şubat sorunsalı

2.2K 240 20
                                    

Normal olması gerekirken aptalın tekinin hayatında istediği atraksiyon yüzünden özel gün adı verilen 14 Şubat günündeydik. Böyle günler sinirlerimi çok bozuyordu çünkü gereksiz gürültü kirliliği oluşturuyorlardı.

Sabah okula geldiğim andan itibaren hemcinslerimin kötü bakışlarına maruz kalıyordum ve şimdiden iki tanesini bir güzel benzetmiştim.

Beyaz kabanın ve yeşil atkınla sınıfa girdiğinde gözlerin anında sıramızın olması gereken ama sıra namına hiçbir halt gözükmeyen yere kaymıştı.

"Bunlar... vay."

İlgisiz bakışlarımla sıranın üstündeki çikolatalarla dolu olan onlarca kutu arasından dokuz on tanesini parmak ucumla sana doğru itmiştim. "Bunlar sana sevgili fancıklarından gelmiş."

"Ve geriye kalan onlarcası da senin mi? En az otuz kutu vardır orada."

Omuz silkmiştim. Çikolatalar umrumda bile değildi. "İstersen senin olabilirler."

Kutuları bugün sabah bilerek yanımda getirdiğim poşetlere doldurmuştum. Sana uzattığımda dudaklarını büzmüş ve beni reddetmiştin. Gözlerin kutuların üzerinde geziniyor, dikkatlice inceliyordun.

En sonunda oturmuş ve defterini çıkararak tavuk çiziklerinden çizmeye başlamıştın.

Gün boyu karşıma çıkan her çocuktan birer kutu çikolata almak zorunda kalmıştım. Bazıları okula yeni gelen veletlerdendi, bazıları ise üst devrelerden. Salak olmak için yaş fark etmiyordu sanırım.

"Bayağı bir aşığın var."

"Baş ağrısından başka bir şey değil."

"Çikolataların hepsini yiyecek misin?"

Sabahtan beri içlerinde çikolata biriktirdiğim poşetleri göstermiştim. "Shadows 'da özel günlerde servis edilen çikolata şelaleleri ve çikolataların ana kaynağı şu elimdekiler. Min Yoongi bana şükretmeli."

Elindeki kurşun kaleminle bana dönmüştün. "Hepsini mi vereceksin?"

"Hmhm."

Tekrar önüne dönmüştü.

Kitaplarımı çıkartmak için sıranın altına eğildiğimde ise gördüğüm çikolata kutusuyla kaşlarım çatılmıştı. "Bir bitmediler cidden.."

Yeşil çikolata kutusunu alıp incelediğimde nedensizce diğerlerinden farklı gelmişti.

Gözlerin kutunun üzerinde olan gözlerime değmişti. "Onu da poşete koymayacak mısın?"

Gözlerinde farklı bir parıltı vardı. Sanırım sen koymuştun. Aptal değildim ve bunu koyanın sen olduğunu anlamıştım.

"Hayır, sanırım bunu kendime saklaycağım."

Derince gülümserken dudaklarımın kenarları kıpırdanmıştı. Çok kısa bir an sadece bir kenarı yukarı doğru kıvrıldığında anında düz ifademe geri dönmüştüm.

"Odamda görüntü kirliliği yapsın diye demiştim."

Anlıyordun, kahkaha atmıştın.

Her şeye rağmen 14 Şubat gününden nefret ediyorum.

smile problematic | hoseokWhere stories live. Discover now