10.BÖLÜM( benim hayatım senin hayatına bağlı)

8.1K 582 6
                                    


Melek

  "GİTMEEEE..." Arkasından bağırınca durdu. Ama bana dönmedi.

"... Ne olur beni burda bırakma, ben...ben çok korkuyorum. Gitme." Uçurumun kenarında bulunmak çok korkutucuydu. Arkamı dönüp aşağı bakmaya cesaretim yoktu. O adam beni kurtarmasaydı eğer, o dipsiz bucaksız karanlığa düşecektim. Yüzünü net göremiyordum. Kimdi o?
Bir süre sonra konuşmaya başladı.

  " Burda kalmak zorunda değilsin Melek. Eğer istersen benimle gelebilirsin. "

  " Seninle geleceğim. Çünkü burda kalmak istemiyorum. " Etrafıma bakınarak söylemiştim.

  " Hadi gidelim o zaman. " Yürümeye devam etti. Ben de peşinden yürümeye başladım. Nereye gittiğimizi merak ediyordum. Merakıma daha fazla dayanamayıp sordum.

  " Nereye gidiyoruz. " 

  " Nereye gideceğimize sen karar vereceksin Melek. " Yüzünü bana dönmeden cevap vermişti. Ve hala yürümekteydi. Şaştım kaldım. Ben burayı bilmiyorumdum ve nereye gideceğimizi de bilmiyordum.

  " Nasıl yani. Ama ben bilmiyorum ki. Nasıl karar vermemi bekliyorsun. " Cevap vermedi. Bir süre sonra durdu. Ben de hemen arkasında durdum. Arkası dönüktü hala, yüzünü göstermek istemiyordu sanki. Ben, ne yapmaya çalıştığını düşünürken konuşmaya başladı.

  " Evet Melek. Karar vermen gerekiyor. Nereye gitmek istiyorsan oraya gideceğiz. " Ne kararından bahsediyordu bu adam bir türlü anlayamamıştım. Düşünürken gözlerim yerdeki ince çizgiye kaydı. O çizginin tam üstünde duruyorduk. Kafamı kaldırıp etrafıma bakındım. Gördüklerim karşısında şoka uğramıştım. Sağ tarafım aydınlık, sol tarafım ise karanlıktı. Ama nasıl olurdu böyle şey. Geldiğimiz yer burası değildi. Nasıl buraya gelmiştik.

  " Melek. Seni bekliyorum karar ver artık. "

  " Ama... Ama nasıl... ben ne yapmam gerektiğini bilmiyorum. Neden ben karar veriyorum ki. "

  " Senin hayatın çünkü. Senin karar vermen gerekiyor. "

  " O zaman sen neden benim gittiğim yere gidiyorsun? Gelmek zorunda değilsin. "

  " Benim hayatım senin hayatına bağlı çünkü. Sen nereye ben oraya Melek. "

  " Neden ya neden. Kimsin sen. "

  " Benim kim olduğumu öğrenmek istiyorsan karar vermen gerekiyor. Nereye gitmek istersin. " Arkası hala bana dönüktü. Derin bir nefes alıp kafamdaki düşüncelerden kurtulmak istiyordum. Sakin olup bir karar vermem gerekiyordu. Aydınlık tarafa gitmek istiyordum ama o kadar kolay olmuyordu. Ne yapmam gerekiyordu? Karanlık tarafta ilgimi çekmiyor değildi hani. Artık karar versem iyi olacaktı. Ve sağ tarafa döndüm. İlk adımımı attım ve yürümeye devam ettim. Işık gözlerimi kamaştırıyordu. Işığın yoğunluğuna dayanamayıp gözlerimi kapattım.

  Tekrar açtığımda bambaşka bir yerdeydim. Bir odanın içinde, yatakta yatıyordum. Karşımda başını öne eğmiş biri adam vardı. Camın diğer tarafındaydı. Kimdi bu? Dikkatlice baktım. Sonra kafasını kaldırdı ve bana baktı.

Yusuf

  Bir an nefesim kesilecek sanmıştım. Melek gözlerini açmış bana bakıyordu. Melek uyanmıştı. Gülmeye başladım. Sesli güldüğümün farkında bile değildim. Zeynep yanıma koştu hemen.

  " Abiii. Ne oldu? "

  " Zeynep. Melek... Melek gözlerini açtı. "

  " Neeee..." Zeynep gözlerini Melek'in olduğu yöne çevirdi. Zeynep kahkaha atmaya başladı. Bir taraftan da Nergis teyzeye söylemeye çalışıyordu.

YUSUF'UN MELEĞİWhere stories live. Discover now