştı ve Metehan her şeyi öğrenmişti. Bunu o kadar sıkıntı etmemiştik sonuçta ha bir gün erken ha bir gün geç. Eninde sonunda öğrenecekti zaten.


 Şuan önceliğimiz Aslı'nın sağlığı olduğu için pek bir şey yaptığımız yoktu zaten. İki gündür kimse hastaneden ayrılmamıştı. Annem gidip gelip ağladığı için hep uyutuyorduk onu şimdi olduğu gibi. Babamı yıllar sonra ilk defa bu denli çökmüş gördüm. Kardeşlerim ise hepsi ruh gibiydi iki gündür. 


İki gündür olduğu gibi yine camın diğer tarafından Aslı'mı izlemeye başladım. Vücudunda pek çok yara vardı. Kim bilir nasılda canı yanmıştır? Kardeşlerim ve Metehan kantine ineceklerini söyleyip yanımdan ayrılmışlardı. Babamda sabahın erken saatlerinde işi olduğunu söyleyip çıkmıştı. İşinin az çok ne olduğunu biliyordum. 1; Aslı'ya çarpan arabayı bulmak,  2; Aslı'mla bizi tehdit eden kişiyi bulmak. Aslında bunları sonrada yapabilirdi ama canını yakanların canını yakmak istiyordu anlaşılan hemen.


Aslı'ma tekrar bakınca hareket ettiğini gördüm. Sanırım uyanacaktı. Dikkatle hareketlerini incelemeye başladım. İlk gözlerini açtı, sonra gözlerini benim gözlerime sabitledi. İlk bir şaşırsa da hemen toparladı ve gücünün yettiği kadar eli kaldırıp salladı. O böyle yapınca bende aynısını yaptım. Elini buhar maskesine atıp indirdi ve gülümsedi. O gülümseyince sanki tüm yorgunluğum bunu bekliyormuş gibi kuş olup uçtu. Hemen 1 dakika bekle işareti yapıp doktorun odasına daldım.


''Aslı'm uyandı doktor.'' dediğimde hızla yerinden kalkıp odaya doğru ilerlemeye başladı. 

''Bu kadar erken uyanmasını beklemiyordum ama anlaşılan o bizi yine şaşırttı.''

Odaya varınca girip giremeyeceğimi sordum. O da sıkıntı olmayacağını söyleyip beni de içeri aldı. 

''Nasıl hissediyorsun?'' diye sordu doktor.

Çok kısık bir sesle konuşmaya başladı. ''İyi diyemem ama kötü de değilim.'' dedi.

''Tamam. Peki ağrın var mı?'' 

''Evet sadece biraz başım ağrıyor.''

''Bu olağan bir şey, korkarım ki bir süre devam eder baş ağrılarınız çünkü kaza sırasında başınızı çok sert vurmuşsunuz. Aynı zamanda önümüzdeki 24 saatte hiçbir şekilde uyumamalısınız çünkü hala risk altındasınız. Birazdan normal odaya alınırsınız. Geçmiş olsun.'' diyerek odadan çıktı. Bende son bir defa Aslı'ma bakıp odadan çıktım. Bizimkilerin daha haberi olmadığını hatırlayınca Araz'ı arayıp yukarı çıkmalarını istedim. Sonra babamı aradım. O da zaten hastaneye giriş yaptığını söyledi. Annemin kaldığı odaya girip annemi uyandırdım.


Uyandığı gibi ''Ne oldu kızıma? Doğruyu söyle çabuk.'' ''Anne bir sakin ol. Evet bir şey oldu ama iyi bir şey. Aslı uyandı.'' dedim ve dediğim anda annem algılamadığım bir hızla odadan çıktı. 

    

Yoğun bakımın önüne geldiğimde herkesin çoktan geldiğini gördüm. Hepsi durmuş Aslı'yı izliyor. O da onları.


Doktor tekrar yanımıza gelince hepimiz ona döndük. Ama pek iyi bir şey söyleyecek gibi durmuyordu. Bende kaş göz yaparak annemi gösterdim. O da anladığını belirtircesine kafasını sallayıp konuşmaya başladı.

''Sizinle Aslı hakkında bir durum değerlendirmesi yapmak isterim odamda.'' deyince annem ''Burada yapın işte ne olacak ki?'' dedi.


Ben hemen cevap verdim. ''Anne sen Aslı'yı normal odaya alırlarken yanında dur, biz de doktorla konuşup geliyoruz.'' dedim ve babamla doktorun odasına doğru ilerledik. Biz odaya girdikten 2 saniye sonra kapı tekrar açılarak içeri çocuklar girdi.


''Annemi postaladınız ama biz burada duracağız.'' dedi Demir. Çıkmayacaklarını anlayınca kafamla onaylayıp konuşması için doktora döndüm.


''Bakın Aslı uyanmadan bu konuşmayı yapmak istemiyordum hüznünüze hüzün katmamak için ama artık uyandığına göre yapabilirim. Aslı yoğun derecede şiddet görmüş. Vücudunun pek çok yerinde darp izleri var ve biz ameliyatta iken hala açık lan yaralar vardı yani gördüğü darptan kaçarken trafik kazasına karışmış olabilir. Peki bunun kimin yaptığına dair bir bilginiz var mı?''


''Ben biliyorum.'' Sesin geldiği yöne bakınca Metehan olduğunu anladım. Bize bakmadan konuşmaya devam etti. ''Yıllardır biliyorum ama hiçbir şey yapamıyorum çünkü ne zaman bir şey yapmaya kalksak o babası olacak yani üvey babası olacak şerefsiz buna mani olup onu daha fazla dövüyor. Hepinizin tahmini olan o kişi doğru Aslı'yı üvey babası dövüyor.'' sözlerini tamamlayınca hepimizin kan beynine sıçramıştı.


Kim bilir daha benim bilmediğim neler yaşamıştı güzelim? Ah benim güzelim. Söz veriyorum bir daha tek bir saç teline dahi zarar gelmesine izin vermeyeceğim.

<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<

Yeni bölümle karşınızdayım.

Umarım beğenirsiniz.

Tamı tamına 1539 kelimelik bir bölümle karşınızdayım.

OY VERİP YORUM YAPIN CANLAR:


Continue Reading

You'll Also Like

68.4K 3.2K 11
Ezlem Meyra Özdağ ünlü bir genel cerrahi doktor, Özdağ'ların hanımağa'sı. Kimseyi sevmez ama sürekli gülen yüzlü, güçlü bir kadın. ... Mahira Ezel di...
1.2M 86.9K 64
Klişe ama orjinal karışan bebekler klasiği... İlk yayımlanma tarihi: 19.11.2022 Final yayımlanma tarihi: 29.07.2023
2.2K 185 9
iki farklı kişi ,iki farklı hayat iki asker ,hayat onlar için neler hazırladı bilinmez her şeye rağmen yanyana gelebilecekler mi orası da meçhul onla...
320K 20.3K 13
Şanlı bir asker... Cesur bir kadın... Mükemmel bir anne... Yıllarca pes etmeden , cesurca her sorunu göğsünü gere gere aşmış ve TÜRK ORDUSUNA hizmet...