17. bölüm

14.2K 1K 18
                                    

Fırat gün agarmadan yataktan kalkmış, ılık duşunu almış, gardrobunun kapılarını sonuna kadar açmış bekliyordu. Sanki ilk buluşmasına gidecek ergenler gibi eline aldığını üzerine tutuyor aynada bakıyor begenmeyip yatagin üzerine atıyordu. Yarım saatin sonunda siyah pantolonu, beyaz gömleği ve füme rengi ceketiyle aynada son kez kendine baktı. "Bence oldu "diyerek göz kırpti aynadaki yüzüne. Gece yarısı içine düşen "beni tanıyacak mi? " korkusu yine düştü içine. Tanımaz ise hatırlatırım cesareti yoktu kendinde. Piyasanın gözü pek, ciddi adamı gönül işlerinde tam bir korkak kediydi. Tabi ki beş yıldır bir çok flörtü olmuştu. Gezmiş, yemeklere gitmiş, zaman zaman eğlenmişti ama iş cinsellige geldiği zaman opusmekten ilerisi olmuyordu. Bir şekilde kaç yıldır o raddeye geldiğinde içi karsisindakini istemiyordu.
Evinden çıkıp istanbul un alışıkin olunmayan sakinlikteki caddelerinden şirkete gitti. Tabiki şirkette in cin top oynuyordu. Sadece güvenlik görevlisi vardı kapıda. Gunaydinlasip ofisine geçti. Dün akşam yapamadığı son kontrollerini yapması gerekiyordu. Saatler ilerledikçe gözle görünür bir haraketlilik başladı. Şirket içindeki bu koşuşturmayi seviyordu. Cam duvarlar çalışmayı şeffaf hale getiriyordu. Odasına sekreteri Dilay'in girmesiyle başını bilgisayarından kaldırdı.

"Günaydın Fırat Bey, günlük programınızi aktarmak için geldim."

Arkasına yaslanıp sırtını koltuğuna yasladi.

"Seni dinliyorum."

Dilay her gün aynı heyecanla bu yakışıklı patronuna programını okumaktan, ona telefon baglamaktan, istediği anda çayını, kahvesini getirmekten mutluluk duyuyordu. Ona karşı hissettikleri kesinlikle aşk değildi. En üst düzeyde hayranlik, en üst düzeyde bağlılık. Patronu onunla Hiç bir zaman laubali olmamis, sinirini asla geçmemişti. Ama bir sıkıntısı, problemi olduğu anda bir şekilde anlar, dinler, çözüm önerisinde bulunurdu.

"Birazdan telekonferans toplantınız var. Yaklaşık 20 dakika sürecek. Sonra saat 09.30 da 1. Toplantınız Tuka ile ardından öğle yemeğiniz var birlikte . Saat 15.00 de 2. Toplantı Naturbon ile . Akşam yemeğinizi de onlarla yiyeceksiniz. Yemek rezervasyonlari yapıldı. Öğle yemeği için Batı Vip restoran , Akşam yemeği içinde Moll Restoran ayarlandı. Şimdilik bu kadar. Soracağıniz bir şey var mı? "

Fırat başını hayır anlamında salladı. Şimdi bu kıza yeni tercüman geldi mi diye sorulmazdi ki?

"Teşekkür ederim. "

Dilay gülümseyerek odadan çıktı.

**

Dicle sabah Seher' in dualarıyla yola çıkmış şu anda yeni işyerinin küçük bir cam odasında karşısında bulunan bilgisayardan sirketin genel yapısı, is kolları hakkında bilgiler aktaran cd yi izliyor bir yandan da notlar alıyordu. Gerçekten çok fazla yabancısı olduğu terim vardı ve bu şirket Sandığından çok daha fazla iş yapıyordu. Yurt içi ve yurt dışında büyüklü küçüklü bir çok bağlantısı vardı. Hem ürün satışı hem bakım onarımı kendileri tarafından yapılıyordu. Bu yüzden seyahat sorunu olup olmadığını sorduklarini anladı. Eğer Seher olmasaydı hayatta kabul edemezdi bu işi. Oğlu ilk gün alışmışti Seher' e. O günden sonra da eteğinden ayrılmaz olmuştu.
Kapıda gördüğü gölgelerle başını bilgisayardan kaldırıp gelenlere baktı. Dün tanıştığı Melis ve yanında genç, sarışın, uzun boylu, mavi gözleri pırıl pırıl parlayan ve lacivert takımıyla kim olsa bir kere değil kendine bin kere baktıracak olan biriyle odadan içeriye girdi.

"Dicle Hanim sizi patronlarimizdan Tan Bey ile tanistirayim."

Böyle patronlar anca dizilerde olmazmiydi? Dicle yerinden kalkıp elini uzattı.

"Memnun oldum."

Tan Yeni çalışanın elini sıkarken tüm dogalligiyla gülümsedi.

"Ben de memnun oldum. Hayirli olsun. FRTN Ailesine hoşgeldiniz. "

DİCLE & FIRAT (Tamamlandi)Where stories live. Discover now