Ertesi sabah Yaren karnının üzerinde dolaşan bir elle gözlerini mutlulukla açmıştı yeni güne. Sevdiği adam büyük bir ciddiyetle karnını okşuyor ve arada öpücükler konduruyordu. Güzel ve bol sohbetle geçen kahvaltıdan hemen sonra Bedirhan karısını da alıp pastaneye götürmüştü. Yaren henüz korkusunu tamamen atlatmış değildi ve bu yüzden genç adam onu evde tek başına bırakmak istememişti. Çetin geçen kışla zaten eve tıkılıp kalan karısına bu ufak değişikliğin iyi geleceğini düşünerek onun üşümemesi için sıkıca giyinmesini sağlamış ve öylece evden çıkıp arabaya binmişlerdi.
Pastaneye vardıklarında çalışanlar Yaren'i sıcak bir gülümseyle karşılamış ve hamile olmasıyla da ayrı bir şekilde üzerine titriyorlardı.
Bedirhan bir köşe de oturmuş hesap kitap işleriyle uğraşırken, yüzünde sıcak bir gülümsemesiyle ışık saçan karısından gözlerini alamamıştı. Yaren öyle büyüleyiciydi ki girdiği ortama bile ayrı bir hava katıyordu. Bu durumdan erkek müşterilerin de karısını görmesiyle hoşnutsuz olan adam dikkatli bir şekilde giren çıkanı kontrol ediyor diğer yandan da gözü hep Yaren'deydi. Pastane havanın soğuk olması nedeniyle çok meşgul olmasa bile kimsenin karısına onun baktığını gibi bakmasını istemiyordu.
Kocasının bakışlarının üzerinde olduğunu gören Yaren elinde pasta tabağıyla yanına gidip oturdu, "Bir şey yemek ister misin?" diye sorarak.
Yaren'in iştahla yediği pasta dilimiyle yanına oturmasıyla elindeki kalemi bırakan Bedirhan oturduğu sandalyede yan dönerek karısını zevkle izledi. Yaren bazen yemek için zorluk çıkarsa da yemek istediği yiyecekleri de tersine büyük bir iştahla sanki elinden alacaklarmış gibi yiyordu.
Yüzüne yerleşen sıcak bir gülümsemeyle, "Yok. Afiyet olsun sana.." dedi Bedirhan.
Yaren kısacık sürede boşalan tabakla masanın üzerinden aldığı peçeteyle ağzını silip, "Bu çikolatalı, çilekli pastaya bayılıyorum. İki dilim yedim, üçüncüsüne hayır demem ama o da çok olur." dedi tebessüm ederek.
"Eve götürürüz sonra yersin.." diyen Bedirhan pastanenin açılan cam kapısından içeri giren Mehmet'i görünce gülümseyerek, "Gel koçum, hayırdır erkencisin bugün?" diye sordu, çünkü okul çıkış saatine daha çok vardı.
Ups! Tento obrázek porušuje naše pokyny k obsahu. Před publikováním ho, prosím, buď odstraň, nebo nahraď jiným.
Ufak adımlar atarak adama yaklaşan Mehmet, "Öğretmen rahatsızdı o yüzden erken çıktık," dedi tebessüm ederek.
Yaren üşüdüğü için kulakları ve burnu kızaran çocuğa ayağa kalkarak, "Hoş geldin," diyerek sıkıca sarılıp, öptü. Sonra geri çekilip çocuğu sandalyeye yönlendirerek, "Çantanı çıkar, otur ben sana sıcak bir çay getireyim de ısın," dedi ve pastanenin arka tarafına, mutfağa geçti.
Çok zaman geçmeden bir tepsiyle geri dönen Yaren kurabiyeleri masının kenarına koyarken çay bardağını da Mehmet'in önüne bıraktı ve kocasının yanına oturdu.
