"Uzun süre düzenli olarak korunursak gerçekten çok iyi olacak. Üçüncü çocuğu istiyorum ama sonra hatta sanırım çok sonra..."

Kerem ona gülerken başını yavaşça iki yana salladı ve dudaklarını oğlunun başına yavaşça bastırdı. Babalık onun özüydü! Bunu da karısıyla anlamıştı!

"Genç anne baba olmanın şansı bu sanırım, beş belki yedi çocuk hedefimi bile gerçekleştirebilirim, tabii aralara uzun yıllar koyarak; yoksa bu rakam alıp başını gidecek gibi..."

Zeynep başını uyku ile koyduğu yastıktan gözleri açılarak başını kaldırırken yanındaki yastığı avuçları arasına alıp kocasına atacağı sırada oğlunun varlığı ile karşı karşıya geldi yastığı kucağına bıraktı. Kocasının kendisine gülümsemesi genişlerken kaşlarını kaldırıp başını iki yana salladı.

"Hedeflerin varsa içinde tut, söyleme!"

Kerem ona gülmeye devam ederken odada ilerledi ve kalçasını karısının beyaz makyaj masasına dayayarak oğlunun sırtını okşadı. Karısına soran gözlerini sözleri ile yönlendirdi.

İnlemek istedi Zeynep! Karşısında altında sadece siyah bir eşofman ile, çıplak bedeni ile dururken ona nasıl dayanabilirdi ki?!

"Nedenmiş?"

Zeynep bir elini kaldırıp yeniden yumuşak yastığın üzerine bıraktı.

"Dediklerini mutlaka yapıyorsun da ondan!"

Kerem iyice keyiflenirken başını geriye atıp kahkaha attı. İşte şimdi daha da dayanılmazdı! Öyle yakışıklı bir manzara çiziyordu ki! Zeynep elinde olmadan yutkundu! Gözleri yeniden buluştuğunda Akın bakışlarını babasına kaldırmıştı.

Kerem oğlunun dikkatinin kendisine dönmesi ile ona bakıp kaşlarını kaldırarak konuştu.

"Ne dersin oğlum, kardeşlerin olsun ister misin?" Kısa bir an durdu ve ondan cevap almış gibi başını sallayıp karısına döndü. "Aferin oğluma, elbette istiyor!"

Zeynep başını iki yana sallarken devam etti.

"Bir dahaki sefere ikiz doğurmak istiyorum, o zaman gününü görürsün."

Kerem gülerek omuz silkti.

"İkiz doğan çocukları tek çocuk olarak sayacak olmamı da hesaba katarak düşünüyorum, hiç problem değil güzelim."

Zeynep ona inanamayarak başını iki yana sallayarak kısa bir an baktı ve bunu şaşkınlıkla dile getirdi.

"Gerçekten sana inanamıyorum Kerem. Gerçekten."

Kerem ona karşılık başını iki yana sallarken karısının gözlerindeki yorgunluk ile onu yönlendirdi.

"Uyu güzelim."

Zeynep elinde olmadan gülümserken sesini ona yavaşça iletti.

"Seni seviyorum."

Dudağının kenarına düşen gülümseme ile kalbi titrerken sevgisini birde dudaklarından duydu.

"Seni çok seviyorum."

Gözlerinin kapanması ile bilinci anında onu uykuya çekmişti. Gece uyanmaları gerçekten zordu. Asla dile getirmezdi, ona zor da gelmezdi ama yorucuydu. Kerem ona her zaman yardımcı olurken çoğu zaman kocasını asla rahatsız etmezdi. Mümkün olduğunca kendisi atlatırken Kerem yine de her an elini işe atardı.

Karısının uykuya dalmasıyla içinde oluşan huzur ile birlikte geniş siyah tekli koltuğa oturup oğlunu kucağına güzelce yerleştirdi. Ellerinde öyle küçüktü ki, her zaman çok özenliydi bu yüzden. Açık yeşil gözlerinde kendisini görme keyfi ile hafifçe gülümsediğinde kendisini inceleyen oğluna yüzünü daha da yaklaştırdı ve yeşil gözlerini aynı hizada tuttu. Oğlunun kaşları anında çatılırken bu küçük haline daha da gülmek istedi. Dikkatle gözlerine yakından çatık kaşları ile bakan oğluna fısıldadı.

YENİ BİR HAYAT (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin