ARKA DÖRTLÜ

*Bölüm 24*

Masaya geri döndüğümüzde kimse konuşmuyordu. Bu sessizlik sinirlerimi bozuyordu.

-Az önceki gerginliğin sebebini açıklar mısınız?

-Arya lütfen kızım konuyu tekrar açıp ortamı germeyelim.

-Baba ortam zaten fazlasıyla gergin farkında değil misin?

-Teyzem adına özür dilerim Savaş Amca.

-Teyzen? Handan Hanım senin teyzen mi Cem?

-Evet Arya... Şey kimse bilmiyordu.

-Anladım. Ama hala sorumun cevabını alamadım.

-Verilecek bir cevap yok Arya sürekli sorup durma.

-Bana sesini yükseltme Doruk!

-O zaman sende şu gereksiz konuyu açıp durma!

-Ben sadece olanlara anlam veremiyorum.

Sözümü söyleyip masadan kalktım. Az önce Doruk'un beni getirdiği terasa doğru koşar adımlarla çıktım. Ben sadece neden bu şekilde olduğunu anlamaya çalışıyordum. Herkes birden tuhaflaştı. Babam ve annem sinirlendi ama ben bir açıklamayı bile hak etmiyorum. Üstelik bay ukala bana bağırıyor! Ellerimi balkonun demirliklerine koymuş derin derin nefes alıyordum. Duyduğum sesle arkamı döndüm.

-Özür dilerim.

-Ne?

-Duydun Arya! Az önce bağırdığım için özür dilerim.

-Tamam özrün kabul edildi. Ama ben hala sorumun cevabını öğrenemedim.

-O kadın annem ve babamın ayrılmasını fırsat bilip babamla ilişki yaşıyor. Yani babamla takılıyorlar. Sanırım diğerleri de bunu biliyor bu yüzden ortam gerildi. Annem babamı seviyor ve Handan Hanım'ı görmesi pek iyi olmadı.

-Aa ben çok üzüldüm. Handan Hanım'ın böyle bir şey yaptığına inanamıyorum. Ama hala anlayamadığım bir nokta var?

-İyi sor bakalım.

-Neden benim kolumu tutup buraya getirdin?

-Şey...

-Ne?

-O ortamda bulunmanı istemedim.

-Neden?

-O kadın seni daha öncede üzmüştü ve yine böyle bir ortamda üzüleceğini biliyordum. Hadi içeri geçelim.

Doruk'un yönlendirmesiyle masaya geri döndük. Annem ve babamın Doruk'a olan bakışlarında teşekkür ve minnet duygularını fark edebiliyordum. Doruk'ta onların bu bakışlarına gülümseyerek karşılık vermişti. Yemekler yenildikten sonra okul müdürümüz açıklama yapmak üzere kürsüye doğru yürüdü.

-Merhaba sevgili öğrencilerim ve onların biricik aileleri. Bizi kırmayıp bu yemeğe geldiğiniz için teşekkür ederim. Çok konuşup vaktinizi almak istemiyorum sizlere kış kampı tatilimizden bahsetmek istiyorum. Öğrencilerimizin bu 15 günlük tatili verimli geçirmeleri için bir plan hazırladık. Onlarla birlikte "yeni dünya"da güzel bir tatil ayarladık. Bu tatilimizde kamp gibi etkinliklerimizde bulunmaktadır. Onlara harika bir dünya turuna çıkmış gibi hissettireceğimize emin olabilirsiniz. Kayıtlarımız yemek sonunda çıkışta ki lobide yapılacaktır. İyi günler.

Müdürün konuşması üzerine sessiz olan ortamda sesler çoğaldı. Bizim masada hala gerginlik olduğu çok belliydi. Derken annem söze atladı.

-Sizde adınızı yazdırın çocuklar. Hem güzel olur sizin için.

-Bence de çok güzel bir fikir Esra Teyzem hatta ben hemen Ecem ve kendimi hatta Arya'yı ve hatta Lidya-Bade ikilisini de yazdırıyorum.

Güneş tam kalkacakken müdürümüz yanımıza geldi.

-İyi akşamlar. Talha Bey okulumuza yaptığınız yardımlardan dolayı bu tatilimizde aramızda sizi de görmekten sevinç duyacağımızı bilmenizi isteriz.

Talha Abi cevap vermeye hazırlanırken yanımıza gelen genç İngilizce hocamız Aylin Hanım lafa atladı.

-Talha Bey mutlaka gelin. Sizinle tatil yapmak çok güzel olacaktır.

Yok artık hocam! Bari öğrencilerinizin gözü önünde yapmayın. Tabi Güneş bunu duyar duymaz bir kızardı bir kızardı anlatamam.

-Eğer işlerimi halledersem tabiki de gelirim Aylin Hanım.

-Talhacım kesinlikle bekliyorum. Eğleneceğimize emin olabilirsiniz.

Bunun üzerine Talha abi sadece gülümsemekle yetindi. Güneş'te oturduğu yerde sinirden kızarmaya devam etti.

-Güneş sen kızların isimlerini yazmaya gitmeyecek miydin?

-Sen git Ecem.

-Tamam o zaman.

-Bekle Ecem bende bizimkilerin adını yazdırayım.

-Hayır Demir ya ben gelmek istemiyorum.

-Oyunbozanlık yapma Doruk hepimiz gidiyoruz işte.

-İyi tamam yaz.

Doruk'ta geldiğine göre takım tamam. Ay bu haberden sonra bizim masa normal neşesine döndü. Sohbetler, gülüşmeler derken çok güzel bir gün geçirdik. Pazartesi günü tatil için yola çıkacaktık. Yani yarın alışveriş yapmamız lazım. Her şey çok güzel olacak.

Handan Hanım'a gelince onu bizim masamıza geldikten sonra bir daha hiç görmedim.

İyi ki de görmedim. Kadın etrafa negatif enerji saçıyordu. Neyse...

Bekle bizi "yeni dünya" biz geliyoruz.