4) BU NEYDİ ŞİMDİ

6.3K 322 83
                                    


Yoldaşlarım 😍 ben sizi tutmayayım 💘💘 İyi okumalarr👻

Yok yok kesin affedilmeyecek bir günah işlemiş olmalıyım yoksa böyle bir şey başıma neden gelsin ki. Sahiden bu ne şimdi, bu adamın burada ne işi var ki? Dur bir dakika yan dairem, taşınma olayları, bu gün Defne Hoca'nın söyledikleri, yoksa! Hayır hayır olamaz olmamalı, yan daireme taşınan Hoca Bey mi yani. Lütfen şarhoş olduğundan dolayı yanlışlıkla gelmiş olsun. Bu korkunç bir tesadüf olsun lütfen.

Şoktan hala çıkamamıştım ama kahverengi gözlerini bana diken Hoca Bey ile göz göze geldiğimde hala ayakta durabildiğini anladım. Zorlandığı her halinden belliydi. Bana sinsice sırıtarak

"Seni görmek beni mutlu etti Elif Hoca" dediğinde kelimeler ağzından yuvarlanarak çıkmıştı ve yanlış anlamadıysam böyle demişti. Duyduklarım karşısında bir adım geriledim. Hala aklı yerinde olmadığı belli oluyordu. Daha fazla bana bakan ne o kahverengi gözlere ne de çarpık sinsi gülüşüne bakmaya tahammülüm yoktu. İstemsizce kaşlarım çatıldı ve

"İyi akşamlar. Gitmeliyim" diyerek kendi daireme yöneldim. Bir bu eksikti tam da yan dairem ne alt ne de üst tam yan dairem, olacak gibi değildi. Kendi kendime söylenirken sinirlerim tavan yapmıştı ve bundan dolayı çantamdan anahtarlarımı zor bela bulup kapıyı açtım. İçeriye girmek için daha adımımı bile atmadan biri tarafından ittirilmenin verdiği beklenmedik olayla ağzımdan kaçan ufak çaplı çığlığa engel olamadım.

Bunu yapan tabi ki de Hoca Bey idi ama bu deli cesaret, nasıl? Şuan benim evimde ve aklı yerinde bile değil. Cidden ama ben bu olayları yaşamak zorunda değilim. Yok tanımıyorum da. Adam gittikçe kendisine daha da olumsuz yaklaşmamı sağlıyor. İçimde cingan çıkaran Elif'i susturup sakince

"Gider misiniz evimden?" diyerek sorumu sorarken bir taraftan yüzüne bakıyordum. O ise içindeki alkolle olan savaştan mağlup gelmiş bana bir adım atmıştı ancak ikinciyi atamadan önümde öylece yığılıp kalmıştı. Birkaç saniye öylece tepkisiz kalıp önümde yığılmış adamı izlemiştim.

Çok fazla panik biri olmasamda düşerken kafasını kapının yanındaki sehpanın sivri ucuna çarptığının kanıtı kafasından kulaklarına kadar süzülmekte olan kandı. Ona öylece bakarken içimdeki vicdan yoksunu Elif kapının önündeyken at dışarıya , alma başına belayı desede ben vicdansız Elif'i susturup kendime geldim ve kendimce bulunduğum duruma sitem ediyor olsamda Hoca Beyi içeriye almam gerektiğini anlayıp, bulunduğu yerden kaldırmaya çalışmıştım ama yok adam taş gibi yerinden oynamıyor ki. İçimde yatan boğa gücümü uyandırıp Hoca Bey'i sürüklemeye başladım.

Güç bela Hoca Bey'i koltuğa uzattığımda nefes nefese kalmıştım, daha sonra kafasındaki yaradan akan kanın durmuş hatta kurumaya yüz tuttuğunu fark ettim. Vicdanlı Elif olaraktan iş başına geçerek yarasını temizledim ve hemen sonra güzelce sardım. Ardından kendi işlerime döndüm.

Odamın dağınık olduğunu önceden fark etmiş olmam ve bu durumu pek önemsemediğimden dolayı yaklaşık bir saattir bulunduğum odamdan çıkamadım. Ara vermeden odamı düzeltmeye odaklanmıştım. Elbise dolabımın da ayrı savaş alanı olduğunu bilirdim de artık bu savaşı sonlandırmak adına duruma el attım ve çok şükür zor da olsa düzenleme işim bitmişti.

Durmaksızın koşturmamın ardından çok fazla yorulmuştum ve sırtımı hızlıca yatağımla buluşturup, gözlerimi kapattım. Derin nefesler alıp verirken aniden gözlerimi açıp yerimden fırlamam uzun sürmedi. Çünkü yaklaşık iki saattir yabancı bir adam evimdeydi ben tamamen unutmuştum onu. Hızlı adımlarla salona doğru ilerledim. Aslında gizliden çıkıp gitmesini umuyordum ama umduğum gibi olmadı malesef.

Benim UğrumaWhere stories live. Discover now