The Reader and Protagonist Definitely Have to Be in True Love [BL]

Bölüm 30

Du Ze, Xiu'nun elindeki taş yumurtaya baktı ama almadı.

"O senin için." Du Ze kulaklıklarına bastırdı ve konuştu, "İçinde bir Tanrı Canavarı var."

Du Ze açık artırmada yumurtayı gördüğünde, konu yakalayıcı radarı ötmüştü- oval şeklindeki taş yumurta açıkça baş kahramanın Kimaris Şehri'ne saldırdıktan sonra hazine evinde bulduğu Tanrı Canavarı yumurtasıydı. O zaman baş kahraman, yumurta hafif gizemli bir ruhani baskı yaysa bile en ufak bir yaşam belirtisine bile sahip olmadığını fark etmişti.

Du Ze'nin sözlerini duyunca, Xiu fısıldadı: "Tanrı Canavarı'nı... istemiyor musun?"

"O sana ait."

Du Ze hemen baş kahramanın rolünü üstlenmeyeceğini söylemişti ama o an Xiu'nun gözlerindeki hayal kırıklığını gördü. Bu bir ilüzyon mu? Xiu, Du Ze'nin illüzyonu sorgulaması için beklemedi ve sordu, "İçinde ne tür bir Tanrı Canavarı var?"

Orjinal "Melez"de de baş kahraman bu soruyu sormuştu. Çok bilgili yardımcısı ona yumurtanın içinde bir...

"Ateş anka kuşu."

Bu harika değil mi?! Tanrı Canavarı'nın ismini gördüklerinde tüm okuyucular titremişti. Harem romanlarında ejderha ve anka kuşu en üst seviyedeydi; biri canavarların kralı diğeri ise kuşların kralı.

Baş Kahraman tanrı canavarı yumurtasını aldığında, çoktan üç kafalı köpek Cerberus ve Kabus Unicorn'una sahipti. Gelecekte de ateş anka kuşu ve ejderhayla, bu gösterişli canavarlar izleyenlerin gözlerini kamaştırmaya yeterdi. Diğer insanlar böyle şeyleri elde etmekte zorlanırlardı - sevimli baş kahramanın bu hayvanları toplaması diğerlerinin korkudan altlarına işemesine yeterdi.

Du Ze havalı görünmek için Xiu'ya açıkladı: "İçindekini çıkarmak için Alev Kristal Ruhu'na ihtiyacımız olacak."

Ateş anka kuşu aynı zamanda Ölümsüz kuş olarak da biliniyordu. Tekrar doğması için ateşte yıkanması gerekiyordu. Şu an yumurta en ufak bir yaşam belirtisine sahip olmasa bile alev kristalleri geldiği anda çatlayacaktı. Alev Lordu'nu yendiklerinde üç parça Alev Kristal Ruhu almışlardı. Biri Alice'i iyileştirmek için kullanılmıştı. Geriye kalan ikisi yumurtayı çatlatmaya yetmezdi çünkü yumurtayı çatlatmak için gerekli Alev Kristali sayısı 1000'di.

Du Ze oldukça kötü hissetti. Sanki önünde yazarı görmüş gibi, Du Ze'nin kırık kalbi haykırdı: 998! Yalnızca 998! Bir canavarı eve götürebilirsin!

Du Ze ona onlara gereken kristal sayısını söyleyince Xiu sessizleşti. İblis kız kardeşleri çağırdı ve onlara Agares Şehri'nde nereden Alev Kristal Ruhu satın alabileceğini sordu. Violet ve Alice çabuk hareket etti ve diğer gün haberleri getirdi: Bir iş adamı yeterli Alev Kristal Ruhu'na sahipti ve ücreti Lord'la konuşmak istiyordu.

Du Ze kapıyı açıp dışarıdaki yeşil kıyafetli figürü görünce beyni durdu.

"Görüşmeyeli uzun zaman oldu." Yeşil kıyafetli adam gülümsedi ve her zaman yanında taşıdığı kitapla kafasına hafifçe vurdu. "Sizinle tekrar anlaşmak benim için bir zevk."

[Sistem: Gizemli tüccar Dan'i buldun. Lütfen birini seçin: Saldır ya da saldırma.]

Aşırı çaresiz hissettiği ve bedeninin kesikler ve yaralarla kaplı olduğu zamanı hatırladı. Xiu sonradan ona güvenmeyi seçse bile, Du Ze'nin uzun bir süre bilinci yerinde değildi bu yüzden Xiu'nun kıyafetlerini nasıl geri aldığını bilmiyordu. Bu kötü adamın karşısına böyle umursamazxa çıkması... Elleri kaşınıyordu.

Du Ze bağırmak istedi ama sonunda tek dediği, soğuk bir ithamdı: "Bizi takip ettin."

Dan'i otele getiren Violet, gergin bir şekilde ikisine baktı. Bu iki kişinin birbirini tanıdığını ve iyi bir ilişkileri olmadığını tahmin etti.