(7) Teklif Edilen Para.

255K 19.5K 32.2K
                                    

"Tek nefeste unutulacak o kadar çok şey vardı ki, hepsi unutmayacağım şeylerin arasındaydı."

Üzücü gibi görünüyordu ama trajikomikti aslında. Bilemiyorum Kadem'in elinin bir kadının ellerinin arasında olması ve bütün bunların bir erkeğin bacaklarının arasında yaşanması biraz komikti aslında. Buradan çıkınca buna kahkahalarla gülebilirim ama şimdi doğrudan konuyla ilgim olduğu için pek gülecek durumda değilim. Özellikle bir masanın altında rehin kalmışken gülme işini sonraya saklayabilirim. Kadem bu kadar panik yapmışken her an kadından kurtulmak için ayağa kalkıp masada küçük bir yıkım başlatabilirdi. Bu yüzden bir şekilde Kadem'i sakinleştirip elini çekmesine yardım etmeliyim. Artık bu işin nasıl sonuçlanacağı tamamen şansa kalmıştı. Umarım şans konusunda Kadem bana göre daha iyidir çünkü benim şansım bana işlemiyordu.

Kadının ellerinin arasında sıkışan Kadem'in elini bir şekilde orada çekmeliydim. Elimi uzatarak Kadem'in bileğini tuttum. Başını çevirip ürkmüş gözlerle bana bakınca, "Sakin ol," diye fısıldadım. "On üçe kadar sayıp yavaşça bitiriyoruz bu işi."

Yüzünde dehşet dolu bir ifade oluştu. "On üç çok değil mi?" O kadar beklemek istemiyordu.

"Daha azı yok bende," diyerek omuz silktim. "İşine gelirse."

Kadem bir şeyler söylemek üzereyken Karun'un, "Ragıp!" diyen kızgın sesini duydum. "Kalk lan ayağa puşt!" dediği an Duha'nın bacakları hareket edince kadın hemen elini çekti.

Kadın elini çekince bende hemen Kadem'in elini çektim. Duha ayağa kalktığı an biz Kadem ile arkaya doğru hızlıca emekliyorduk. Ragıp yerine Duha niye ayağa kalkıyordu?
Ragıp'ın, "Bir sorun mu var?" diyen ürkmüş sesini duyunca Kadem ile afallayarak yutkunduk. Ragıp'ın sesi Duha'nın olduğu yerde geliyordu. Ne yani o Duha değil miydi?

Allah kahretsin o Duha değilse ben Duha'ya attığım mesajı ona şimdi nasıl açıklayacağım!

Başımı çevirip arkamdaki Kadem'e baktım. "Duha yerine Ragıp'ın şeyini ellemişsin," diye fısıldadığımda kaşlarını çatarak, "Düzgün konuş," diyerek önünde duran kalçamı işaret etti. "Kıçını ısırırım bak!" deyince hemen Karun'a doğru emekledim. Ne diyor yahu bu? Yapar mı yapar bu hayvan!

Beni neyle tehdit ettiğine bak!

Karun az önce ben ve Kadem'i görmüş olmalı. Büyük ihtimalle mesajımı görünce hiçbir şey anlamadığı için masanın altına baktı. Ben ve Kadem'i Ragıp'ın önünde diz çökerken görünce hemen başını kaldırıp Ragıp'ı ayağa kaldırmıştı. Geri döndüğümü göstermek için pantolonunun paçasını çekiştirince sinirli bir sesle, "Otur Ragıp!" dediğini duyunca gülümsedim. Zavallı adamın aklını almıştı.

Ani çıkışından dolayı gözler şu anda onun üzerinde olduğu için başını eğip masanın altına bakamıyordu. Bunun için arada zaman geçmesi gerekiyordu. Fakat tekrar başka adamların yanına gitmeyeyim diye beni bacaklarının arasına sıkıştırmıştı. Bacakları belimin iki yanına sertçe baskı uygulayarak hareketlerimi kısıtlıyordu. İşin kötü tarafı bacaklarının arasına girdiğim an bunu yaptığı için sırtımı ona dönmeye vaktim kalmamıştı. Dizlerimin üzerinde duruyordum ve yönüm Karun'a dönüktü. Çok ters ve fesat bir pozisyondaydım. Yavaşça başımı çevirip Kadem'e baktım. "Sence şu anda tacize uğruyor olabilir miyim?" diye fısıldadığımda sinirden gülerek Karun'un bacak arasını işaret etti. "O fermuarı açmadığın sürece katlanabilir bir görüntü," dedi hayvan herif.

Hayır, bu rezil bir görüntüydü!

Belime baskı uyguladığı için nefesimi kesen bacaklarına ağlamaklı gözlerle bakıyordum. Hayır, derhal bir şeyler yapmalıydım. Bacaklarına sürtünerek iyice bacaklarının arasına girdim. Kucağındaki masa örtüsünü kavrayıp yukarı kaldırdım ve kafamı dışarı çıkardım. Evet, artık bacağının arasında dışarı fırlayan bir kafa vardı. Benim kafam. Kadehini yudumlarken başını yavaşça eğdi ve bacaklarının arasındaki kafayı görünce önce donup kaldı fakat daha sonra, "S*ktir!" diye kısık sesle küfretti. Kaskatı kesilmişti.

SAKA VE SANRIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin