nine

2.1K 177 113
                                    

Vizelerime 4 gün kalmıştı. Birkaç gündür onunla konuşamıyorduk. Yurtdışında olduğunu söylemişti. Bu yüzden ona mesaj atmıyordum. O da bana zaman bulup mesaj atamıyordu.

Ona mesaj atmak için Instagram'a girdiğim an o bana mesaj attı. Aynı anda birbirimizi mi düşünmüştük?

L: Ben sanırım güzel kızımı çok ihmal ediyorum. Şikayetçi misin bundan?

Lalisa: Pek değil. Benim de işlerim var.

L: Senin benden önemli bir işin olamaz.

Lalisa: Zaten pek aklımdan çıktığın söylenemez.

L: Bu bir iltifat mı yoksa serzeniş mi? İltifat olmasını tercih ederim.

Lalisa: Bir serzenişti ama istediğini düşünebilirsin.

L: Moralin bozuk gibi. Ne oldu?

Lalisa: Biraz stresliyim. Birkaç dersten kötü not alacağım sanırım.

L: Neden? Günlerdir çalışıyorsun.

Lalisa: Birkaç notum bilgisayarımda ve telefonumdaydı. Flash Disk'e atmayı unutmuşum. Bu yüzden onları çalışamadım.

L: Tanrım... Bana neden söylemiyorsun? Sana hemen gönderirdim.

Lalisa: Göndermeyeceğini düşündüm. Bilgisayarımda dönem ödevlerim ve yazdığım tezler de var. Onları da gönderebilir misin?

L: Tamam güzelim, hemen hepsini gönderiyorum.

Mail adresimi yazmamıştım bile ama o göndereceğini söylüyordu. Ne bekliyordum ki? Zaten mail adresime kadar adamın elindeydi.  Bilgisayarın başında beklemeye başladım. Onun aldığı bilgisayarın başında... Ne yalan söyleyeyim, birçok ihtiyacım giderilmişti. Bilgisayar çok işime yarıyordu. Jennie'nin eski külüstür telefonunu da haftalar önce ona geri vermiştim.

Posta kutuma bir anda birçok mail düştü. Gönderen kişinin adresine baktım.

mybeautifullalisa@gmail.com

Bana tezlerimi ve dönem ödevlerimin hepsini göndermişti. Ayrıca derslerden çıkardığım notlarımı da göndermişti. Hepsini bilgisayarıma kaydettikten sonra ona mesaj attım.

Lalisa: Çok teşekkür ederim, bunlar benim için ne kadar önemliydi anlatamam.

L: Önemli değil. Keşke daha önce söyleseydin. Sana hemen gönderirdim.

L: Bir daha benden bir şey saklamanı istemiyorum Lisa. Bir ihtiyacın olduğunda bana hemen söyleyeceksin.

Lalisa: Başka bir ihtiyacım yok. Bana en büyük kötülükleri yaptıktan sonra beni düşünüyor gibi davranman hoşuma gitmiyor, aksine midemi bulandırıyor.

Sonumda haftalardır düşündüğüm şeyi dile getirmiştim.

L: Böyle mi düşünüyorsun sahiden?

L: Sana bilerek ve isteyerek hiçbir kötülük yapmadım Lisa. Paylaştığım bütün o şeyler sadece bana daha saygılı olman içindi. Seni hizaya getirmeye çalıştım.

Lalisa: Tanrım... Sen kimsin de beni hizaya getireceksin? Aramızdaki ilişki efendi/köle ilişkisine döndü ve bu benim hiç hoşuma gitmiyor.

L: Sana neyin hoşuna gidip gitmediğini sormadım. Bana ayak uydurmak zorundasın. Seninle arkadaş olacak değildim herhalde?

Lalisa: Biraz yalnız kalmak istiyorum, bana lütfen müsaade et.

a stolen life | lisa & jungkookWhere stories live. Discover now