Yeniden beklemeden karısını kucağına almış ve beklemeden bahçeye çıkmıştı. Onu gören Ali hemen arabaya gelmiş ve beklemeden kilidi açmıştı. Kapıyı da açtığında Kerem karısı ile birlikte binerken o da sürücü koltuğuna geçmişti. "Hastaneye Ali, çabuk!"  Ali hemen onu onaylarken arabayı çalıştırmış ve yola girmişti. Zeynep geçen dakikalar içinde kendini bayılacak gibi hissederken gözlerini tamamen kapatmıştı....

Hastaneye geldiklerinde hemen kendi doktorlarının odasına yönlenmişler ve hastası olmadığından direkt odasına girmişlerdi. Ebru hanım hemen odadaki desteyi gösterirken Kerem beklemeden uzandırmıştı karısını. Ebru hanım Zeynep'e yönelirken sordu. "Tansiyonu düştü demiştiniz değil mi?"

"Evet. Yani öyle varsaydık! Ters giden bir şey mi var?!" Doktor hemen kazağını yukarıya sıyırıp tansiyon aletini takmıştı. Bir kaç dakikada tansiyonunu ölçüp öyle dönmüştü Kerem'e. "Aksine Kerem bey tansiyonu normalden çok daha yüksek. Şu an da bir şey diyemiyorum ancak kan ve idrar tahlili yapılacak." Zeynep o sıra gözlerini açarken Ebru hanım ona yönelmişti. "Hastanedesiniz Zeynep hanım. Kendinizi nasıl hissediyorsunuz?" Zeynep gözlerini zar zor aralarken telaşla sormaya başladı. "Bebeğim iyi mi?"

"Merak etmeyin, oğlunuz çok iyi. Ancak tanı için sizden kan ve idrar almamız gerek. Daha iyi hissediyor musunuz?" Zeynep yavaşça başını sallamıştı. Hemen yapmalarını istiyordu. Ne olduğunu anlamak istiyordu çünkü tuhaf hissediyordu. "Çok iyi ben şimdi hemşireyi çağırıyorum." Doktor odadan çıkarken Kerem karısının elini tutup saçlarını okşamıştı. Gözlerine güven verircesine bakıyordu. "Bir şey olmayacak güzelim, sakin ol. Bir şey olmayacak." Zeynep kocasına bakarken elini sıktı. "Oğluma bir şey olmasın..." Hemen bir elini karnının üzerine yerleştirip okşadı. "Oğlumuz yanımızda! Çok iyi ona bir şey olmayacak."

O sırada hemşire gelmiş ve Zeynep'ten kan almıştı. Alınan kan ile daha da halsiz düşmüştü Zeynep ancak içi rahattı çünkü sonucu öğrenecekti. Kanın ardından idrar tahlili de yapılınca yeniden uzanmıştı Zeynep. Zaten çok yorulmuştu ayakta duracak hali yoktu geçen bir saatin ardından tansiyonu daha da yükselmişti. Yükselen tansiyon ile doktor hemen Kerem'e dönmüştü. "Sonuçlar zaten yarına açıklanacak, bu gece sizi burada misafir edelim. Zeynep hanımın gözetimimde olması gerek." Kerem hemen onayladı bunu. "Tabii ki, ne gerekiyorsa onu yapalım." En iyisi kalmalarıydı. Direkt müdehale vardı sonuçta. "Ben size oda ayarlayayım."

Kerem onu onayladığında yeni odaları hazırlanmış ve oraya geçmişlerdi. Zeynep ve bebek sürekli kontrol altındaydı. Her saat başı kontrol ediliyordu. Tansiyonu ise bir inip bir çıkıyordu. Buna anlam veremiyorlardı.

Gece saatlerinde tansiyonu yeniden yükselirken korkudan titriyordu Zeynep. Eli karnından hiç ayrılmıyordu....

Gün zar zor tamamlandığında sabah olmuş ve tahlillerin sonucu açıklanmıştı. Ebru hanım odaya elindeki dosyayla gelirken ikisi de merakla ona dönmüştü. Özellikle de Zeynep diken üstünde sordu. "Oğlumun bir şeyi yok değil mi?" Doktor dosyayı kenara koyup onlara döndü. "İkinizle de ilgili bir durum... İdrar tahlilinde protein çıktı. Aynı zamanda sürekli takip ettiğimiz tansiyon değerlerinizde konulan tanıyı doğruladı. Söylediğimde lütfen panik yapmayın durumu anlatacağım. Koyduğumuz tanı gebelik zehirlenmesi. Dediğim gibi lütfen panik yapmayın. Tansiyon değerliniz bir kaç gün kontrol altında olacak ancak eğer tansiyonunuz düşmezse tek çözüm bebeği anne karnından çıkartmak olacak. Merak etmeyin, yakın aylardasınız sezaryen doğum rahat olacaktır. Çünkü hem anne için hem de bebek için riskli bir durum... Bebeğin anneyi zehirleme durumu bu. Burada kalacaksınız ve tahlilleriniz yapılacak, tansiyonunuz ölçülecek. Şu anda riskli bir durum yok, erken teşhis yine hayat kurtardı. Burada kaldığınız sürede bebekte sizde kontrolde olacaksınız."

YENİ BİR HAYAT (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin