1.Bölüm- Iskald.

220K 5.7K 2.5K
                                    

Herkese merhaba,

Öncelikle bana birkaç dakikanızı ayırırsanız size birkaç cümle söylemek istiyorum. Ben bu platformda yaklaşık olarak bir senedir varım. Acısıyla, tatlısıyla bir wattpad serüvenine giriştim. Her ne yaşarsam yaşayım buraya olan bağlılığımı asla bırakmadım çünkü wattpad'e bağladığın anda geri dönmek için dakika sayar hale geliyorsun.

Sonuç olarak burası benim için farklı bir aile oldu. İmkansız'dan sonra Varoluşun Hissi'ne başladım ve bütün hatalarımdan tecrübe çıkartarak yeni hayal dünyama giriştim. Evet, bu hikayede beğenmediğiniz hatta nefret ettiğiniz yerler çıkacaktır ama sizden tek istediğim tüm bunlar söylerken güzel bir dile başvurun.

Burası hayal gücü kuvvetli olan küçük bir yazarın dünyası. Onu kırmadan istediğinizi anlatırsanız emin olun o da size karşılık verecektir.

Uzun lafın kısasına gelelim, Varoluşun Hissi ailesine hoşgeldin güzel okuyucum. Umarım bu serüven bitene kadar benim yanımda olursun.

İyi okumalar...

Multimedia : Ana Karakterlerimiz : Çağın Gürsoy, Ada Solmaz ve Enes Erdem

Bölüm Videosu: Varoluşun Hissi Tanıtım Fragmanı

Bölüm Şarkısı : Feeling Of Being- Lucy Schwartz


Duyuyor musun?

Duyuyor musun onu?

Ölüm bize sesleniyor sevgilim.

Yağmur yerine kan akıyor artık.

Akan kan ise günahları taşıyor.

Günahlarımız.

Bedenimizi kirleten günahlarımız.

Duyuyor musun onu sevgilim?

Ölüm meleği günahlarımızı istiyor.

Cehennem için.

Ne de olsa cehennem bizi yakacak odunları topluyor artık.

1.Bölüm- Iskald.

(Iskald: Norveççe buz kadar soğuk anlamına gelir.)

Darbeler.

Bedenimi ruhumdan sökmek için çaba sarf ediyor her gün.

Her seferinde daha acı verici, her seferinde daha yakıcı bir şekilde.

Bugün ise ilk defa durmadan aynaya bakıyordum. Yansımamda gördüğüm kızın kim olduğunu çözmeye çalışıyordum aslında. Koyu sarı uzun saçlarım dalgalar halinde sırtıma yayılırken elimi havaya doğru kaldırdım. O sırada bulutların içindeki griye bulanmış mavilik gözlerimde usulca parlamaya başladı. Güneş ışıkları odama ilk defa heyecanla dolmuşken dudaklarımda bana ait olmayan bir gülüş var oldu.

"İlginç."

Evet, ilginçti. Sanki bir kuklanın yardımıyla kıvrılmış dudaklarım ilk defa yüzümde gerçek bir gülüşe yer veriyordu. Mutluydum belki de. İnsanların söylediği bu kelimeyi o kadar az hissetmiştim ki, benim için inanmak zordu.

"Bugün mutlu olmayı hak ediyorum."

Sonuçta bugün her zaman rutinlere sahip olan hayatımın dönüm noktasıydı kendimce. Üniversiteye başlıyordum. Anneme verdiğim sözü en sonunda gerçekleştiriyordum. Hayatım için olan bu büyük adım beni kurtaracaktı. Buna inanarak gecemi ve gündüzümü birbirine karıştırarak çalışmıştım.

Varoluşun HissiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin