57||Peri masalında yaşamak...

Start from the beginning
                                    

"Gençler biz kaçıyoruz , hadi size tebrikler , iyi akşamlaar..." diyen Kereme şaşkın şaşkın bakarken ben de Melise seni ararım tarzı bi el işareti yaptım.

"Ya olmadı böyle " diyen Aksele Kerem " Sizin konuşacaklarınız vardır , biz bölmeyelim" diyip dairenin kapısını açarak dışarı çıktı.

"Kerem indirir misin beni?" dedim ellerimle boynuna tutunurken."Bak valla yanmadım ya..."

"Neren yandı bakıyım senin?" dedi merdivenlerden inerken .

"Önüne bak düşücez şimdi." dedim Keremi dürterek.Allahım zaten merdivenler böyle yuvarlak bi şekilde mi yapmışlar napmışlar başım döndü.Bir de Kerem taşıyor beni zaten havadayım... Düşsem kesin beyin kanaması yani....

"Neren yandı diyorum..." dedi apartmanın çıkış kapısını açarken.

"Ya göbeğimden aşağı doğru döküldü işte bacaklarımın arasına kadar neredeyse."

"Neyse ben evde o kısımlara özel bi ilgi gösteririm , birşeyin kalmaz.Eczaneden merhem alalım."

"Kereeem! " dedim omzuna şaplak atarken." Ne özel ilgisi ya?"

"Görürsün" dedi önüne bakıp gülerken.

"İndiricek misin beni?"

"İndirmiycem."

"Arabaya geldik ama..." dedim kıkırdayarak.

"Valla ben bi ömür böyle kalabilirim güzelim" diyen Kereme anlamlı anlamlı baktıktan sonra "Seni burada öpsem etraftaki gençlere kötü örnek olur mu?" dedim gülerek.

"Deneyelim bence " dedi Kerem suratını bana yaklaştırarak.

"Bence de denemeliyiz" dedim dudaklarımı Kereminkilere yaklaştırırken.Kerem alnını benim alnıma dayamışken ben de dudaklarımı onunkilerle birleştiricektim ki bir araç beyaz farlarıyla üstümüze doğru gelmeye başladı.Kornaya basarak geçmek için izin isteyen araca sinirle bakan Kereme " Tamam tamam hadi binelim arabaya" dedim . Kerem beni arka koltuğa oturtup , kendisi de öne geçerek arabayı otoparktan çıkardı.

Dönüşte eczaneye uğrayıp yanık için iki üç tane merhem alıp , sonunda evimize döndük.Evim evim güzel evim yani tam anlamıyla.Kerem arka kapıyı açıp beni kucağına aldı ve yatak odamıza kadar taşıdı.Kerem Bursin nakliyat iyi yolculuklar diler! Kerem olmasa ulaşımım aksar yemin ediyorum.

Beni yavaşça yatağa yatırdıktan sonra altıma giydiğim siyah taytı çıkarırken ben de tişörtümü çıkartım.İç çamaşırımın üstünden bacak arama kadar olan kısım kızarmıştı ve yer yer su toplamıştı.

"Ay çok kötü olmuş , ya Kerem sen git ben sürerim kremi , sen görme çok kötü cidden.Bakma nolur!" dedim elimle bacaklarımı kapatırken.

"Ya saçmalama Zeynep , ne diyorsun sen ?" diyen Kereme bakıp başımı eğdim.Beni böyle görmesini istemiyordum , ne biliyim hani erkekler böyle görünce iğreniyorlar sonra birdaha seks falan yaparken akıllarına o görüntü geldiği için soğuyorlar falan ya internette öyle yazıyordu yani.Kerem de benden soğur falan naparım ben sonra.Valla beni Kerem almazsa banko evde kaldım yani annem turşumu kurar artık.

"Bak küserim cidden git " dedim yanan yerleri tişörtümle kapatırken."Kötü valla bak ben krem sürücem geçer zaten o , o zaman söz görürsün hadi git . Hem yemek falan yap açım ben."

"Zeynep ? " dedi Kerem yatağa oturup."Sen iyi misin? Ne var görsem ne olucak yani çocuk musun?"

"Ya ..." dedim gözlerimi kaçırıp , önüme bakarak.

"Ne oldu söyle bi..."

"Görme beni böyle ... Ya berbat değil ama su toplamış derim böyle kötü olmuş yani iğrenirsin boşver bakma..." dedim dudaklarımı büzerek."Of ya benim sakarlığım..."

Kerem gözlerini devirip tüm engellemelerime rağmen ellerimi bacağımdan çekerek yanan yerlere baktı.Suratındaki ifadeyi o kadar dikkatli izliyordum ki , bi anlık bi tiksinmesi bile beni bitirebilirdi.Ama o gülümseyerek bacaklarıma yaklaştı ve yanan yerleri yavaşça öptü.

"Bak benim aptal sevgilim , bunu ne zaman anlayacaksın artık bilmiyorum ama , sana aşığım. Hani bunu bi idrak etsen artık... Sana a-şı-ğım."

"Ya.." diyip gözlerim dolu dolu gülümsedim. "Aşıksın demek ? Nası aşık?"

"Iııağm bak bi yerde okumuştum , yazar diyor ki 'Aşk birine seni mahvetme yetkisi vermek ve bunu kullanmayacağına güvenmektir' . Mesela ben sana güveniyorum. Mesela sen benim en iyi dostumsun , sırdaşımsın . En iyi arkadaşımsın. Ailemsin mesela. Evimsin. Güneşimsin. Günümsün.Gecemsin falan filan... Bu liste böyle uzaaar gider patates..."

"Bu aralar çok romantiksin , korkuyorum valla..." dedim kaşlarımı kaldırıp gülerken.

"Bak Melis hamileymiş , ne dersin biz de bi çocuk yapsak mı ?"

"Biz?" dedim gülerek. "Biz daha çocuğuz zaten."

"Ya ben de genç baba olmak istiyorum banane , hatta beş çocuk istiyorum altı da olabilir onu düşünürüz."

"Oldu Kerem , napıcaz altı çocuğu ? Aşiret ağası olma peşindesin galiba?"

"Valla öyle planlarım olduğu söylenebilir..."

"Ya Kerem..." dedim köşedeki yastığı fırlatarak."Hem çok konuşma da şuradan pijamalarımı getir ben çok üşüdüm böyle cıbıldak cıbıldak..."

"Kremi sürelim ama önce" diyip ayağa kalkarak bavulların yanına giden Kereme "Bordo olan bavul" dedim elimle işaret edip.Kerem önce yanan yerlere krem sürdükten sonra turkuaz pijama takımımı bana giydirerek yanıma yattı.

"Üşüdüm ya" dedim yanıma gelen Kereme sokularak.

"Napsak kombiyi mi açsam , gerçi o kadar soğuk da değil ama ..." diyip ayaklanan Keremi durdurarak ellerini tuttum.

"Ellerimi tutarsan , dünyam ısınır benim.Sen burada ol yeter" dedim başımı göğsüme yaslayarak.

"Zeynep..." diyip duraksayan Kereme baktım."Şu altı çocuk olayını bi düşünsek mi? Şimdi başlasak bi on iki seneye falan tamamlarız bence hepsini..."

"Ya ben romantizm yapıcaktım ama ...." dedim gülerek. " Bak o kadar ellerden girmiştim olaya..."

"Yok ben anladım artık yani biz romantik olamıyoruz..." dedi Kerem beni sıkıca sararak."Olsun böyle iyiyiz"

"Altı çocuk değil de ... İki çocuğum olsun istiyorum bi kız bi erkek..." dedim hayallere dalarak.Oh ne güzel olur birisi annesine birisi babasına benzer miss. Ya da ikisi de Kereme benzesin bana uyar.

"Ketçapla mayonez olur onlar da ..." dedi Kerem sırıtarak.

"Vaay iyi buldun " dedim kıkırdarken. "Ve hikayenin sonunda köfte ile patatesin iki çocuğu oldu... Birine ketçap birine mayonez lakabını takan şapşirik çiftimiz mutlu mesut yaşadı..."

"Tam peri masalı..." dedi Kerem ellerimi ellerinde birleştirirken.

"Ne masaldı ama..." dedim maziye dalarak. "Şimdiye kadar gördüğüm en güzel masaldı..."

Sizden böyle güzel yorumlar alınca kendimi durduramadım ve bir sahne daha Köfte - Patates yazdım bonus olarak . Küçük küçük sürprizler yapabilirim bu aralar .. Uzun bölümler yazmak benim için zor oluyor , neden zor oluyor ... zor oluyor çünkü yazarken direkt sizinle paylaşmak istiyorum sanırım hani hemen okuyun yorum yapın bakalım buna ne diyecekler falan diye düşünüyorum galiba.Biraz sabırsızım.Mazur görün.Ayrıca lütfen beğenip beğenmediğiniz herşeyi yazın çok merak ediyorum. Sizi seviyorum iyi ki varsınız :)

HayalperestWhere stories live. Discover now