45🖤🌸

144 18 5
                                    

" Sinan , sinan baş belası bak gelirsem senin o çakma kıvırcık saçlarını tutar kendime halat yapıp üstünde sallanırım. Yarım akıllı. "
Sinan ablasına " haho " diye bağırıp saçlarına jöle sürmeye devam etmişti.

Kazadan sonra iki gün geçmişti. Zaten iki gün boyunca Kirazda Yanan Ali 'de iyice dinlenmişti.

Kiraz'ın kendi kendine her dakika sırıtması ailesinin çok tuhafına gitmişti. Elinde değildi gülesi geliyordu. Yanan Ali ise güler yüzlü olduğu için  ailesi pek tuhaf karşılamamıştı.

" Annnne ben bu çocuğu iki saat beklemek zorunda mıyım?" Diye annesine yüksek sesle bağırdı. Bugün Kazım amca 'nın kızısının düğünü vardı. Onun için hazırlanıyorlardı. Kiraz uzun siyah ve düz bir  elbise giymişti ve gerçekten onu olduğundan daha asil gösteriyordu. Saçlarını açık bırakıp yana atmıştı. Ayağına ise beyaz renginde düz taban bir babet giymişti. Yüzünde  gram makyaj yoktu zaten gerekte yoktu.

Sinan siyah ve jilet gibi bir takım elbise giymişti. Sanırlarki o evleniyor. Gerçekten bir buçuk saattir odada süsleniyor. Saçlarına jöle sürüp yukarıya doğru atmıştı. Ciddi manada yakışıklı olmuştu. Ve nihayet odadan çıkıp kapının dışına gelmişti.

" Ooo beyfendi teşrif edebildiniz demek. Hele tipe bak kendini yakışıklı yapabilmek için çok uğraştın sanırım. Ha yoksa  bugün Rama gelecek diye mi bu süslenip püslenmeler. "
Sinan ellerini saçına vermiş düzeltiyordu. Ablasına bile cevap vermeden iki adım ileriye gitmişti.

" İnşallah tezeğin içine batarsın. Forsunda söner. "
Kapıdan bu sefer Züleyha hanım ve Abidin bey çıkmıştı.

Züleyha hanım fıstık yeşili bir kazak ve siyah etek giymişti. Saçına ise  yeşil ve siyah tonlarında güzel bir şal takmıştı. Ve  kapıyı kilitlemekle uğraşıyordu. Abidin bey lacivert kot pantolon ve siyah bir tişort gitmişti. Züleyha hanım kapıyı kilitlemeyi bitirdiğimde bahçe  kapısından dışarıya çıkmışlardı.

" Eee anne Mesut dayı ne zaman gelecek şimdi güneşten saçlarım bozulacak." Demişti Sinan. Abidin bey Sinan'ın ensesine hafif bir şekilde vurup gülmüştü.

İki dakika geçmeden kapının önüne siyah bir taksi yaklaşmıştı. Ön cam yavaş bir şekilde  açılmıştı ve arabayı süren kişi ise  Yanan Aliydi. Millet arabaya binerken Kiraz ve  Yanan Ali göz göze gelmişlerdi. Yanan Ali Kiraz'ı baştan aşağıya inceleyip ona tatlı bir şekilde göz kırpmıştı. Bu sefer  bu göz kırpma Kiraz 'ı sinirlendirmemişti. Aksine hoşuna bile gitmişti fakat Kiraz bunu belli eder miydi? Asla.

Yanan Aliyi Sinan gibi takım elbiseli beklerken Kiraz , çok yanıldığını farketmişti. Üstünde siyah bir tişort ve göründüğü kadar siyah bir kot pantolon vardı. Saçları önüne doğru dağılmıştı hafifte dalgalı duruyordu. Bu onu ciddi manada yakışıklı ve tatlı yapıyordu.

Kirazda Sinan'ın arkasından taksiye  binince  tamam olmuştu. Şu an takside Sinan , Kiraz , Yanan , Aslan , Züleyha hanım ve Zeliha hanım vardı. Mesut dayı ve Abidin bey ayrı gitmeyi karar vermişlerdi. Çünkü takside yer yoktu.

" Hangi düğün salonu demiştin sen oğlum. "

" Kısmetse Olur düğün salonu hala." Diye cevaplamıştı Yanan Ali.

Aslan arkadan Yanan Ali 'nin Kiraz'a bakışlarını farketmişti. Hatta bunu uzun zaman önce  farketmişti. Ama şu an ayrı bir bakıyordu. Kiraz ise o taraflı bile olmuyordu inat değil miydi?

Arabayı çalıştırıp kasabadan çıkmaya başlamışlardı. Herkes mutlu görünüyordu bir rahatsız olan Sinandı. Takım elbisesinin kırışmasından korkuyordu.




                             45. Bölüm Sonu...



🖤🌸

İki Deli : Biri güzel Biri yakışıklı  [ TAMAMLANDI ]Where stories live. Discover now