Mini otobüslerde inip tüm bungalov evlerinin en ortası diyebileceğimiz bir meydanda toplandık. Herkes şimdi ne yapacağız bakışları atarken müdürümüz konuşmaya başladı.

-Arkadaşlar görmüş olduğunuz bungalov evlerde kalacağız. Yalnız bir ayrıntıya değinmek istiyorum. Tatilimizin bir diğer yarısını da kamp yaparak geçireceğiz. Doğayla iç içe olmakta güzel değil mi çocuklar? Her neyse sizleri bizler odanıza yerleştirmeyeceğiz. Hepiniz yetişkin insanlarsınız eminim karar verebilirsiniz. Ha bir de uyarım var. Sorun istemiyorum. Olursa eğer bilgim dahilinde çözebileceğimden emin olun. İyi tatiller...

Kesinlikle sevgili müdürümüz bilgisi dahlinde sorunlarımızı çözerdi. Müdür konuşmasını bitirdikten sonra hepimiz birbirimize bakmaya başladık. Bazıları grup olup odalarına yerleşmişti bile. Biz hala mal mal birbirimize bakarken Güneş konuşmaya başladı.

-Ee hadi gruplara ayrılalım. Herkes yerleşti biz kaldık.

-Arya ve ben kalırız. Hem kuzenler dertleşiriz. Aa tabi sana da uyarsa Aryacım.

-Tabiki de seve seve kuzenimle kalırım.

-İyi bakalım siz kuzenler kalın bizde ikizler kalalım.

-Aynen ben Ecemle kalırım. Ama Lidya kaldı.

-Sorun etmeyin kızlar ben Lidya'yla seve seve kalırım. Ama Lidya benimle kalır mı bilemem.

-Off saçmalama Cem kalırım.

Cem ve Lidya, Güneş ve Ecem, Ben ve Bade gruplarımızı oluşturmuştuk. Geriye Demir, Utku, Doruk ve Talha Abi kalmıştı. Onlarda sonra Doruk ve abisi, Utku ve Demir olmak üzere içlerinde gruba ayrıldılar. Hepimiz odalarımıza yerleştik. Bade'yle birlikte valizlerimizi boşaltırken bir yandan da Utku'yu anlatmasını dinliyordum.

-Arya çok farklı bir çocuk bu Utku. Beni sevdiğini söylüyor ama açıkçası içimde kuşku bırakmıyor da değil.

-Güven önemli tabi.

-Sen tanımıyor musun bu Utku'yu kaç yıldır aynı sınıftasınız.

-Bak canım bunlar arka dörtlü. Kendilerini diğer herkesten ayrı tutarak gizemli bir hava katmış bir grup. Kimseyle konuşmazlardı. Kimseyle grup olup ödev yapmazlardı. Ne varsa kendi içlerinde yaşarlardı. Kimse ne konuşuyorlar öğrenemezdi. Çünkü yanlarına yaklaşmaya çekinirlerdi. Kimseyi gruplarına almazlardı. Kolay kolay gülmezlerdi. Güldüklerinde de tüm sınıf merakla onlara döner bakar acaba niye güldüler diye meraktan çatlardık.

-Şuan bu anlattığında bizimkileri kıyaslayamıyorum. Bu anlattığın onlar olamaz. Baksana Demir ve Ecem'in birbirine olan bakışlarını sadece ben görüyor olamam. Cem ve Lidya'ya değinmiyorum bile. Eee ben ve Utku'nun arasıda fena sayılmaz.

-Doğru bazen ben bile bu hallerine şaşırmıyorum değil. Bir şey oldu ve her şey tersine döndü canım. Şuan o meraktan çatladığımız grupla birlikte takılıyoruz. Ecem Demir'den, Demir Ecem'den hoşlanıyor. Lidya ve Cem'e bende değinmek istemiyorum. Sen ve Utku'da harikasınız. İnan bu duruma nasıl geldik bende bilemiyorum. Yani Doruk onlardan uzak durmamı söylerken geldiğimiz bu duruma inan benimde aklım ermiyor. Onların duvarlarını sonunda yıktık.

-Doruk onlardan uzak durmanızı mı söyledi ??

-Ahh evet geçmişte ki mevzular. Başımıza çok iş açtık diyebilirim. Sanırım bizi bu duruma yaşadığımız olaylar getirdi.

-Yada sihirli bir çubuk hayatınızı değiştirdi.

-Kesinlikle..

-Bu nasıl bir çubuksa seni ve Doruk'u da değiştirmeden gitmemiş ha.

ARKA DÖRTLÜOpowieści tętniące życiem. Odkryj je teraz