Bölüm 23: Kayıp Şehir

89 50 0
                                    

Keyifli okumalar (⁄ ⁄•⁄ω⁄•⁄ ⁄)ノ

17.09.2314

Sabahın ilk ışıkları, Arden'in gözlerini yavaşça aydınlattı ve onun uykulu gözkapaklarını nazikçe ovuşturdu. Odanın içine yayılan hafif güneş ışığı, odanın sakin atmosferini aydınlatarak yavaşça ortaya çıkardı. Arden, bugün yapması gerekenleri düşünmek için hala yatağında uzanırken, zihninde net bir planın contaları şekilleniyordu.

Bugün, Ajan Yedi'nin kimliği ve amacı hakkındaki sır perdesini çözme görevine adım atacaktı. Bu olaya odaklanan o sabahın sessizliği, heyecan ve gizemle doluydu. Arden, odasında hareket etmeden önce bu önemli göreve nasıl yaklaşacağını düşünerek bir an daha bekledi.

Arden, yatakta bir süre daha uzanıp gözlerini düşünceye daldırdıktan sonra, sonunda kendini yataktan kaldırdı. Yavaşça banyoya ilerledi ve serin suyun altında yüzünü yıkadı. Su damlaları, uykusuzluğun hafif etkilerini silerken, banyonun sessizliği ve sakinliği ruhunu rahatlattı.

Hızla bir duş aldıktan sonra, yeniden canlanmış bir enerjiyle giyinmeye başladı. Koşmaya uygun ince kumaşlı giysilerini seçerken, dışarıda günün ilk ışıkları yavaşça etrafa yayılmaya başlamıştı. Hava tazeydi ve Arden, dışarı çıkarak doğanın uyanışını izlemek istedi.

Odadan çıktığında, Harold hala yatağında uzanıyordu ve sabahın huzurunu yaşamaktaydı. Oda içindeki sessizlik, güneşin yumuşak ışığıyla birleşerek sakin ve huzurlu bir tablo çiziyordu. Arden, dışarıda yürüyüşe çıkmaya hazır hissetti ve sessizce kapıyı kapattıktan sonra adımlarını atarak gününü başlatmaya kararlıydı.

Arden, hızlı adımlarla merdivenlerden inip ormanlık alanın girişine ulaştı. Ormanın hüzünlü sessizliği, ağaçların gölgelerinin yavaşça kaybolduğu yerde onu karşıladı. Sabahın serin havası, cilt üzerinde hafif bir titreme yaratırken, kuşların cıvıltısı uzaklarda dans ediyordu.

Girişte bekleyen nöbetçiler, Arden'in yanına yaklaştı ve ona eşlik etmeye karar verdiler. Arden, başta bu teklifi reddetmeye niyetliydi, ancak nöbetçilerin ısrarı ve samimi istekleri karşısında dayanamadı. Görevlerini yerine getirirken onun güvenliği için kararlılıkla yanında olmak istiyorlardı. Arden, bu korumacı jesti kabul ederken içindeki kararlılıkla birlikte biraz da rahatlamış hissetti.

Arden, nöbetçilerle birlikte ormanlık alanda hızla koşmaya başladı. Ayaklarının altında çıtır çıtır karın sesi, her adımı daha da gerçek kılıyordu. Soğuk hava, yüzüne çarptığında adeta bir uyanışa neden oldu, yanaklarını hafifçe yakarak canlandırdı.

Orman, bu sabah her zamankinden daha sessizdi. Kar taneleri ağaç dallarının üzerini örtmüş, tüm doğayı bembeyaz bir örtüyle kaplamıştı. Her adım atışlarında, karın hafif çıkardığı hışırtı, sessizlik içinde yankılanıyordu. Ormanın bu masalsı beyazlığı, Arden'in koşarken duyduğu dinginlikle birleşti ve doğanın büyülü güzelliği karşısında kendini kaybetmek üzereydi.

Arden, ormanda egzersiz yaparken zamanın nasıl geçtiğini fark etmedi. Her adımı, doğanın büyülü sessizliğinin ve karın bembeyaz örtüsünün altında bir ritüel gibi hissettirdi. Soluk nefesleri, soğuk havayla buluştuğunda beyaz buharlaştı ve gökyüzüne doğru yükseldi.

Sonunda, ormanlık alandaki koşusunu tamamladı ve aynı yolu geri döndü. Merdivenlerden yukarı çıkarken, yorgunluğunu ve enerjisini yeniden toplama hissi vardı. Adımları sessizdi ve odasının içine yaklaştıkça sıcaklık ve huzur arttı.

Odasının kapısını yavaşça açtı ve içeri adım attı. Oda, rahatlatıcı bir düzenleme ve kişisel eşyalarının sıcaklığı ile doluydu. Arden, koşunun verdiği canlılıkla, odasının içindeki huzurlu atmosferi tekrar hissetti ve günün geri kalanına hazırlanmaya başladı.

Gölge ve TaçOpowieści tętniące życiem. Odkryj je teraz