Bucky Barnes

682 30 28
                                    

Tedirgin bir şekilde kapının önünde durdun, nasıl tepki verebileceklerini tahmin edebiliyordun ve bu seni hiç rahatlatmıyordu.

Bucky seni sakinleştirmek için omzuna elini koydu, kendi gerginliğini de atmaya çalışıyor gibiydi. Sakin kalmasının tek sebebi ailenin de senin gibi nazik olmaları düşüncesiydi yani en azından öyle umuyordu.

Geçen hafta baban seni aramıştı, erkek kardeşinin ve onun sevgilisinin de olacağı bir aile toplantısı yapmak istediğini söyledi. Toplantıdan kastı her ay birlikte buluşup yemek yiyip gevezelik yaptığınız bir aile buluşmasıydı, birbiriniz ile zaman geçirmek hoştu.

Telefonu kapatmak üzereyken sonunda o korktuğun şeyi de söylemişti, "Yani istersen yanında birini de getirebilirsin, erkek kardeşinin getirdiği gibi." 

Kısa süreliğine donup kalmıştın, ailenle sevdiğin birini buluşturmak, Tanrım bu bir kabus olurdu. Geveleyerek ve konuyu değiştirerek telefonu kapattın. Zaten Bucky'e gelip gelmeyeceğini sorsan nasıl bir cevap vereceğini bilemezdin.

Ama öyle olmadı, sen odanda babanla konuşurken kulak misafiri olmuştu. Kış askeri olduğu zamanlar keskin duyulara sahip olmuştu ve merak duygusu bu özelliğini görmezden gelmesini engelleyemedi.

Sana senin içinde uygunsa gelebileceğini söyledi. Uzun süredir beraberdiniz, sonuçta bu birgün olacaktı. Hem buna nasıl karşı çıkabilirdin? Tatlı bir hareketti sonuçta.

Ve sonuç olarak evinizin kapısındaydınız. Erkek kardeşin ve sevgilisi çoktan gelmiş olmalıydılar çünkü Freya'nın neşeli kahkahası kapıdan duyuluyordu. O kızı seviyordun ailenin geri kalanı gibi. Kardeşin oldukça şansılıydı.

Bucky demir koluyla zile bastı. Evin içinde yükselen seslerden sonra annen kapıyı açtı. Yüzündeki gülümsemeyle sizi içeri davet etti ve Bucky'nin kim olduğu aklına gelince bu gülümsemesi soldu. O içeri geçince seni kenara çekti.

"Sen kafayı mı yedin? Onun kim olduğunu bilmiyor musun?" dedi annen.

"Bunun onun isteği dışında olduğunu biliyorsun, onu yargılamadan önce tanımalısın."

"Evet! Bence oldukça iyi biridir. Y/N onunla iyi anlaşıyorsa o harika biridir. Vay be bir yenilmezle mi birliktesin!" dedi Freya heyecanla.

"Sessiz olsana." dedin Freya'ya.

"Siz öyle diyorsanız tabii." dedi annen. Ve birlikte içeri geçtiniz.

Başta ortam biraz sessiz ve gergin olsa da her şey beklediğinden iyi geçti. Bucky ailenle sohbet etmeye oldukça istekliydi, espiriler yapıyor ve nazikçe herkese yardım ediyordu. Her şey mükemmeldi o soruya kadar.

"Siz ikiniz birlikte misiniz?" diye sordu annen merakla.

Dondun, işte korktuğun soru. Bucky şaşkın bir yüzle sana baktı. Bunca zamandır söylememiş miydin yani? Her şey anlamsız ve boş muydu?

Freya sizin solgun yüzünüzü görünce konuyu değiştirdi, ona minnettardın. Bir süre sonra Bucky rahatsızlandığını söyleyerek gitti ve sende hemen ardından çıktın. Çok hızlıydı onu zar zor yakaladın, kolundan çekip onu durdurdun.

"Neden söylemedin?" diye sordu Bucky sakince, yüzünde hiçbir ifade yoktu.

"Ben özür dilerim-"

"Sana güvendim, seni sevdim, sen benim her şeyimdin. Benden utandığın, bunca zaman senin için bir yük olduğum için ben özür dilerim."

"Sen bir yük değilsin, senden utanmıyorum." dedin, böyle düşündüğüne inanamadım.

"Öylese ne?"

"B-ben-" devam edemedin, söyleyecek bir şeyin yoktu. Ne diyeceğini bilemiyordun.

"Ben böyle devam edemem. Ayrılıyorum." dedi Bucky kolunu senden kurtarıp. Uzun adımlarla senden uzaklaştı.

Onun arkasından öylece baktın, dizlerinin üstüne çöktün ve sokağın ortasında hıçkırarak ağladın. Her şey senin suçundu, hiçbir şey için cesur değildin, hiçbir güzel şeyi hak etmiyordun. Sen lanetliydin, Bucky senin için fazla iyiydi.

"Hey." dedi Freya yere çökmüş bedenine sarılıp. Kendini onun tutuşuna bırakıp daha çok ağladın, o gitmişti ve geri dönmezdi.

...

Uzun zaman sonra yeni bölüm!!

Umarım iyisinizdir, sağlığınız yerindedir.

İsteklerinizi alabilirim.

Herkese mutlu günler!

(:

Multifandom Hayal EtWhere stories live. Discover now