Felix in bize ayarladığı odaya Chul ile birlikte geçmiştik. Chul huysuzluk edince erkenden uyutmuştum. Bir süre sonra da hyunjin ile balkonda olduğunu bildiğim Chan gelmişti. Biraz yorgun görünen yüzünü görünce yataktan kalkıp yanına adımladım. Gülümseyerek elini tuttum.
"iyi misin hayatım?"
Asık suratında bir çiçek açtı, gamzelerini gösterdi bana. Benim tuttuğum elinden beni kendine çekti. Sıkıca kollarını belime sardı. Yüzünü boynuma gömdü. Soğuk ve kurumuş dudaklarını boynumda hissedince titredi tüm vücudum. Fısıltılarını duydum.
"seni gerçekten çok seviyorum Seungmin. Her şeyden, herkesden çok seviyorum. Seni asla bırakmam, sen de hep benimle kal olur mu?"
Duyduklarım ile şaşırmıştım. Ne olmuştu birden bire? Ne konuşmuşlardı hyunjin ile..? Sıkıca ben de ona sarıldım ve ben de açıkta kalmış beyaz boynuna öpücükler bıraktım.
"asla ayrılmayacağız biz. Evliyiz ve bir bebeğimiz var. Onu birlikte büyüteceğiz. Sakın başkalarının sözleri için kendini suçlama tamam mı?"
Yüzünü kaldırıp göz göze geldiğimizde gözlerinin kızarık olduğunu görmüştüm. Yüzüm anında düşerken avuçlarımı yanaklarına sardım.
"Chan, kocacım?"
Gözlerini kırpıştırdı. Yüzü ağlayacak gibi bir hal aldığında endişelenmeye başladım.
"herkes beni suçlu buluyor... Ben hiçbir şey hatırlamıyorum ama sanki bile isteye seni aldatmışım gibi söylüyor herkes. Seungmin ben senden başkasına dokunmam, senden başkasını öpemem, deli gibi aşığım sana inan bana"
Kısık ama yakınır gibi olan ses tonu korkutmuştu beni.
"b-biliyorum hepsini biliyorum, ben sana inanıyorum. Başkaları ne derse desin umrumda değil, biz birbirimize aitiz ve ayrılmak gibi bir niyetimiz de asla olmayacak, sakın bir daha bu sebeplerden kendini üzme"
Sıcacık bir gülümseme doğdu yüzünde. Gözlerinden yola çıkmış yanaklarında son sürat ilerleyen göz yaşını baş parmağım ile yok etmiştim. Dudaklarına yaklaşıp sert bir öpücük bırakınca hissettiğim koku ile kaşlarım çatıldı.
"sen sigara mı içtin?"
Sinirli bir yüz ifadesiyle sordum bunu. Emindim içtiğinden nefesi kokuyordu çünkü. Kollarından ayrılmaya çalıştım, sigara en nefret ettiğim şeydi. O kıkırdayarak benim kaçmamı engelliyordu. Sonunda birkaç adım attırdı bana ve yatağa düştük. Üstümde beni pür dikkat izleyen yüze hala sinirliydim.
"Chan yapma Chul uyanacak"
"ama hazır uyuyor değil mi?"
"yaramaz... Çocuğun var hala aklın nerede"
İşaret parmağı çenemi bulup yukarıya kaldırmıştı. Gözleri dudaklarıma istekle bakarken midem bir hoş oluyordu. Kendi dudaklarını yaladı ve hala dudaklarıma bakarken konuştu.
"çocuk mu yapsak?"
Gülmemi engelleyememiştim. Sanırım biraz da sarhoştu. Bu Hyunjin hiç iyi gelmiyordu kocama(!).
"Chan yerine geç ve uyu"
"ama~"
Dudaklarıma eğildi ve üst üste öpücükler bıraktı. Kendisine karşılık vermeden duramıyordum. Dudaklarını boynuma indirdiğinde ellerini kazağımın içinde hissettim.
"C-Chan burada olmaz, yapma"
"seni istiyorum"
"eve gidince tamam mı şimdi olmaz dedim"
Beni dinlemeden boynuma sert öpücükler bırakırken bir yandan eli de göğüslerimde geziniyordu. Tepeciklere dokunmaması, oynamaması için dualar ediyordum. Boynumdaki öpücükleri yüzünden gözlerim kapanmıştı. Alt dudağıma eziyete başlamıştım bile.
"Chan... Lütfen- ahh~"
Ağzımı elimde kapattım. Yapmaması gereken bir şeyi şuan yapıyordu. Tepeciğe olan eziyetleri beni fena etkiliyordu. Ellerimi omuzlarına yerleştirip boynumdan ayrılmasını sağladım. Göz göze geldik. Elinin hareketleri durduğunda derin bir nefes almıştım.
"şimdi olmaz dedim"
Dudaklarını yalarken pis pis sırıtıyordu. Kendindeydi, sarhoş olmadığına emindim. Ama amacı benimle uğraşmaktı. Sırıtışı büyürken eli harekete başladı. Beklemediğim için dudaklarımdan kısık bir inleme çıktı. Gözlerim zevkle kapandı. Geri açtığımda yüzümü incelediğini görmüştüm. Utanarak onu üstümden ittim. Kalktım altından. Ayakta biraz nefeslenip kendime gelmeye çalıştım.
"kalk, yatma pis üstünle yatağa, yıkan leş gibi sigara kokuyorsun, yaklaşma oğlumun da yanına"
^~^
Rất tiếc! Hình ảnh này không tuân theo hướng dẫn nội dung. Để tiếp tục đăng tải, vui lòng xóa hoặc tải lên một hình ảnh khác.
