25|Şişe çevirmece oynayalım

Start from the beginning
                                    

"Ha ? Kimi kıskanıcakmışım be?" dedi Melis.

"Bizi işte " diye ekleyip tabi bir de Melisin itici bakışlarına maruz kaldım.Kesin bu beni deli gibi kıskanıyor var ya.Ay gece odama gelip beni mutfaktaki bıçakla doğramasın şizofren.Ayy Allah korusun valla.

"Yaa aslında..." diyip gözlerini devirdi."Tamam , önce çok kıskandım , gerçekten.Sonuçta ben senin acayip hayranınım , odamın her yerinde senin fotoğrafların senin sözlerin var.Yani ben sana bu kadar değer verirken neden ben değil de , senin adını duymaktan bile nefret edip , "Melis şu çocuktan bahsetmeyi bırak , midem bulandı heağğğ" diyen küçük kız kardeşimlesin , anlayamadım.Ama sanırım yeni yeni anlıyorum , aşk böyle birşey değil.Aşk birinin çok değer verip onu elde etmesi değilmiş , aşk çok farklı birşey.Birbirini tamamlamak gibi galiba.Sende eksik olanı , karşındaki insanda arıyorsun . Benim sana duyduğum sadece hayranlıkmış , Zeyneple senin arandaki şeyse işte ... O tamamen farklı." Melis derin bir nefes alıp , yutkundu."Evet , tamam bunu kabullenebilirim belki , yani sizin aranızda her ne oluyorsa ama onu üzersen Kerem , bir kez olsun senin yüzünden canı yanarsa , işte o zaman gösteririm sana gününü" Melise gözlerim dolu dolu bakarak gülümsedim , cidden böyle hissediyordu.Canım ya , ben ona şizofren , manyak diye içimden saydırırken o hala benim yanımda , beni koruyor.Ama itiraf etti bak deli gibi kıskanmış bizi , ee oh olsun anlamıştır aşkın öyle posterlere bakarak olmadığını.

"Eee bu kadar duygusal sahne yeter " dedi Aksel şişeyi eline alıp."Çeviriyorum" Gönder gelsin Akselcim , bakalım daha neler duyucaz bu oyun sayesinde.Çok sevdim lan ben bunu.

"Eveeet , Zeynep Kereme soruyor " Heh süpeeer , işte bu . Kalkıp yehuuu diye bağırmam an meselesi.Şimdi ne sorsaaaam , ııı , bi düşünelim. Kaç yaşındasın Kerem ? Yok be bu saçma oldu , google da yazıyor zaten niye sorıyım.Aslında herşeyi biliyorum ki Kerem hakkında.On beş yaşındayken Teksasa yerleşmiş , sonra Bostona gidip Emerson Collage da eğitim görmüş . Iııı başka başka okul bittikten sonra Los Angelesa taşınmış , Roger Corman adlı yönetmen keşfetmiş işte bizimkini bir kaç korku filminde oynamış.Süper bir ingilizcesi ve biraz da fransızcası var.İşte şimdi Aşkın Ötesi diye bir dizide Azra adında bir şıllıkla oynuyor.İlk gördüğüm yerde boğazlıycam zaten onu , itici şey.Dizi falan ayağına nasıl da vakumlamış benimkini , görmedim sanmasın.

"Dünyadan Zeynebe ...Neyin var güzelim?" diyor Kerem kolumu dürtüp.Valla senin özgeçmişini kontrol ediyordum Keremcim , çok meşguldüm valla.

"Hi-hiç.Iıı soru düşünüyordum" dedim gülümseyerek.

"Gönder gelsin bakalım" Elini çenesine koyup , bana yine şu karizmatik bakışlarından attı.Ya ben zaten aklımı zor toparlamıştım , sen yine darmadağın ettin beni Kerem , yapma şöyle.

"Beni sevdiğini ..." dedim gülümseyerek , kızardığımı hissediyorum kızlar yetişin."Beni sevdiğini ne zaman anladın?" Heh tam klasik ergen sorusu bu Zeynep , bulamadın mı daha orjinal birşeyler yani .Neyse artık olan oldu.

"Haa...Iıı bilmem " dedi Kerem gözlerini tavanda gezdirirken.Nası bilmem ya , Allahım bilmem diyor.Sevmiyor musun lan sen beni.

"Hani sen bileğini burkmuştun" dedi çarpık gülümsemesiyle " Seni eve bırakmıştım"

"Eee " dedi Aksel heyecanla.Gören de muhteşem bir aşk hikayesi anlatıyor sanıcak yani.

"Eesi arabada giderken Zeynep uyuyakaldı , o sırada da slow bir şarkı çalıyordu" dedi ve aynı anda şarkının adını söyledik.."Redd-Nefes".Aynı şeyleri söylememizin üstüne Kerem gözlerimin içine bakıp gülümsüyor ve uzanıp ellerimi kocaman ellerinin arasına alıyor."Radyoda o şarkı çalarken ... Belki o ortamında büyüsüyle , senden ne kadar çok hoşlandığımı anladım.Yani son zamanlarda , seni aklımdan çıkaramaz olmuştum.Sanki evren işini gücünü bırakıp , bizi bir araya getirmek için binlerce tesadüfü arka arkaya sıralıyordu Zeynep" diyip yutkundu ve suratıma karizmatik bir bakış fırlattı.Ah söyledikleri yetmiyormuş gibi birde bakışlarıyla , beni eritmek için elinden geleni yapıyor kas yığını."Ve ben bu tesadüflerin , sadece bir tesadüften ibaret kalmasını istemedim.Sanırım bu tesadüfler bana hayatımdaki en masum şeyi , seni , getirdi Zeynep."

HayalperestWhere stories live. Discover now