Bölüm 5: Davetsiz Misafir

Start from the beginning
                                    

Arden, bu gizemli iletişim aracının sırlarını çözmek için daha fazla derinleşmeye kararlıydı. Gözlerini kitabın sayfalarından ayırmadan, gizemli fısıltıların rehberliğinde ilerlemeye devam etti. Bu an, sadece bir kitabı incelemekle kalmayıp, aynı zamanda kendi hayatının da sırlarını keşfetmeye adım attığı bir dönüm noktasıydı.

Arden, gözlerini çizimlere ve yazılara daldırırken, kitabın sayfaları arasında dolaşıyordu. Bir yandan da içinden fısıldayan sesi dinliyordu, sanki o ses, kitaptaki sözleri canlandırıyordu.

''Ruh Avcısı: Yükselenler arasında yükselenlere zarar veren tek tür. Onu gördüğümde benim zihnimde gibiydi beni kontrol ediyordu. Sanki başka bir boyuta gönderiyordu. Hala aynı Dünya'da olduğumu biliyordum ama onun gerçekliğinden kaçamıyordum. Bana saldırıyordu ve canım acıyordu ama vücudumda herhangi bir iz yoktu. Bu yaratığın çocuk olduğundan ve yanımda suikastçim ile gezdiğimden şanslıydım.''

Fısıltılar, Arden'ın ruhunu sarıp sarmalıyor, onu gizemli kelimelerin ve çizimlerin içine çekiyordu. Çizimleri incelediğinde, korkutucu bir gerçekle yüzleşti. Bir kız, bir adamın acı çektiği bir sahneyi tasvir ediyordu. Kızın gözleri, kitabın sağ üst köşesinde detaylı bir şekilde çizilmişti; yeşil bir ışıltıyla parlıyor ve etrafında siyah harelerle çevrelenmişti. Kitabın kenarlarında ise sürekli uyarı işaretleri ve kırmızı çarpılar, tehlikenin varlığını belirtiyordu.

''Güncelleme; Kızın öldüğünün üzerinden 11 ay geçti fakat hala onun görüntüsünü ve bana yaşattıklarını görüyorum. Sanırım beni ölene kadar lanetledi. Bu tür görüldüğü zaman hemen yok edilmeli.''

Arden, bu sözleri okurken, kalbi hızla atıyordu. Şok içindeydi ve kitabı hızla kapatıp yatağın kenarına koydu. Gözleri, hâlâ kitabın içeriğinde okuduklarına takılı kalmıştı.

''BÜTÜN YÜKSELENLER YOK EDİLMELİ.'' Arden, son fısıltıyı duyduğunda, kitabı fırlattı ve çığlık attı. Gözyaşları, kontrol edemediği bir coşkuyla yüzüne dökülüyordu. Etrafa bakındığında, karanlık bir boşlukla karşılaştı; sanki her şey ansızın kaybolmuştu. Konuşanın kim olduğunu bile bilmiyordu. Yanında duran ışığı sağa sola sallıyordu ama etrafta hiçbir şey göremiyordu.

Paravan, hızla açıldı ve Harold yatağa doğru koştu. Nefes nefese kalmıştı. ''Pre- Prensim iyi misiniz? Prensim ne oldu?'' diye sordu Harold, etrafına bakınırken. Arden'i kontrol ediyordu, belki bir yaralanma vardı diye. Ama hiçbir şey göremedi. Arden'in gözleri, korku ve yaşlarla doluydu. Harold, ona doğru yaklaştı ve ''Konuş benimle, kabus mu gördün?'' dedi.

Arden, başını salladı ve yerde fırlattığı kitabı işaret etti. Gözlerini kapatmış, dizlerini yüzüne doğru siper etmişti. ''Arden, yerde ne oldu? Bir gölge mi gördün? Göz yanılsaması olmasın. Zor zamanlar geç...'' dedi Harold, ancak konuşmasını tamamlayamadan Arden, ağlayarak ve bağırarak ona döndü.

Harold birkaç adım geri çekildi, Arden'in gözlerindeki bu korkunç ifadeye şahit olmak onu da derinden etkilemişti. Gözleri, olağanüstü bir korkuyla parlıyordu. Bu an, onların sıradan bir geceye göre çok daha fazlasını yaşayacaklarına işaret ediyordu.

''Yerdeki kitabı görmüyor musun?'' Arden, kitaba doğru işaret ederek masanın üzerinde duran ışığı fırlattığı yere doğru tuttu. Ancak gözleri şaşkınlıktan büyümüştü. Kitap ortadan kaybolmuştu. ''İmkansız. Az önce okudum. Taşı vardı. Yeşil yeşil parlıyordu.'' dedi Arden. Elindeki ışığı yavaşça kapattı ve yatağa sırtını dayadı. ''Arden, doktoru çağırayım mı?'' dedi Harold.

''Bu nasıl olur? Az önce ben onu oraya fırlattım.'' Ayağa kalktı ve kitabı attığı yere doğru gitti. ''Tam buraya.'' dedi Arden.

Harold sessizce Arden'i izliyordu, kafasında birçok soru işareti vardı. Olayları anlamaya çalışıyordu ama Arden'in gördüklerinin hiçbirini görmemişti ve fısıltıları duymamıştı. Arden, ne kadar kendini ifade etmeye çalışsa da, Harold olayın iç yüzünü anlamakta güçlük çekiyordu. Ancak Arden'in kararlılığı ve olaylar karşısında sergilediği şaşkınlık, Harold'a ne kadar garip bir durumun içinde olduklarını gösteriyordu.

Gölge ve TaçWhere stories live. Discover now