SENİ SEÇTİM (TAMAMLANDI)

SS 66|EVET EVET EVET

MERHABA CANLARIM💜

BOL BOL YORUM BEKLİYORUM 💜

BOL BOL OY BEKLİYORUM 💜

İYİ OKUMALAR💜

SİZLERİ SEVİYORUM 💜

YAZARDAN

Arda huzuru alıp eve bıraktıktan sonra düğün hazırlıklarına bakmaya kumsal kenarına gelmişti akşam sekizde sevdiği kadınla evleniyordu ama sevdiği kadının bundan haberi yoktu etraftaki masalar özenle hazırlanmıştı siyah örtüler sandalyeye bağlanan siyah kurdaliyeler oldukça hoştu masanın üstünde duran mavi güller ise güzel görünüm sağlıyordu.

Ona yaklaşan adını daha yeni öğrendiği esma ve rümeysaya "Merhaba her şey yolunda mı? " diye soru yöneltti. Esma ve rümeysa aynı anda "evet" dediler arda anladım derecesine başını sallayıp kumsaldan uzaklaşıp arabasına bindi. Bütün akrabalar ,arkadaşlar özel olarak çağırılmıştı.

Huzurun odasına hiç bir şey demeden dalan kızların arkasından kuaförcü diye tahmin ettiğimiz kişiler de girdi "noluyo  burda" diye merakla soran huzura Beril "eğlenceye gidiyoruz akşam "diye yanıtlıyor.

Tuğba, Beril ,Ezel birbirlerinden oldukça şık olmuşlardı Tuğba siyah göğüs dekolteli elbisesi ve yüksek topuklu ayakkabısıyla kırmızı ruju ve at kuyruğu saçıyla oldukça mükemmel duruyordu emir sinir olsun diye özellikle kırmızı Ruj sürmüştü o akşam dan beri emirle göz göze gelmekten kaçınmakla kalmayıp onu görünce başka yerlere de girer olmuştu.

Beril giydiği toz pembe arkası uzun önü kısa sırt dekoltesi oldukça derin olan elbise giymişti beyaz rengli topuklu ayakkabasıyla toz pembe ruju ve Örgülü topuzuyla oldukça etkiliyici duruyordu berke o sırtını gördükten sonra pek yaşarmıydı orası belli değildi.

Ezel uzun lacivert yanı epeyce yırtmaçı olan bir elbise giymişti giydiği topuklu ayakkabı siyah makyajı oldukça hafif saçı ise dalgalıydı oldukça nefes kesici duruyordu Kayra ezeli gördükten sonra kimi keseceğini bilemeyecekti.

Huzuru tutan kuaförcü buse hızla aynalı masaya oturtu huzur hala ne olduğunu anlamaya çalışıyordu ama anlıyamıyacaktı. Huzurun makyajını kumsal gelinlerine yakışır bir şekil de yapmıştı buse saçının önlerini kıvırtıp arkadan örüyerek topuz yapmışlardı taktıkları duvakla oldukça güzel olmuştu

"Niye bana gelinlik giydiriyorsunuz " diye sitem eden huzura Tuğba "benden çok konuşmaya başladın sus başım şişti "diye emir verdi.  Huzura giydirdikleri balık göğüs ve sırt dekolteli gelinlikle harika olmuştu kim görse hayran hayran ona bakardı mavi gözleri ben burdayım diye bağırıyordu adeta.

Akşam saat geldiği sıra da kapının kapısı vurulunca Beril koşarak açtı karşısında gördüğü Kayra, berke,Arda, Emiri güzelce süzdükten sonra kızların hepsi kapıda tek tek belirdi huzur hariç "hazırmısınız? "Diye sorunca berke Beril "evet" dedi ilk olarak evden Ezel çıktı peşinden Tuğba onun arkasından Beril çıkınca emir , Kayra ve berke oldukça sinirliydiler hadi Kayra ve berkeyi anlıyordukta emir neden sinirliydi?

Onlarda peşlerinden gittiklerinde berkeyle Beril bir arabaya binip yolla çıktı berke görmesin diye koltuğa yapışan berili fark eden berke "Arkan da ne var ?" Diye sordu Beril yutkunduktan sonra "bir şey yok" diye yanıt verdi. Berke arabayı durdurup berile dönünce Beril ne derecesine kafa salladı. "Dön arkanı " diye emir verdiğinde berke Beril "kim" dedi.

"İkimizden başka kimse olmadığına göre "diyip laf sokunca berke Beril kaçış yolu yok diyip içinden boyun eydi ve arkasını döndü berke sinirden dişlerini sıkıp ben bunu nasıl fark edemedim diye kendisine içten içe kızıp durdu arka koltuğa koyduğu hırkasını alıp berile fırlatı. "Bu hırka hiç çıkmıyor yoksa arabadan inemezsin "dediğinde Beril el mahkum giydi berke kaldığı yerden arabayı kullanmaya devam etti.

Peşlerinden emir ve tuğbada yola çıkınca Tuğba utançından elleriyle oynuyordu "elbiseyi çok mu aradın? " diye soran emir oldukça kapaydı.  "Ben sana soruyomuyum üstün de ki takımı çok aradın mı diye sende bana sorma hem sanane "Diye devam edeceği sıra da emir "sus"dedikten sonra "kırmızı Ruj sürme demedimi " dedi.  "Ben kırmızı seviyorum ya bana karısmasana "diyip Susan tuğbaya sinirli bir bakış atıp yoluna devam etti emir.

Onların arkasından da Kayra ve Ezel de yola çıktı Kayra "oldukça güzel olmuşsun "diyip iyice süzdü ezeli bacağında gördüğü yırtmaçla sinirle direksiyona vurdu. "Bu yırtmaç ne lan" Diye kükrediğinde Ezel korkudan koltuğa sinmişti. "Ama ablam evleniyor aşkım ne giyseydim " diyen ezele iyice sinirlenen Kayra "kes"diyip yoluna devam etti.

Arda kapıda ağaç olduğunu hissedince huzura bağıracağı sıra da yanına yaklaşan beyazlar için de ki kıza baktı bir gelinlik bu kadar mı yakışırdı?  Yakışıyormuş diye geçirdi içinden huzur kapının önünde durunca "biz evleniyormuyuz"diye sordu.

"Hala anlamadın mı ?" Diye arsızca güldü arda "neden benim fikrimi sormadın? "Dedi "seni mutlu edecek kadar güzel bir yer hazırladığım için düğünümüze geç kalmak istemeyiz demi" diyip arkasını dönüp ilerlemeye başladı.

"Arda ben nasıl yürüycem? " diye sorunca huzur arda arkasına dönüp ani haraketle sevdiği kadını kucağına alıp kapıyı kapattıp merdivenlerden aşağı inmeye başladı kapıda onu bekleyen şöför vardı esma ve rümeysa göndermişti aklından umarım düğün düzgün ayarlanmıştır yoksa canlarını yakarım diye geçirdi içinden

Huzur aşkla izliyordu sevdiği adamı gözlerini, yüzünü, sakallarını apartmandan çıktıklarında kapıda arabalara dolaşan nineleri gördüklerinde şaşırdılar aralarından bir tanesi "biz olmadan düğün mü olur Muş çağırılmadık ama yine de geliyoruz " diyip kapıları örtüp gözden kayboldular huzurla arda gülerek birbirlerini izleyip şöförün açtığı kapıdan içeri binip oturdular şöför de binip kumsala doğru sürmeye başladı arabayı hava iyice kararmıştı.

Kumsala geldiklerinde huzurla arda el ele ilerlemeye başladı kendilerini bekleyen topluluğa huzur ilerlerken etrafı incelemeye başladı. Direklerin üstün de aslı rengarenk ışıklar siyah masa örtüleri ve siyah kurdaliyeli sandaliyeler ve masanın üstünde ki güller ve yanlarında duran mavi siyah kuşlar oldukça güzeldi huzurun dikkatini çeken yer ise boyunlarında onların baş harfleri yazıyordu huzuru çok mutlu etmişti arda gökyüzünde ki yıldızlar bile onlara gülümsüyordu.

Kumsalın ortasına geldiklerinde  herkes alkışlamaya başladı nikah masasına oturduklarında Sude diye bildikleri oldukça bakımlı ve güzel olan nikah memuru yerine oturduklarında şahit olarak Ezel ve kayrayı seçen arda el işaretiyle onları da çağırdı onlarda oturduğunda nikah memuru konuşmaya başlıycağı sıra da arda "sadece soru kısmını sor geç "diye emir verdi sudeye

Sude gülüp kafa sallamakla yetindi. "Sayın huzur akın arda arasın siyahına umut olmaya ne dersin "diye sorunca Sude alkış tufanı koptu huzur hiç düşünmeden uzatılan mikrofona "evet evet evet " diye bağırdı herkes bidaha alkışladığında Sude bu sefer de mikrofonu ardaya uzatıp "sayın arda aras huzur akının siyahına umut olmasını istermisin" diye sorunca arda da "evet " diye bağırdı şahitler de evet dediğinde hepsi imzalarını attı Sude tebrik edip evlilik cüzdanını huzura verdi. Huzur "teşekür edip " aldıktan sonra ardanin ayağına bastı.

Arda dişlerini sıkıp sinirle nefes alıp verdikten sonra huzurun anlını öptü huzur elinde tutuğu çiçeği arkasına dönüp fırlattığında Beril yakalayıp "ben tutum" diye bağırdı herkes güldüğün de huzur artık bir huzur aras olduğunu anladı.

Çalan müzikle Kumsalın ortasına geçip yıldızların altında dans etmeye başladılar birbirlerinin gözlerinin içine olabildikçe aşkla bakıyorlardı. Yanlarına katılan Ezel , Kayra , berke , Beril zorla Tuğba yı dansa kaldıran emir ve tonton nineler dedelerle oldukça güzel dans ediyorlar dı dans müziği bittince yerlerine oturduklarında huzur "ben bir lavobaya gidiyorum" diyip yerinden kalkıp Kumsalda ki otele ilerlemeye başladı midesi oldukça bulanıyordu otele girdikten sonra orda çalışan birinden lavobanın yerini öğrenmişti.

Lavobayı bulduktan sonra klozete koşup içinde ne var ne yoksa kusmuştu aynaya bakarak elini yüzünü yıkarken burnuna tutulan medille aynada gördüğü kişiyle gözleri kapanmış etraf kararmıştı.

#HUZAR💞

#EZKAY💞

#TUĞEM💞

#BEBE💞